Hava sıcaklıkların arttığı bu günlerde vatandaşların ve ailelerin yoğun olarak kullandığı havuzların bulaştırdığı enfeksiyonlar hakkında konuşan Uzm. Dr. Uygun, Antalya’da son yıllarda ortalamanın üstünde havuz kaynaklı el, ayak ve ağız hastalığı saptandığını söyledi

Yazın gelmesi ile birlikte hava sıcaklıkları insanları bunaltıyor. Hava sıcaklığının artış gösterdiği bu günlerde vatandaşlar tatil bölgelerine, otellere ve su parklarına akın ederek serinlemeye çalışıyor. Bu tarz yerlerde her gün yüzlerce insanın kullandığı havuzlar, birçok hastalığa da davetiye çıkarıyor. Havuzların yaydığı enfeksiyonlar, bulaşma yolları ve alınması gereken önlemler hakkından konuşan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Bekir Uygun, havuzlardan ishal etkeni olan birçok bakterinin insanlara bulaştığını söyledi. Çocuklarda sarılık, yetişkinlerde ise hepatit A virüsünün havuzlardan bulaşabildiğini belirten Uzm. Dr. Uygun, Antalya’da özellikle geçtiğimiz yıllarda ve bu yıl, Türkiye ortalamasının çok üstünde el, ayak ve ağız hastalığının saptandığını ve bunların birçoğunun havuz kaynaklı olduğunun görüldüğünü ifade etti.

MAYO DEĞİŞMELİ

Uzm. Dr. Uygun “Cilt hastalığı olan mantarlar da havuzdan bulaşabilir, özellikle havuzdan çıktığımızda üstümüzdeki mayoyu değiştirmekte fayda var. En azından ıslak mayo kullanmamak gerekiyor. Eğer bir yaranız, kesiğiniz varsa veya cilt bütünlüğünü bozan bir hadise varsa yine havuza girmemekte fayda var. Eğer havuzu kullandıysanız, çıktıktan sonra sabunlu su ile o bölgeyi temizlemek gerekiyor. Islak mayo kadınlarda kadın hastalıklarına sebep olabilir. Buna çok dikkat etmek lazım tedavi gecikirse bu sistemin tüm vücuda yayılan bir takım ajanların bulaşması için ortam hazırlar ve insan hayatını tehdit edebilir. İshal, soğuk algınlığı ve bulaşıcı bir hastalığı olan insanların mümkün olduğu kadar diğer insanları korumak için havuzu kullanmaması gerekiyor. Bebeklerin, bezinin havuz kenarında değiştirilmemesi lazım, bunlara çok dikkat etmek gerekiyor” diye konuştu.

KONTROLLERİ YAPILMALI

Havuzların genel olarak denizlerden daha kirli yüzeye sahip olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Uygun, bu yüzden havuzların günlük kontrollerinin ve havuz kullanılmadan önce günlük dezenfeksiyon işlerinin de yapılması gerektiğini vurguladı. Basit bir test ile havuzun kenarlarında kayganlık olup olmadığına bakılmasının yararlı olacağını ileri süren Uzm. Dr. Bekir Uygun “Oralar mikropların barınması için iyi yerlerdir. Bir biyofilm tabakası oluştururlar ve içersinde genelde mikroplar bulunur. Dolayısıyla kenarda bir kayganlık varsa o havuzun kirli olduğunun işaretlerinden bir tanesidir. Havuzların aylık kontrollerinin muhakkak yapılmış olması gerekiyor, bakteri ölçümlerinin yapılması gerekiyor. Bu bakteri sayısının 200 koloni birimini geçmemesi gerekir. Tabi bunların içerisinde bildiğimiz patojen, ishal etkenleri olan, dizanteri ve amip gibi şeyleri hariç tutmak gerekiyor. Normal sularda bakteri sayının en fazla 200 koloni olması gerekiyor. Patojen, hastalık yapacak etkenlerin ise hiç olmaması gerekiyor. Havuzu kullanırken mümkün olduğu kadar su yutmamaya gayret göstermemiz lazım, havuza girmeden önce ve çıktıktan hemen sonra duş alınması gerekiyor” dedi. AHMET ARĞILLI / ANTALYA GÜNDEM