Enflasyonla birlikte yaşanan gıda fiyatlarındaki artışı değerlendiren Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Genel Başkanı Remzi Baki Suiçmez, “TÜİK’in makyajlı rakamlarıyla planlama yapılamaz. Çiftçilerin bir yıl sonrasını göremiyor” dedi
Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Genel Başkanı Remzi Baki
Suiçmez, enflasyonla birlikte yaşanan gıda fiyatlarındaki artışı değerlendirdi.
Genel Başkanı Baki Remzi Suiçmez, gıda fiyatlarında yaşanan artışa Tarım Kredi
Kooperatifi marketlerinin sayısını artırmanın çözüm olmadığını ifade etti.
Suiçmez, “Üretim ve tedarik zincirine de yansıyan kriz nedeniyle fiyatlar
fırlarken tüketici, gelirinin düşük olması ve alım gücünün erimesiyle yeterli
beslenemiyor. Eğer bir ülke üretimden vazgeçmişse, girdi maddeleri yurtdışından
alınıyorsa ve yurtdışına bağımlılık oranı yüzde 70’lerdeyse, döviz sürekli
artıyorsa girdilerin maliyetinin artması kaçınılmaz” dedi. Tohum, gübre, ilaç
gibi yurtdışına bağlı ürünlerde kuraklığında etkisiyle tüm fiyatların
yükseldiğini ifade eden Suiçmez şunları söyledi: “Örneğin üre adlı gübre 6 bin
650 TL’ye kadar yükseldi. Birçok üründe bu sene rekolte çok düştü. Tarım
Mahsulleri Odası (TMO) buğday ve arpada taban fiyat açıkladı. Serbest piyasa ise
bunun üstünde oluştu. Çiftçi, buğdayı ve arpayı TMO’ya değil tüccara sattı.
TMO’da stoklarını yurtdışından yüksek fiyatlı aldı. Kendi üreticimize düşük
fiyat verdiğimiz için aracılar, tüccarlar ve büyük tekeller kazandı. Tamamen
özel sermayenin insafına bırakılmış bir tarım var. Üreticiler desteği eksik ve
geç alıyor. Çiftçiler şu anda 1 yıl sonrasını göremiyor. 2022 yılının tarım
desteği açıklanmadı ama 2022’nin ürünleri şu anda ekiliyor.” Çiftçinin
borçlarının sürekli katlanarak arttığını ve 31 Ekim’den sonra kısmi
yapılandırma bitince tüm ülkede yeniden icraların ve hacizlerin başlayacağını
dile getiren Suiçmez şu önerilerde bulundu: “Tarım Kredi Kooperatiflerine ve
Ziraat Bankası borçlu olan çiftçilerin borçlarının faizlerinin silinmesi lazım.
Tarım Kredi Marketlerinin kurulma mantığı doğru ama bu marketler her yıl
sürekli zarar ediyor. Tarım Kredi Marketlerinde fiyatlar öyle ucuz değil. Çünkü
yurtdışından ithal ettiğimiz pirinci o kamu marketinde satıyoruz. Bu çok yanlış
bir uygulama. Tarım Kredi Kooperatifleri çiftçilere yönelik bir kurumken,
marketin de ithal ürün satılması kadar çelişkili bir uygulama yok. ”
TARIMDA HÜSRAN YILI OLDU
Tarımsal kuraklık konusunda da gerekli önlem alınmadığını vurgulayan Suiçmez,
tarım alanlarında sulama sorunları yaşanacağını hatırlattı. Suiçmez şunları
söyledi: “Türkiye’nin birçok yerinde ovalara, bağlara yeterli su verilmedi.
Tarımsal Kuraklıkla Mücadele Programı vardı ama kağıt üstünde kaldı. Hem kuru
hem de sulak tarım alanlarında çok ciddi rekolte kaybımız var. TÜİK makyajlasa
bile ithal edilen ürün miktarlarına bakıldığında durum anlaşılıyor. 2021 yılı
tarımda hüsran yılı olacak demiştik ama kuraklığa karşı sulamanın olmadığı,
girdi maliyetlerinin yükseldiği ve desteklerin yetersiz olduğu bir ortamda,
2022 yılı daha büyük bir kriz oluşturacak.” Suiçmez, şunları kaydetti: “Gıda
arz açığını nereden karşılayacağımız büyük soru işareti. Biz yerli üretici
sayımızı ve üretimimizi artırmazsak, dışa bağımlılığı artırırsak bir süre sonra
paramız olsa da alamayacak duruma geliriz. Yerli üreticimizi korumazsak
insanlar açlıkla karşı karşıya kalacak. Özerk, demokratik ve güçlü kooperatif
kurulmalı. Üretici ve tüketici arasında demokratik kooperatifleşmeden başka
çare yok. Tarımsal planlamadan asla korkmamalıyız. TÜİK’in makyajlı verileriyle
genel ekonomi de tarımsal planlamada yapılmaz. Planlama için sağlıklı ve güncel
veriler gerekiyor.” İLKNUR KAHRAMAN / ANTALYA GÜNDEM ÖZEL HABER