Antalya’nın eşi benzeri olmayan güzelliklerinin büyük bir kısmının mağaralardan oluştuğunu biliyor musunuz? Sınırları içerisinde yaklaşık 500 mağaraya ev sahipliği yapan şehir "speleolog" yani mağara bilimcilerin dikkatini oldukça canlı tutmakta. Antalya’da bulunan bazı mağaralar gerek yapıları gerek görselleri gerekse jeolojik özellikleri bakımından oldukça ön planda olup, uluslararası üne kavuşmuşlardır.

Kimisi tarihiyle, kimisi sahip olduğu jeolojik özellikleriyle kimisi de görseliyle öne çıkan mağaralar, turizme de ciddi gelir sağlamaktadır.  Biz bugün sınırları içerisinde pek çok doğal güzelliğe ev sahipliği yapmakta olan Alanya ilçesindeki, Cüceler Mağarası’nda bir gezintiye çıkacağız sizinle. Üstelik en az güzelliği kadar ilgi çekici olan iki de rivayeti aktaracağız sizlere dilimiz döndüğünce….

ALANYA İLÇESİNİN GÜZELLİKLERİ ARASINDA

Öncelikle son yıllarda gerek doğal güzelliği gerekse dikkat çekici 2 rivayeti ile adından sıkça söz ettirmeyi başaran bu mağara Antalya’nın Alanya ilçesinin güzellikleri arasında yer almakta. İlçe merkezine mesafesi 37 km olarak bu mağara, Demirtaş sınırları içerisinde, Sapadere Kanyonu yolu üzerinde yer alıyor.

Cuceler Magarasi Sarkitlar (Small)

HER BÖLÜMÜ  İYİ BİR ŞEKİLDE AYDINLATILMIŞ

2012 yılında ziyarete açılan bu mağaraya, 180 metre uzunluktaki ağaçların içinde bulunan bir yol aracılığı ile ulaşılıyor. 6 galeriden oluşmakta olan mağaranın ise uzunluğu 170 metre. Mağaranın geçitleri bazı yerlerde daralsa da her bölüm çok iyi bir şekilde aydınlatılmış. Ayrıca Cüceler Mağarası, içerisinde ahşap iskelelerden yapılmış bir yürüyüş parkuruna da ev sahipliği yapmakta.

Cuceler Magarasi Isiklandirma (Small)

ASTIM HASTALARI İÇİN ŞİFA MERKEZİ

15 bin yıllık bir süreçte oluşumunu tamamladığı Cüceler Mağarası, ‘Gökkuşağı Mağarası’ olarak da anılmakta. Bunun sebebi ise sarkıt ve dikitlerinin mineral bakımından çok zengin oldukları için farklı tonlara bürünmesinden kaynaklı. Ayrıca mağara yıl boyunca ortalama 20 derece bir sıcaklığa sahip. Suyun geçtiği kısımlarda ise travertenler görülmekte. Cüceler Mağarası’nın astım hastaları için de bir şifa merkezi olduğu söyleniyor.

MAĞARAYA YÖNELİK 2 RİVAYET MEVCUT

Mağara hakkında dilden dile dolaşan 2 rivayet bulunuyor. Bunların bir tanesi Mağara’nın neden Cüceler Mağarası olarak adlandırıldığına diğeri ise buranın geçmiş yıllardaki kullanımına ait. İsterseniz önce mağaranın neden bu ismi aldığına değinelim…

Cuceler Magarasi Merdiven (Small)

1900’LÜ YILLARDA TIRILAR KÖYÜ’NDE GEÇMEKTE
Anlatılan hikâye 1900’lü yıllarda Tırılar Köyü’nde geçmekte. Rivayete göre ailesiyle beraber yaşamakta olan bir cüce, ailesinden şiddet görmeye başlayınca evden kaçıp mağaraya saklanıyor. Mağarada cüceyi tesadüf eseri gören bir çoban hemen koşup cücenin ailesine, cücenin orada olduğunu anlatıyor. Aile çobandan haberi alır almaz, cüceyi mağaradan alıp evine geri götürüyor. Bu olaydan sonra ise mağara, Cüceler Mağarası olarak anılmaya başlıyor.

'AĞNAM' VERGİSİNDEN KAÇMAK ADINA BİR SIĞINAK

Bir diğer rivayete göre ise mağara, Osmanlı döneminde çiftçilerin bu mağaraya keçi ve koyun olmak üzere küçük baş hayvanlarını gizledikleri yer. Osmanlı Devleti’nde 'Ağnam' adı altında küçük baş hayvanlar için talep edilen vergi. Bu vergiyi ödemek istemeyen çiftçiler, tahsildarlar geldiğinde keçi ve koyunlarını bu mağaraya saklarmış. 

Muhabir: BUSE ER