Antalya'da nisan ayında açılan Meme Sağlığı ve Hastalıkları Merkezi'nde, 1-31 Ekim Ayı Dünya Meme Kanseri Farkındalık kapsamında basın toplantısı düzenlendi. Meme kanseri dünya genelinde önemli sağlık konularını arasında yer alıyor. Her kadının risk altında olduğu bilinen meme kanserinde erken teşhis ve farkındalık hayati önem taşıyor.
Ekim Dünya Meme Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında Akdeniz Üniversitesi Hastanesi meme kanseri farkındalık toplantısında, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, Hastane Başhekim Prof. Dr. Yıldıray Çete, Organ Nakli Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ömer Özkan, Genel Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cumhur Arıcı, Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Aylin Fidan Korcum Şahin, Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Murat Tatlı, Radyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ebru Özan Sanhal bulundu. Rektör Prof. Dr. Özkan, meme kanserinde farkındalığa vurgu yaptı. Basın toplantısında söz bölüm doktorları Meme Sağlığı ve Hastalıkları Merkezi'nde 6 ayda bin 700 yüz hastaya bakıldığını vurguladılar. Bunun yanı sıra Akdeniz üniversitesinin meme kanserinde önemli bir başarıya imza atmaya devam ettiği belirtildi. Basın toplantısında erken tanın yüzde 90 oranında başarı sağladığı belirtildi.
“EN ALTYAPIYLA HİZMET SUNUYOR”
Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan, meme sağlığı merkezinde en iyi altyapıyla hizmet sunduklarını açıkladı. Rektör Prof. Dr. Özkan, her 8 kadından binin meme kanseriyle karşı karşıya kaldığını ifade ederek, “Meme Sağlığı ve Hastalıkları Merkezi'ni açtığımız andan itibaren de çok ciddi bir ilgi gördü ve hasta sayıları çok ciddi arttı. Ekim ayı, meme kanseri farkındalık ayı aslında hep günler olur, haftalar olur ama bu bir ay. Çünkü dünyada her sekiz kadından bir tanesi maalesef kanserle karşı karşıya kalıyor. Bu çok büyük bir oran. Kadınlarda en sık gördüğümüz kanser de meme kanseri. Bu anlamda da meme kanseri farkındalığının bir ay olarak uygun görülmüş. Kadın olarak da bunun çok önemli olduğunu belirtmek istiyorum. Akdeniz Üniversitesi her şeyde olduğu gibi, onkolojide ve meme kanserinde de öncü bir merkez. Bunu gururla söylüyorum. Neden bunu bu kadar net ifade ediyorum? Çünkü muhteşem bir altyapımız var. Türkiye'de olmayan cihazlar ya da 1-2 yerde olan cihazlar Akdeniz Üniversitesi'nde var” şeklinde konuştu.
“ERKEN TANI HAYAT KURTARIR”
Rektör Özkan, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: “Meme kanserinin önemi önce erken tanı. Erken tanı olduğu zaman tedavide çok daha az acılı ve sonuçlar çok daha iyi oluyor. Hayatta tutma ihtimalimiz daha çok oluyor hastayı, tanıdan sonra da tedavisi yapılıyor. Akdeniz Üniversitesi’nin dediğim gibi hem hoca tecrübesi hem altyapısı tartışılmaz. Bunu tekrar ifade etmek istiyorum. Bu anlamda muhteşem aletlerimize de en kaliteli hizmeti veriyoruz. En iyi cerrahi yapıyoruz, meme kanserinde şöyle bir sıkıntı var, uzun süreli bunlar hemen ortaya çıkmıyor. Metastazları da keza öyle bu anlamda ilk tedavinin en iyi olması ki bu bazen komplikasyona geliyor. Meme kanserleri merkezinde 6 ayda bin 700 hasta tedavi ettik. Meme ünitesi aktif olarak çalışmaya başladıktan sonra burada çok hızlı ve üst düzey hizmet vermeye başladık.”
TEDAVİ SÜRECİ HIZLANDI
Başhekim Prof. Dr. Yıldıray Çete, konuşmasında tedavi süreçlerinin hızlanarak tedaviye katkıda bulunduğunu ifade ederek, “Kanser gibi gittikçe artan hastalıktan önemli özelliklerden bir tanesi multispiner yaklaşım gerektirmesi. Multipline yaklaşımdan kastımız bu artık tek bir hekimin tek başına tedavi diye bir hastalık olmaktan çıkıyor bu hastalıklar. Birden çok branşın ve birden çok hekimin ortak çalışmasıyla hastaya gerçekten optimum tedavi ve uzun yaşamı böyle sunabiliyoruz. Akdeniz Üniversitesi bir üniversite olmanın, Türkiye'nin en önemli markalarından birisi olmanın getirdiği öncü kimliğiyle geçen yıl bu merkezi açtı ve bu merkeze şu ana kadar gerçekten rektör hocamın da söylediği gibi çok sayıda hastaya tedavi verdik. Cerrahi branşlarımızın, medikal onkologlarımızın, radyasyon onkologlarımızın, patologlarımızın herkesin bir arada çalıştığı bu ortak merkezde hastalarımızın tanı süreçleri ve tedavi süreçleri hem hızlandı hem de en optimum ve doğru seviyede verilmeye başlandı” dedi.
MEME KANSERİNDE FARKINDALIK
Organ Nakli Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ömer Özkan, meme kanserinde erken tanını ve farkındalıkta hayati öneme sahip olduğunu aktararak, “Hakikaten farkındalık demek, farkına vardırmak demek. Böyle bir merkez var. Farkındalık ayında insanlara Mesajımız şu, meme kanseri çok yavaş gelişen bir kanser. Ama zamanı geldikten sonra da çok hızlı hayatını kaybettirebilen bir şey. Bir kanser türünü duyduğunuz zaman, bazı türlerde duyduğunuz andan itibaren eyvah dersiniz. Ne yaparsanız yapın, hayatı uzatmaktan başka bir şansınız olamıyor. Ama meme kanserinde, bazı deri kanserlerinde milimetreyle hayatınız ölçülür. Burada gördüğünüz an da yüzde yüz yaşama şansınız var. Çok da fazla görmeye başladık. Bir sebebi de tabii ki erken tanının konması nedeniyle ve yaşayan hasta oranı çok fazla artık. Eskiden bu farkındalıkta benim üzerinde duracağım, odaklanacağım konu bu. Lütfen bazı insanlar korkar. ‘Deride tümörü görürsem korkarım, check-up yaparsam korkarım veya memeyi muayene edersem bir şey çıkarsa başıma iş çıkarır mıyım’ derseniz ileride başınıza hakikaten daha büyük sorun çıkar” şeklinde konutu.
“MEME KANSERİNDE DÜZENLİ KONTROLÜN ÖNEMİ”
Prof. Dr. Ömer Özkan konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: “Bu farkındalık ayında önerileri lütfen yapınız ve bir şeyiniz varsa mutlaka erken tanıyla yakalayınız. Erken tanıyla yakaladığınızda oran yüzde yüz iken ikinciye düştüğünüzde bir bakıyorsunuz yüzde 70'e, üçüncü de yüzde 40'a, dördüncü de maalesef çok büyük şansınız olmuyor. Bu oranlar dünyada belirlenmiş. Farkındalık ayındaki mesaj bu. Lütfen devletin size sunduğu bir imkanlardan veya kendi imkanlarınıza. Ne yapacaksanız yapın. Kendinizi muayene edin, ettirin, merkezlere uğrayın. Farkındalık ayı bu demek. Korkmayınız. Erken yakalandığında meme kanseri net bir şekilde, hangi tür olursa olsun meme kanserin en kötü, üçlü negatifi dahil erken yakalandığında tedavi olmak. Birkaç belirgin kanser dışında meme kanserini biz erken yakalarız, eyvah demiyoruz artık. Bunu biliniz lütfen. O yüzden bu kadar yüksek oranda görülen, bu kadar imkanların geniş olduğu cerrahisi, kemoterapinin en yükseği bu merkezde veriliyor, robotik cerrahi veriliyor.”
