Antalya Kent Konseyi’nin İmar ve Planlama Çalışma Grubu’nun yaptığı açıklamada kırsal alanlar için yeni planlara ihtiyaç olduğu vurgulandı. Açıklamada “1.Yerel yönetimler Büyükşehir coğrafyası içerisinde temsili demokrasi anlayışı yerine katılımcı çoğulcu demokrasi anlayışının benimsendiği bir yönetim anlayışını esas almalı, yerleşmelerin coğrafi , iklimsel, sosyo-ekonomik ve kültürel değerlerini ayrıştırmadan yani bütün kenti alt mekânsal farklılıklara bölmeden tekbir yönetmelik başlığı altında mekânsal çözüm arayışına gidilmemelidir.
2.Antalya Büyükşehir Belediyesi’nce başlatılan sakınım planı çalışmaları devam ederken mevcut planlara yapılan müdahaleler çelişki oluşturmakta olup, çözüm yaklaşımının her türlü kentsel riskleri (yangın, deprem, taşkın, heyelan vb.) kapsayan sakınım planlaması olduğu, bu bağlamda 6306 sayılı kanun kapsamında parsel yada ada ölçeğinde değil kentsel alan bütününde üst ölçekli planlama kararlarının oluşturulup alt ölçekli planlamanın da semt mahalle ölçeğinde kentsel alanın sürdürülebilirliği çerçevesinde değerlendirilmesi gerekliliği vardır.
3.Büyükşehir yasası ile mahalle statüsü alan kırsal yerleşim alanlarında üretimi destekleyen geliştiren kentsel alan planlamasından farklı bir planlama yaklaşımının uygulanmasına ihtiyaç vardır” ifadelerine yer verildi.