İstanbul doğumlu genç yazar Ali Koray Kaya, bir süredir Antalya’da ikamet ediyor. Öğretmen anne- babanın tek çocuğu. Babasını kaybettikten sonra annesiyle birlikte Antalya’ya taşınan genç yazar hikayesinden şu sözlerle bahsetti: “2007’de Ümraniye’de doğdum. Babam müzik öğretmeniydi annem ise bir kreşte öğretmendi. 2011’de, 4 yaşındaydım, babamı kaybettim. Babamın vefatından bir süre sonra annemle Antalya’ya taşınma kararı aldık. 2022 yılıydı, İstanbul’dan Antalya’ya taşınma hazırlıkları yaparken annemi de kaybettim. Annem vefat ettikten sonra da Antalya’da kaldım, buraya yerleştim.”
ÖĞRETMENİMİ ETKİLEMEK İÇİN YAZDIM
İstanbullu yazar Ali Koray Kaya’nın tarihle olan ilişkisi ortaokuldayken başladı. Ardından makaleler yazarak, yazarlık yolunda ilerledi. Genç yazar; “Liseye kadar İstanbul’daydım ben. Ortaokuldayken okulumuzda bir öğretmenimiz vardı, İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük derslerimize giriyordu. Olur ya her okulun popüler öğretmenleri vardır, gözüne girmek için her yolu denersin. Ben de o öğretmenimin gözüne girmeye çalışıyordum ama aramızda pandemi gibi bir engel vardı. Uzaktan eğitim görüyorduk. Bir şey yapmam lazım, öğretmenimin gözüne girmem lazım dedim sonra başladım araştırmaya, okumaya. Liseye geçince doğrudan tarih dersleri görmeye başladık tabii. Devam ettim ben de okumaya. Sinan Meydan’ı, İlber Ortaylı’yı keşfettim o dönem. Onları okumaya başladım ve bırakamadım daha sonra. Bir kere girdim artık bu işin içine. Okurken çok etkilenirdim ve kendi kendime, ‘bir gün ben de böyle bir şey yapacağım, ben de yazacağım’ diyerekten internet üzerinden parça parça yazmaya başladım” dedi.
YAZDIKLARIMI 100. YILDA BİR ARAYA GETİRDİM
Antalya’da ikamet eden genç yazar, Cumhuriyet’in yüzüncü yılına ithaf ederek bastırdığı kitabı için; “Önceleri internet üzerinden yazıyordum, farklı sitelere gönderiyordum makalelerimi onlar yayınlıyordu. Ondan sonra Cumhuriyetin 100. yılında şöyle baktım hani yazdıklarım hep birbirini takip ediyordu. Ben de bunları bir derleyeyim dedim, derledim, topladım, bu kitap ortaya çıktı” ifadelerini kullandı.
BABAMIN EDİTÖR ARKADAŞI ELİMDEN TUTTU
Genç yazar, Cumhuriyet’in yüzüncü yıla ithaf ederek ‘Bir Cumhuriyet Hikayesi’ adlı kitabının basılma süreciyle ilgili; “Yazdıklarımı derledim, topladım bir kitap formuna getirdim. Nasıl daha çok insanın görmesini sağlarım diye düşündüm. Babamın sosyal çevresi oldukça genişti, editörler, şairler. Onlardan bir tanesine ulaştım. Bunun yolu nedir, ne değildir diye sordum. O tuttu elimden. Bana yol gösterdi. Bir yayın eviyle anlaşması vardı oraya götürdü beni, kitabım orada basıldı. 2 ay içerisinde kitabım tamamıyla piyasaya sürüldü. Kitap sayesinde pek çok insana erişebildim. Övgüler geldi, tebrikler sunuldu. DNR başta olmak üzere pek çok rafta yerini aldı. Şimdilerde kitapların çoğunu ben satıyorum. Bununla beraber farklı yerlere gidiyorum, imza günlerim oluyor, kongrelere katılıyorum” açıklamalarında bulundu.
BİR CUMHURİYET HİKAYESİ
17 yaşında yayımladığı kitabıyla pek çok insana ulaşan genç yazar, kitabını Cumhuriyet’in 100. yılına armağan etti. Kitabın içeriği hakkında bilgiler veren yazar; “Bir Cumhuriyet Hikayesi, Atatürk ve İnönü’nü üzerinden ilerliyor. Atılan itiraflara da yanıt vermek adına ortaya koyulan bir eser. Ondan sonra Osmanlı’nın çöküşü, hilafetin kaldırılışı, Cumhuriyet’in kuruluşu gibi konuları da ele aldım. Kitap bir yerde günümüze kadar geçen yüz yılın önemli tarihlerini bir nebze özetliyor. İkinci kitap üzerine çalışıyorum şimdi. Emin değilim ama yetişirse bu sene sonuna onu da basmayı düşünüyorum” şeklinde belirtti.