Antalya’nın Beğiş Susuzu ovasında başlatılan proje, arıtma suyunun tarımsal sulamada kullanılmasını içeriyor. Arıtma tesislerinden elde edilen su, tarım alanlarına yönlendirilerek, hem su kaynaklarının verimli kullanılmasını sağlıyor hem de bölgedeki tarım faaliyetlerinin sürdürülebilirliğine katkı sağlıyor. Bu yöntemle, suyun yeniden kullanımı teşvik edilerek çevre dostu bir yaklaşım benimseniyor.
FİDANLAR YEŞERMEYE DEVAM EDİYOR
Arıtma suyunun tarımsal sulamada kullanılmasıyla, Beğiş Susuzu'ndaki arazilerde ekilen fidanlar hızla büyüyor. Bu uygulama, bölgenin yeşil alanlarının artmasına ve tarım ürünlerinin kalitesinin yükselmesine katkıda bulunuyor. Çiftçiler, bu yenilikçi yöntem sayesinde, hem daha verimli hem de çevreye duyarlı bir tarım uygulaması gerçekleştiriyor.
TARIMSAL HİBELERLE ÜRETİCİLERE DESTEK
Antalya Büyükşehir Belediyesi, tarımsal hibelerle üreticilere destek vermeye devam ediyor. Bu hibeler sayesinde, üreticiler terk edilen arazileri yeniden canlandırarak, yeni bahçeler kuruyor. Belediyenin sağladığı mali destek ve teknik danışmanlık hizmetleri, üreticilerin modern tarım tekniklerini benimsemelerini ve verimli üretim yapmalarını sağlıyor.
TERK EDİLEN ARAZİLER CANLANIYOR
Tarımsal hibeler ve arıtma suyunun kullanımıyla, Beğiş Susuzu'ndaki terk edilen araziler yeniden hayata dönüyor. Bu projeyle, bölgedeki üreticiler hem ekonomik kazanç elde ediyor hem de doğayı koruma bilinciyle hareket ediyor. Yeniden canlanan araziler, bölgenin tarımsal potansiyelini artırarak, tarım sektöründe daha güçlü bir konuma gelmesine katkı sağlıyor.
ÜRETİCİ SEMRA AKAN
Antalyalı aronya üreticisi Semra Akan, tarıma olan ilgisini pandemi döneminde tarım teknolojileri eğitimi alarak somut bir projeye dönüştürdü. Akan, “Şimdiye kadar çalışmadım ama her zaman bağa, bahçeye ve tarlaya ilgi duydum. Pandemi döneminde tarım teknolojileri eğitimi aldım ve bu süreçte aronya bitkisi ile tanıştım. Aronya, ilaç ve gıda sektörlerinde kullanılabilen avantajlı bir bitki. Nereden bulurum diye araştırırken internette karşıma çıktı. Belediyeye dilekçe verdik ve dağıtım dönemi aradılar bizi. Böylelikle fidanlarımıza ulaştık. Şu anda 450 aronya ve 300 böğürtlen fidanımız var. Aronya çok da yeni yeni tanındığı için hani gidip böyle herhangi bir fidancıdan ‘ Ben aronya alacağım’ diyerek gidip alamıyorsunuz. Bu yüzden belediyenin desteği bu noktada bizim için çok değerli oldu. Sertifikalı ve güvenilir ürün aldık,” dedi.
Akan, uygun yer ararken Beğiş bölgesin karşısına çıktığını, Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin de ilanın da ‘Sulama Projesi var’ olduğunu öğrendiğini belirtti. “Hem iklim olarak bize uygun hem de su sağlanacak. İlandan gördüğümüz yerlere bakmaya geldik. Burada hayat yok gibiydi. Hemen ileride Antep fıstığı eken bir arkadaşımız var, onlar da belediyeden hibe alarak başlamışlar. Bu bölgede yeşillendirme çalışmaları yapıyoruz; su olunca hayat oluyor. Haşeratla mücadelede zararsız olan kükürtü kullanıyoruz, kimyasal ilaç değil. Tüketicilere zehir yedirmiyoruz, organik tarım yapıyoruz. Belediye’ye fidanlarla alakalı ekim aşamasında da ektikten sonra da sürekli ulaşıp ne sorunumuz varsa sorabiliyoruz bilgi de alabiliyoruz. Bu işi ailecek yapıyoruz ve severek yapıyoruz. Antalya, tarımın başkenti,” diye ekledi.
PEKİ ARONYA NASIL BİR BİTKİ?
Aronya, Kuzey Amerika kökenli, meyveleri sağlık açısından oldukça faydalı olan bir bitki türüdür. Aronia melanocarpa olarak da bilinir ve halk arasında "chokeberry" adıyla anılır. Aronya bitkisi, genellikle 1.5-2 metreye kadar büyüyen çalı formunda olup, küçük beyaz çiçekleri bahar aylarında açar ve yaz sonu ile sonbahar başında siyah veya koyu mor renkli meyveler verir. Oval şekilli, parlak yeşil yaprakları sonbaharda kırmızı ve turuncu renklere döner. Küçük, yuvarlak ve siyah ya da koyu mor renkte olan meyveleri, hafif acımsı bir tada sahiptir.
Aronya bitkisi soğuk iklimlere dayanıklıdır ve -30°C'ye kadar düşük sıcaklıklarda bile hayatta kalabilir. İyi drene edilmiş, hafif asidik toprakları tercih eder, ancak geniş bir toprak yelpazesinde yetişebilir. Kuraklığa dayanıklı olmakla birlikte, düzenli sulama verimini artırır. Aronya meyveleri, yüksek miktarda antioksidan içerir. Özellikle antosiyaninler ve polifenoller açısından zengindir. Bağışıklık sistemini güçlendirir ve vücudu serbest radikallerin zararlarından korur. Kolesterol seviyelerini düşürerek kalp sağlığını destekler ve kan şekerini düzenleyici etkisi vardır, diyabet yönetiminde yardımcı olabilir. Ayrıca, cilt hücrelerini yenileyici ve yaşlanma karşıtı özelliklere sahiptir.
Aronya meyveleri taze olarak tüketilebileceği gibi, meyve suyu, reçel, jöle, şarap ve kurutulmuş meyve olarak da kullanılabilir. Antioksidan içeriği nedeniyle sağlık takviyelerinde ve kozmetik ürünlerinde de yer bulur. Sağlıklı beslenmeye katkı sağlayan ve tarımda yeni gelir kapıları açan bir bitki olan aronya, hem besleyici hem de ticari değeri yüksek olan bir bitki olarak son yıllarda dünya genelinde popülerlik kazanmıştır.