Türk Hematoloji Derneği (THD) tarafından düzenlenen '50'nci Ulusal Hematoloji Kongresi' Antalya Belek'te gerçekleştirildi. Türk Hematoloji Derneği ikinci Başkanı Prof. Dr. Şule Ünal Cangül, “Demir Eksikliği Anemisi Neden Önemli?” başlıklı bir konuşma yaptı. Demir eksikliği anemisinin halk sağlığı sorunu olduğunu belirten THD ikinci Başkanı Cangül, "Gebelikte annenin demir eksikliği yaşaması demek, bebeğin demir eksikliği sorunuyla doğması demek. Demir eksikliği bebeklerde ve çocuklarda önemli sonuçlar doğuruyor. Çocuklarda okul başarısını dahi etkiliyor" açıklamalarında bulundu. Demir eksikliğinin giderilmesinin özellikle gebeler için kritik öneme sahip olduğunu ifade eden Cangül, kongrede gerçekleştirdiği konuşma ile halk sağlığı sorunu olan demir eksikliği anemisine dair uyarılarda bulundu.
GEBELİKTE DEMİR EKSİKLİĞİ BEBEĞİ DE ETKİLİYOR
Demir eksikliği anemisinin, kansızlık demek olduğunu belirten Prof. Dr. Şule Ünal Cangül, Türkiye'de birçok vatandaşta görülen demir eksikliğinin anemi ve Akdeniz anemisi kaynaklı olduğunu ifade etti. Cangül, her iki hastalığın da halk sağlığı sorunu olduğunu dile getirerek, “Halk sağlığı sorunu şu demek, bir sorun toplumun yüzde 5'inden fazlasını ilgilendiriyorsa o duruma halk sağlığı sorunu diyoruz. Demir eksikliği, bu açıdan bir halk sağlığı sorunu. Çünkü gebe kadınların yüzde 40'ı, doğurganlık çağında olan kadınların yüzde 30'u, çocukların yüzde 40'ı demir eksikliğine sahip. Bir sorunun sık olması ve sonuçlarının önemli olması onu önemli kılıyor. Demir eksikliği olan gebelerde sadece gebe kansız kalmıyor. Doğacak bebeği de hayatının ilk iki yaşında demir eksikliği sorunlarıyla karşı karşıya kalıyor. Annenin deposunu kullandığı için, annenin demiri eksikse bebek de demir eksikliğiyle doğacak. Yine doğum komplikasyonları gibi, erken doğum, düşük doğum ağırlığı gibi sorunlara da annenin demirinin eksik olması, gebelik boyutu etkili oluyor. Dolayısıyla bizim demir eksikliğini bu açıdan gebede önlememiz gerekiyor” dedi.
ÇOCUKLARDA DEMİR EKSİKLİĞİ OKUL BAŞARISINI ETKİLİYOR
Demir eksikliğinin bebeklerde ve çocuklarda önemli sonuçlar doğurabileceğini belirten Prof. Dr. Şule Ünal Cangül, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:
“Bebeklik dönemindeki demir eksikliğinin de son derece önemli sonuçları var. Demir eksikliği olan bebeklerde konuşmada gecikme, gelişim basamaklarında gecikme, diğer çocuklar bir şeyleri başarmışken başaramama gibi durumlar söz konusu oluyor. Gelişim basamaklarında, bebeklik döneminde gecikme olduğunda yine demir eksikliğini aklımıza getirmemiz gerekiyor. Çocuğun okul başarısı düşükse yine demir eksikliğini düşünmemiz gerekiyor. Uykusuzluk problemi çeken çocuklar, hırçın çocuklar, bunların hepsi bize küçük küçük demir eksikliğinin işaretleri olabiliyor. Yine demir eksikliği, nörolojik fonksiyonları da olan bir durum. Sadece kansızlıkla ilgili değil, aslında hem nörolojik hem de immünolojik ekstra fonksiyonları var. Demir eksikliği olan bir çocuk daha sık enfeksiyon geçiriyor. Dolayısıyla bizim çocuk kreşe başladığında çok sık enfeksiyon geçiriyor gibi ailelerin yakınmaları oluyor. Çocukların hafif ve orta şiddetli enfeksiyonları biraz daha sık geçirmelerine neden oluyor. Enfeksiyon olan çocuk yine beslenemiyor, yine demir eksikliği ve bir kısır döngü içerisinde hasta olmuş olabiliyor. Dolayısıyla çocuklara belli noktalarda özellikle demir eksikliği geliştirdiler mi diye bakmak gerekiyor.”
BEBEKLİK VE ERGENLİK DÖNEMİ ÇOK ÖNEMLİ
Demir eksikliğinin temel nedenlerini de sıralayan Prof. Dr. Şule Ünal Cangül, şu ifadelere yer verdi:
“Her yaş grubu için demir eksikliğinin birinci nedeni alım azlığı. Özellikle nutrisyonel eksiklikler, doğru beslenmeme, yetersiz beslenme. İkinci nedeni, kanamalar. Özellikle erişkin yaş durumunda bireylerde kanamalar ön plana çıkıyor. Çocuklarda, daha çok beslenme yetersizlikleri ön plana çıkıyor. Özellikle demir eksikliğini çocuklarda ilk 2 yaşta ve sonrasında da ergenlik döneminde görüyoruz. Çünkü, hızlı büyürken her kilo başına 70 cc kan yapımı gerekir. Dolayısıyla demire ihtiyacımız oluyor. Bebeklik ve ergenlik dönemi, hızlı büyüme dönemleri olduğu için demir yapımının artırılması gereken dönemler. Bağırsaktan emilim problemi olan kişilerde de demir eksikliğinde bir yatkınlık olabiliyor. Bir bebek düşünün ki, 3 kilo doğuyor, 1 yaşında 10 kiloya ulaşıyor. Hiçbirimiz hayatımızda bir sene içinde 3 katı kiloya kavuşmuyoruz. Dolayısıyla bebeklik çok hızlı bir büyüme dönemi. Dünya Sağlık Örgütü'nün de önerilerine uyumlu olarak bir proje başlatıldı. Projenin adı “Demir gibi Türkiye”. Bu sayede bu dönemde yüzde 30'larda olan demir eksikliği oranları sıfırlanamasa da yüzde 7'lere kadar düşürülebildi. Çünkü korunma dozu olarak hem çok düşük doz veriliyor, hem de ailenin, annenin ilaca uyumu yeterli olmayabiliyor. Bir başka profilaksi yaptığımız, korunma amacıyla demir verdiğimiz dönemde gebelik, bunun da özellikle kadın doğumcular, aile hekimlerinin yönetiminde gerçekleştiriliyor. Özellikle gebelik döneminde demir eksikliğinin giderilmesi oldukça önemli.”