ATV ekranlarının sevilen dizisi Kardeşlerim'de Süreyya karakterini canlandıran Şeyma Korkmaz, verdiği bir röportajda samimi açıklamalarda bulundu. Sabah'a konuşan Korkmaz, şu sözlere yer verdi:
"Eşimle karşılaştığımız zaman onun karavanına çöküyorum. İlk projemde uzun süre anneyi oynamıştım ama 'Kardeşlerim’de olduğumdan büyük birini oynuyorum ve ergen bir kız çocuğuna sahibim, 17-18 yaşında kızı olan bir kadın Süreyya, bu yüzden farklı ve heyecanlı bir deneyim oldu.
Aslında naif ve iyi karakter olarak oynadığım sadece 'Feride' karakteriydi. 8 sezon, 1500 bölüm sürünce size hep iyi karakterleri oynamışım gibi gelmiş olabilir. Ama öyle değil. Diğer yer aldığım projelerdeki karakterler hep farklıydı. Şu ana kadar birbirine benzer karakterler oynamadım bu da beni mutlu ediyor. Daha renkli ve alanı geniş olduğu için keyifli gibi gelebilir. Fakat sadece kötüyü oynamak keyiflidir diyemem. Senaryo çok önemli bence. Senaryo iyiyse her karakteri oynamak oyuncuya keyif verir.
'Kardeşlerim' dizisinin, kemikleşmiş bir izleyicisi var. Senaryonun karakterleri de hızlı değişim gösterdiğinden bakıyorsunuz bir hafta kızıyorlar, bir hafta sonra helal olsun diyebiliyor seyirci. Bu da senaryonun dinamikliğinden kaynaklanıyor sanırım. Ama bugüne kadar salt kötü bir yorum almadım aslında.
EŞİ KORKMAZ’I ELEŞTİRİYORMUŞ
Yaptığımız işleri izleriz mutlaka. Eleştiri ve yorum yaparız. Cüneyt çok sert eleştirebilir bazen ama fikirleri benim için çok kıymetli. Aynı şekilde ben de acımasızca eleştirebilirim. İkimizin de buna açık olması büyük avantaj.
Aslında yemek yapmaktan hiç hoşlanmam, mutfak bana çok keyif vermez. Yemek yemeyi sevmediğim için herhalde. Ben yaşamak için yiyenlerdenim, yemek için yaşayanlardan olamadım. Ama mutfak bizde bir görev değil aslında. O gün kim yorgun değilse o girer mutfağa. Cüneyt çok güzel yemek yapar, birkaç spesiyali vardır.
O İŞLER CÜNEYT’TEN SORULUR
O video da o günden. Var tabii zamanla şekillenen ve görev edindiğimiz şeyler oldu ev içinde. Becerebildiğimiz ve yapmayı sevmediğimiz şeyler olabiliyor. Mesela temizlik, ev toparlama gibi şeylerden nefret eder Cüneyt, bana da terapi gibi gelir. Fazla düzenliyimdir belki de o rahatlatıyor beni. Ama tamirat işleri de Cüneyt'ten sorulur. Yapılacak işi söyle ve unut. O konuda görev adamı ve becerikli."