Türkiye Büyük Millet Meclisi Plan Bütçe Komisyonu'nda, "Dışişleri Teşkilatını Güçlendirme Vakfı" kurulmasına ilişkin kanun teklifi görüşmelerinde konuşan CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem, iktidarın açıkladığı Tasarruf Tedbirlerine de değinerek, eleştirilerde bulundu. Erdem; “Vatandaş seçimde kulağınızı çekince ve en küçük belediyenize bile sirayet eden şatafat düşkünlüğünüz deşifre olunca kamu kaynaklarında tasarruf yapacağız diyorsunuz. Ama bunların içinde dolar garantili köprüler, otoyollar yok. Uçak inmeyen garantili havaalanları yok. Vergi borçları silinen yandaş müteahhitler yok, sarayın günlük 33 milyon harcaması yok. Yani "Dostlar Alışverişte Görsün Tasarruf Paketi" bu paket” dedi.
“BU KARAR HUKUKİ DEĞİL, SİYASİ!”
Teleferik kazası sonrası hukuksuz bir şekilde tutuklanan Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz' ü de tekrar gündeme taşıyan Mustafa Erdem açıklamasında, “Bilirkişi raporları ile suçsuzluğu belgelenen Antalya Kepez Belediye Başkanımız Mesut Kocagöz’ün de siyasi bir kararla halen cezaevinde tutulmasını da kınıyorum, Belediye Başkanımız derhal serbest bırakılmalıdır” dedi.
“HANGİ TASARRUF TEDBİRİNE GİRİYOR?”
Dışişleri Teşkilatını Güçlendirme Vakfı kurulmasına ilişkin kanun teklifine dair konuşan CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem, “Bu kanun teklifi ile, dünyada benzeri olmayan bir vakfın kurulması amaçlanmakta. Kanun teklifinde belirlenen amaçların tümü de Dışişleri Bakanlığının görev alanına girmektedir. Dışişleri Bakanlığı gibi sağlam bir kuruluşun desteklenmesi için, yetkilerini paylaşacağı bir vakıf kurulmasına ihtiyaç var mıdır? Dahası ülkenin dış politikasını temsil eden bir bakanlığa paralel bir yapı kurarak adeta yetki devri yapmak bu ülke için tehlikeli değil midir?
2004 yılında bu vakıfları yine siz kaldırdınız arkadaşlar. Sonra Kanunla vakıflar kurup, 5072 sayılı kanunun kapsamı dışında bıraktınız bu vakıfları. Neden? Çünkü, kanunla kurulan vakıflar kamu binalarını, personelini, kamu kaynaklarını kullanabiliyor, bunlara bütçeden para aktarılabiliyor, vakıflar da bu parayı herhangi bir bütçe kısıtı olmadan, hesap vermeden kullanabiliyor. Peki bu hangi tasarruf tedbirine uyuyor?” diyerek Dışişleri Bakanlığı’nı soru yağmuruna tuttu.
“LİYAKATSİZ BİR ŞEKİLDE KADROLAŞMASI SAĞLANIYOR!”
Mustafa Erdem, “Bu vakıflar sayesinde AKP iktidarı, kamu yöneticilerinin, vâkıfların organlarına atanan, eş, dost, akraba ve yandaşların kadrolaştığı ve nemalandığı yerler haline geliyor. Vakfın muhtelif finansal araçlar edinmesi, çeşitli ticari işletmelerle iştirakler kurması, dahası Dışişleri Bakanlığına ait taşınmazlar üzerinde tasarruf sahibi olması öngörülmektedir ki böyle bir yapının, Dışişleri Bakanlığı’nın adının, itibarının ve otoritesinin doğrudan istismar edilmesi yoluyla usulsüz ticari kâr elde etmesinin önü açılmaktadır.” diye uyarılarda bulundu.
Muğlak ifadelerle maddeleştirilmiş teklifte ticari faaliyet konularının sorunlu olduğuna değinen Erdem, şunları da sordu: “Teklifte vakıf, Şirket ve ticari işletme kuracak, işletecek veya işlettirebilecek denilmektedir. Mesela hangi faaliyet alanlarında, hangi ülkelerde şirket kurabilir bu vakıf? Mesela güvenlik şirketi kurabilir mi? İşletebilir ya da işlettirebilir mi?"
Erdem, iktidarın artık kayırmacı yaklaşımından ve zenginleşme sevdasından vazgeçmesi gerektiğini söyledi.