Türkiye’de sağlık sektöründe kriz devam ediyor. Türkiye 2001 yılında Avrupa Birliği Sağlık Mevzuatına uyum sağlamayı amaçlayan bir stratejik planlamayı hayata geçirmişti. Bununla birlikte 2003 yılında da Sağlıkta Dönüşüm Programı (SDP) uygulanmaya sokulmuştu. Ancak SDP’nin uygulanmaya başlamasıyla bir dizi sorunları da beraberinde getirmişti. Program sonrasında sağlık sisteminde krizler peş peşe gelmeye devam ederek çalışma koşulları sağlık çalışanlarını yıprattı. Konuyla ilgili 14 Mart Tıp Bayram’ında konuşan Antalya Tabipler Odası Dr. Hüseyin Can Ertürk, Türkiye’nin sağlık alanındaki gücüne dikkat çekerken yaşanan sorunlara değindi. Hastanelerde hasta yoğunluğun giderek artığını İfade eden Dr. Ertürk, hastaların birer müşteriye dönüştüğünü vurguladı.
Günümüz teknoloji çağının hızla ilerlediğini ve tıp mesleğinin evrensel bir meslek olduğunu vurgulayan Dr. Ertürk, “Sadece Türk milletine ya da vatanımıza değil bütün dünyaya olmak zorunda. Ve Türk hekimleri bunu sağlıyor. Ve daha da ileriye gideceğiz. Çünkü hem sayımız çok fazla hem kalitemiz çok fazla olmaya başladı” dedi.
“HASTALAR MÜŞTERİYE DOĞRU DÖNDÜ”
“Dünyada Türk hekimler, aranan hekimler oluyor. Hiçbir sorununuz yok mu? Hep güzelliklerden mi bahsedeceğiz? Tabii ki sorunlarımız da var” diyen Dr. Ertürk, Sağlıkta Dönüşüm Programı sonrasında yaşanan sorunlara değindi. Hastaların müşteriye döndüğünü söyleyen Dr. Ertürk, “Özellikle sağlıkta dönüşüm programından sonra birazcık hastalar müşteriye doğru döndü. Hastaneler çok yığılmalara neden oldu” diye konuştu.
KORUYUCU TIB GERİDE KALDI
Dr. Ertürk, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı:
“Bir ülkenin 80 milyonun nüfusu var. 800 milyon poliklinik yapılmış bir yılda. Yapılan ameliyat sayısını hesaplamak mümkün değil. Yani artık koruyucu tıptan biraz tedavi etmeye doğru yönelmişiz. Bunun önüne geçmemiz lazım.”
