Aile Hekimliği Sistemi (AHS) kırmızı alarm veriyor. Aşı reddinin giderek arttığı günümüzde vatandaşı ikna etme noktasında görev ise aile sağlığı çalışanlarına düşüyor. Sağlık çalışanlarının iş yükü arttıkça verilen hizmetlerin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi de mümkün olmuyor.
SİSTEMDE TIKANMA VAR
Antalya Gündem Gazetesi Muhabiri Gözde Dolayman’ın, “Aile Hekimliği Sistemi ile hizmetler sağlıklı bir şekilde yürütülüyor mu?” sorusunu yanıtlayan Memur-Sen’e bağlı Sağlık-Sen Antalya Şube Başkanı Osman Kasap, şu ifadelere yer verdi: “Şu an için sistemde bir tıkanma var. Sistemin ilk etapta kuruluş amacı hastanelerdeki iş yükünün azaltılmasıyken aksine hastanelerin yükü daha da arttı. Bakanlığın, sistemin birinci basamağını güçlendirip hastanelerin iş yükünü azaltacağına dair aldığımız duyumlar var. İlk basamak; halk sağlığının koruyucu tedbirlerini artırma ve hastanelerin iş yükünün azaltılması. Bunu da olumlu karşılıyoruz. Çünkü herkesin elini kolunu sallayarak örneğin yan dal uzmanına ulaşmaması gerekiyor. Bakanlık önce hastaneye aile hekimi sevk etmeli ki ancak öyle kişiler hastaneye gidebilmeli. Bu hususta eksiğiz.”.
ÇALIŞANLARIN ODASI ‘İKNA ODASI’NA DÖNDÜ
Aile sağlığı çalışanlarının iş yükünün giderek arttığını dile getiren Osman Kasap, Aile sağlığı çalışanlarının odası ikna odasına döndü. Aşı karşıtı aileleri ikna edebilme noktasında sağlık çalışanlarının işi iyice zorlaştı. Pandemi döneminde bile aşılarla ilgili ciddi iddialar vardı. Halkımız sağdan soldan duyduklarıyla yanlış algılara kapılarak aşı yaptırmaktan, aşıyla hastalıklardan korunmaktan kaçınmaya başladı.
Bu noktada da aile sağlığı çalışanlarına, aşı reddinde bulunan vatandaşı ikna etme görevi de yüklenmiş oldu. Toplum sağlığını korumak adına basın aracılığıyla ve kamu spotlarıyla halkın aşıya karşı ön yargılarını kırmak önem teşkil ediyor” açıklamasında bulundu.
