Dünyanın birçok ülkesinde halk sadece seçim zamanı siyasilerle ilgilenir. Onların düzenlediği kampanyalara katılarak, beğendikleri adayı desteklerler. Oysa bizde siyasileşmek esas olunmuş hatta taraf olmak adeta babadan çocuklara miras olarak kalmıştır. Örneğin bir aday kürsüye çıktığında gururla ben 7 göbek ailece şu partideniz. Hep bu partinin neferi olduk söylemlerinde bulunurlar.

Bunu da gururla söyler. Oysa o parti günahıyla, sevabıyla tarihin tozlu sayfaları arasında yerini almış ve misyonunu tamamlamıştır.

Günümüzde ise durum daha da vahim. Bizim partiden olan vatansever, olmayanlar vatan hainidir.

Bu korkunç duruma nasıl ve neden geldik…

Elbette siyasiler ve onların çevre ekseninde bulunanlar… Tek sebebi iktidar kavgası, gücü elinde bulundurmak, küpünü doldurmak, megaloman  ideallerini gerçekleştirmek…

İşte bakın yaşadıklarım bunlara örnek değil mi?

Birinci örnek hikayem: Lara’da bir dostumun kahvaltı çiftliği var. Her fırsat bulduğumda kendimi buraya atar, bir kahve veya çayını içer sohbet ederim. Başka ortak arkadaşlarımız da zaman zaman bize katılır…

Geçen hafta gittiğimde tıp okumuş bir arkadaş da oradaydı. Sohbet esnasında konu siyasetten açıldı. Bana yönelen ilk soru Konyaaltı’nın şimdiki durumu oldu.

-“Nasıl buluyorsun şimdiki yeni halini ve Boğaçay hakkında ne düşünüyorsun?”

Ben kısa ve öz olarak, Konyaaltı projesini siyasi malzeme olarak kullanmadan beğendiğimi belirttim. Arkadaş direk Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’e saldırarak siyasi söylemlerle adeta yerden yere vurdu. İddialarında teknik gerçek, bilgi, belge yok sadece kulaktan dolma söylemdi…

İkinci örnek hikayem ise bakkala girerken bir vatandaş mahalle bakkalı kapışıyorlardı. Adam bizim bakkala ‘’Siz vatan hainisiniz stok yaparak halka pahalıya satıyorsunuz. Geçen hafta bu aldıklarımın neredeyse yarısı kadar para ödedim. Bu nasıl zam’ dedi.

Bakkal ise toptancıların her bakkala, markete aynı sabit fiyata verdiklerini tıpkı tekel ürünleri gibi aynı fiyata sattıklarını iddia ediyordu. Bakkal vatan haini, oluvermişti , Tıpkı soğanı, patatesi depolayan vatandaş pazarcı esnafı, kabzımal gibi…

Tapu Kadastro 6. Bölge Müdürlüğü önündeyiz. Mustafa isimli Emlakçı arkadaşla sohbet ediyor, banka faizlerini konuşuyorduk. Bir anda Tapu’dan sakallı kısa boylu bir adam çıktı. Küfrede ede önümüzden geçerken bizim arkadaş, ‘’Ne O amca seni kızdırdılar mı?” diye takılmak istedi ancak pişman oldu. Adam soruya sinaflı cevap vererek, önce tapudakilere düz gitti, ardından ülkeyi bu hale getiren Kılıçdaroğlu ve FOX TV’ye. Ana haber sunucusu Fatih Portakal’a da dümdüz gitti. Güya ülkeyi ve Tapu kadastroda her ne yaşandıysa yaşanan olumsuzluğun nedeni bu meczuba göre bu kişi ve kurumlardı. Tamamen onların suçuydu ve okkalı küfürler savuruyordu.

Dayanamadım, Adama küfretmemesini, sakalından utanmasını söyleyince, üzerime yürüdü ve sende bu vatan hainlerindensin diye suçlamada bulundu…

Ne oldu bize, bir birimize düşman oluyoruz…

Ne oldu bize kimin saltanatının kulu kölesi oluyoruz…

Ne oldu bize, vatan haini kim?

Ne oldu bize galiba cinnet getiriyoruz…

Haydi hayırlısı…