“Ey ağalar, beyler… Toroslara çıkın, bir bakın. Nerede kara bir yörük çadırı görürseniz, dumanı da tütüyorsa dünyada hiçbir güç bizi asla yenemez” Kurtuluşun ve kuruluşun mimarı Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Yörüklerin gururu olan bu vecizesi ile yaylaları işaret etmişti. Antalya’nın, elbette Yörüklerin en önemli doğal zenginliği ve yurdu olan yaylaları da rantın ve beton sevicilerin tehdidi altında. Acı ama gerçek ‘En kral çevreci’ olduğunu iddia eden AKP, ormanı yayla yaptı, yaylayı beton etti, şimdi tekrar ormana çevirip, imarın, yapılaşmanın önünü açıyor.

Yaylaları da imara açıyorlar

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzasıyla Trabzon, Bolu ve Amasya’da 15 yaylanın statütüsünün değiştirilerek imara açılması üzerine gözler asırlık sedir ağaçları ile ardıç ağaçlarının çevrelediği, çok geniş alanlara yayılmış, dağ çayırları ve kır çiçekleri ile kaplı Antalya yaylalarına çevrildi. Ormanları Bakanlar Kurulu kararı ile yayla yapan AKP iktidarı, yaylaların statüsünü tekrar ormana çevirerek imara açılmasını sağladı. Trabzon, Bolu ve Amasya’dan başlayan yaylaları imara açma girişiminde sıranın Antalya yaylalarına da gelebileceği kaygısını artırdı. Yani sahiller, ormanlar, dağlar, yeşil alanlar, tarım alanları, su kaynaklarından sonra talan ve yağma sırası yaylalara geldi.

Yaylalar TOKİ eliyle talan edilecek

Antalya bölgesinde sayıları bir hayli fazla olan bu alanlara 2013 yılında Bakanlar Kurulu kararı ile yayla statüsü getirilerek, yapılaşma önlendi. Ancak sırtını Ankara’ya bağlayan bazı rant heveslileri çivi çakmanın daha yasak olduğu yaylalarda beton yapılar inşa ettiler, İmar Barışı’ndan da yararlanıp yapı kayıt belgesi için başvuruda bulundular. Ancak yayla oldukları gerekçesiyle bu başvurular kabul edilmedi. Söz konusu rant, söz konusu beton sevicilik olunca çare tükenmiyor elbette. AKP hükümetinin bir sonraki hamlesiyle yaylalarda kentsel dönüşüme gidilerek, TOKİ eliyle talan edileceği iddia ediliyor. Böylece İmar Barışı kapsamında yurttaşlardan toplanan yapı kayıt belgesi ücretlerinin bu kentsel dönüşümün masrafı olarak, yandaş müteahhitlerin cebine doldurmasının planlandığı da öne sürülüyor.

Feslikan Yaylası’nı bilmeyen yok

Antalya’nın doğal zenginlikleri arasında Feslikan Yaylası’nın özel bir yeri var. Yayla havası almak ve doğa fotoğrafçılığı için göz önünde olan Feslikan Yaylası, Antalya ili ve çevresinin en fazla tanınan yaylası. Feslikan Yaylası, Antalya körfezinin batı kıyılarında yükselen bütün yaylaların merkezi konumunda. Tabiat harikası Feslikan Yaylası, farklı bitki türleri ve geniş ormanlık arazileriyle temiz bir havayı içine çekmek ve huzur bulmak isteyenler için ideal.

Antalyalıların gözdesi Saklıkent Yaylası

Antalya’nın doğa harikası yaylaları arasında Saklıkent halkın en çok rağbet ettiği yayla olarak öne çıkıyor. Kent merkezine 40 kilometre uzaklığında Beydağları silsilesinin ortalarında bin 850 metre rakımda bulunan Saklıkent Yaylası’nda kayak tesisleri yer alıyor. Antalya halkının yoğun olarak rağbet ettiği Saklıkent’in çevresinde bulunan Karçukuru, Fesikan yaylası, Yazır yaylası, Moryer, Eren dağı, Fesleğen yaylası, Yazır sırtları, Bereket Dağı gezilerek kamp kurmaya ve piknik yapmaya elverişli.

Söbüçimen Yaylası 7 ay karla kaplı

Yörüklerin en çok rağbet ettikleri Gündoğmuş’un 2 bin 500 metre rakımlı Söbüçimen Yaylası, yılın 7 ayı karla kaplı eşsiz bir doğa cenneti. Antalya Büyükşehir Belediyesi ekipleri, Söbüçimen Yaylası’nda yer yer 78 metreyi bulan karla kaplı yolları yaz aylarında yaylalara göçen hayvancıların ulaşımına açmak için aylarca çalışıyor. Son yıllarda Antalya’da artış gösteren yayla turizminde diğer yaylalar gibi Söbüçimen Yaylası da önemli bir yer tutuyor. Yayla turizmi denince akla ilk gelenler Kemer- Üçoluk, Akseki-Piser, İbradı – Maşad – Kocaoluk – Sütleğen – Elmalı – Gebesin – Söğütbeli – Sülek Yaylaları, Finike- Örbidek Yaylası, Alanya Demirtaş, Dereköy, Kaş-Sapadere, Tokar ve Söğüt Yaylaları geliyor.

Antalya’nın dostu düşmanı kıskandıran yaylaları

Antalya’da o kadar çok yayla var ki say say bitmez. Tamamına yakınına asfalt ya da stabilize yollarla ulaşılan yaylalar, çöl sıcaklarında her yıl daha fazla tercih ediliyor. Pandemi sürecinde zorlu iklim koşulllarına rağmen başta Korkuteli olmak üzere vatandaşların kışı da geçirdikleri yaylalar var. İşte Antalya’nın tabiat harikası diğer yaylaları : Alanya: Aliefendi, Asmaca, Bademağacı, Fakırcalı, Gevne, Gödrel,Türbelinas, Yaylalı. Akseki : Göktepe, Salmut, Evlek, Mocra, Geryan, Ötoluk, Şahapyurdu. Elmalı: Akçay, Çam Kuyuları, Yuva, Kildenli, Kaynarca. Finike: Hörübek.  Gündoğmuş : Alibeyler, Göktepe, Serinkaya, Susam Beli, Karadere, Güneykaya, Senir, Çaşır, Köprülü, Balkaya, Kuruca, Kozağacı, Oğuz, Barcın, Asmaca, Eskibağ, Boranbolu, Boğazoluk, Tozlu. Gazipaşa : Gökkuzluk, Günnercik, Maha, Yurt, Çayır Yakası, Şemsin, Macar, Balca, Akarca, Ekinçalı, Topsekisi, Yanca, Soğukoluk, Belbaşı, Berem, Darı Deresi, Sivaslıtaş, Cinbiti, Küllin, Örüceoluk, Çatalbaş, Soğukağar, Akçal, Karakütük, Cavırkırıldığı, Örcün, Mihrap. İbradı : Söğütleğen, Sülek, Elmağacı. Kaş : Gömbe, Bezirgan, Sütleğen, Asaz. Kemer : Beycik, Gedelme, Ovacık, Kuzdere. Kumluca :  Karagöl, Göllü, Söğüt Cuması, Beydağları, Altınyaka, Kırkpınar, Akpınar, Gökpınar, Kerim Kuyusu. Korkuteli : Söbüce, Kartal, Varsak, Küçükköy, Duraliler, Yazır. Manavgat : Göktepe, Merdivenli, Ağaç Tepesi, Dumanlı, İbek, Yenice Pazar, Akdağ, Toka, Ketenli, Mezgit, Çatayağı, Sülek. Serik: Ovacık, Pınarcık.