Antalya Kadın Platformu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü haftasında basın açıklaması düzenledi. Eğiğim Sen Antalya Şube binasında yapılan basın açıklamasında kadınlar bir araya geldi. Her gün daha fazla yoksullaşan, emeğin daha fazla sömürüldüğü, nüfus politikaları ile kadınların kaç çocuk doğuracağından, nasıl doğuracağına kadar kadın bedenlerinin üzerindeki tahakkümün arttığı belirtildi.

Boşanmayı önleyen politikalarla nafaka hakkının gasp edildiği, erkek şiddeti karşısında cezasızlık politikalarıyla kadınların savunmasız bırakıldığı ifade edildi. Antalya Kadın Platformu adına basın açıklamasını Halk Evleri Antalya şubesi Kadriye Tuğcu okudu. Basın açıklamasını okuyan Tuğcu, kadınların yaşadığı toplumsal eşitsizliği bir kez daha gündeme taşıdı.  

Antalya Kadın Platformu Korkunç Tabloyu Gözler Önüne Serdi (4)

AİLE İÇİ ŞİDDET ARTIYOR

2024 yılında 394 kadın erkek şiddeti ile öldürüldüğünü vurgulayan Tuğcu, Öldürülen kadınların büyük çoğunluğu evli olduğu erkek veya boşanma aşamasında olduğu erkekler tarafından öldürüldüğünü söyledi. Tuğcu konuşmasında şu ifadelere verdi:

“2024 yılında 15 Mayıs’ta uluslararası aile gününde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından açıklanan ailenin korunması, güçlendirilmesi vizyon belgesi ve eylem planı tüm sosyal hizmetlerin merkezine aileyi alan, kadınların varlığını sadece aile içinde tanımlayan, nüfus politikaları ile bedenimiz üzerindeki karar hakkımıza göz diken bir strateji belgesidir.”

Antalya Kadın Platformu Korkunç Tabloyu Gözler Önüne Serdi (8)

KADIN KİLİĞİ TEHDİT ALTINDA

Ailenin korunması, güçlendirilmesi vizyon belgesi ve eylem planının devamı olarak 2025 yılı iktidar tarafından aile yılı ilan edildiğini belirten Tuğcu, “İktidarın kadınları aileden ibaret görmesi özgürlüğümüzü, cinsel kimliklerimizi, kamusal alandaki varlığımızı ve güvenliğimizi tehdit ediyor” diye konuştu

Antalya Kadın Platformu Korkunç Tabloyu Gözler Önüne Serdi (10)

“KADINLARI ŞİDDET GÖRDÜĞÜ EVLERE HAPSEDİYOR”

Aile politikaları kadınları güvencesiz ve şiddet karşısında savunmasız bıraktığını vurgulayan Tuğcu, “Kadınları şiddet gördüğü evlere hapsediyor. Erkek yargının aldığı kararlar şiddet uygulayan erkekleri daha da cesaretlendiriyor. Yargıdan; medyaya, eğitime, diyanete kadar sistemin tüm kurumları bu politikanın aracı haline dönüşmüş durumdadır.

İktidarın Aile yılı politikaları LGBTİ+ların var olma haklarını sistematik bir şekilde ihlal ediyor. Devlet eliyle cinsiyet kimliğinin yalnızca biyolojik temele indirgeme çabası, transların haklarına erişimini doğrudan engelliyor” dedi.

Tuğcu, “İktidarın kadın düşmanlığını dinci-gericilikle beslediği eğitim başta olmak üzere özel ve kamusal alanda gerici dayatmalarla baskı altına almaya çalışması ve tacizin, istismarın merkezi haline gelen çürümüş tarikatlarda çocukların geleceğini çaldığınızı, bir kereden bir şey olmaz söylemlerinizi unutmadık. Kadınlar tüm bu dinci gerici politikalarınızla laiklik bayrağını yükselterek mücadele etmeye devam edecek. Çocukların geleceğini çalmanıza izin vermeyeceğiz” dedi.

Antalya Kadın Platformu Korkunç Tabloyu Gözler Önüne Serdi (13)

“HAYATIMIZI SAVUNMAYA DEVAM EDİYORUZ”

Tuğcu konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı:

“Kadın hareketinin mücadelesi ile imzalanan İstanbul Sözleşmesi'nden bir gece yarısı hukuksuzca geri çekilen, 6284’ü uygulamayan, faillere verdiği cezasızlıkla şüpheli kadın cinayetlerinin önünü açan, yaşamak için kendisini öldürmek isteyen fail erkeğe öz savunma uygulayan kadınları cezalandıran, faillere kurmadıkları barikatları kadınlara kuran, eşitlik-özgürlük mücadelesi veren kadınları tutuklayan, büyük aile buluşmaları ile LGBTİ+ları hedef göstererek nefreti örgütleyenleri biliyoruz. Erkek devlet şiddetinin karşısında susmuyoruz, korkmuyoruz, birbirimizi, yaşamımızı, hayatımızı savunmaya devam ediyoruz.”

Muhabir: ABDULREZZAK KILIÇ