Antalya’nın Kaş ilçesinde yer alan Bezirgan Köyü, tahıl ambarları ile ünlü olmasıyla tanınıyor ancak ambarlar gün geçtikçe bakımsızlıktan dolayı yıkılıyor. Yerel halk bölgenin korunması için yetkililerden yardım istiyor.
Akdeniz Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Sanat Tarihi Bölümü öğrencisiyken ‘Antalya Tarihi Ahşap Tahıl Ambarları’ adlı tezini hazırlayan Naciye Küçük’ün çalışmasında Bezirgan Tahıl Ambarları’na değindi. Köyün tarihi yapısı eskilere gitse de günümüzde belli başlı kalıntılar bulunuyor. Pirha Antik Kenti’nden geriye kalanlar Bezirgan’ın bulunduğu bölgenin ticaret ve inanç merkezi odaklı olmasından önemli bir rol oynadığı görülüyor. Satıcı anlamına gelen ‘Bezirgan’ adı da bu rolü destekliyor.
300 YILLIK GEÇMİŞİ OLAN AMBARLAR
Elmalı ve Gömbe’den, Kalkan limanına giden kervanların geçiş yolunda olan Bezirgan köyünde bulunan ahşap tahıl ambarları, üretim geçmişi olduğunun kanıtını taşıyor. Ovanın güney boğazında yer alan tahıl ambarları ile ilgili yazılı kaynaktan çok sözlü kaynaklar bulunuyor. Geçmişinin çok eskilere gittiğini belirten yerel halk 300 yıllık bir tarihi olduğunu söylüyor. Ambarların ahşap yapıda olmasından dolayı sayının her yıl düştüğünü dile getiren yerel halk 150’den 88 kadar düştüğünü belirtiyor. Bir zamanlar han bulunan köyde hana dair izler kaybolmuş, eski mezarlık bölgesinde ise tarihi eserlerden kalıntılar göze çarpıyor.
AMBARLARIN ÖZELLİKLERİ
Ambarların iç kısımları dört gözlü kapakla örtülmüş, kapakların altında ise dört bölme tahıllar saklanmış. Hububat ürünleri ambar gözlerine hava alıp taze kalması adına doğrudan dökülüyormuş. Ambarların üst kısmındaki gübselerde ise göç sonrasında ise günlük kullanım eşyaları U biçiminde ambarı dolanan bu sandık kısmında saklanırmış. Yerden yaklaşık 1,5 metrelik bir yükseklikte bindirme taşları bulunuyor. Bu taşlar yakın zamana kadar yük hayvanlarının hububatların hayvanlara yüklenmesinde kolaylık sağlamıştır. Buradan yüklenen yükler zamanında dört adet değirmene götürülüp öğütülürmüş, bu değirmenlerden geriye ise yalnızca bir tanesi kalmış.
BİR ÇÖZÜM İSTİYORLAR
Köylüler koruma altında alınan ancak gerekli özenle korunamayan tarihi ambarların geleceği konusunda endişe duyuyor. Koruma altına alındığı için dokunamadıkları ambarlar günden güne dağılıp yok oluyor. Önceden bekçisi olan ambarların artık yavaş yavaş olduğuna değinen son bekçisi, önceden bekçi evi olduğunu ancak onunda yıkıldığından bahsediyor. Tescilli olmalarından dolayı ambarları tamir edemedikleri ve bunun sonucunca ambarların fırtınalarda yıkıldığını dile getiriyor. Likya Yolu’nun üzerinde bulunuyor. Yürüyüşçüler burayı görerek gidiyor. 300 kadar ambarın zaman içerisinde bakımsızlıktan ve ilgisizlikten giderek azaldığını dile getiren köyüler, gelecek nesillere bir miras bırakılması gerektiğini savunuyor. Kurumlara bunun için büyük sorumluluk düştüğünü belirten köylüler ambarların artık onarılıp koruma altına alınması gerektiği üzerinde duruyor.