Özkan çiftinin ameliyat sırasında çekilen fotoğraflarının afişinde yer aldığı film, Ulusal Belgesel Film Yarışması kategorisinde yarışacak.
Türkiye'de ilk yüz, çift kol ve dünyada ilk kadavradan rahim nakilleri ile tıp dünyasında devrim yaratan Prof. Dr. Özlenen Özkan ile eşi Prof. Dr. Ömer Özkan'ın nakil süreçleri, Almanya'da yaşayan yönetmen Sevgi Hirschhauser tarafından belgesel film haline getirildi. Yönetmen Sevgi Hirschhauser, 2011 yılında dünyada ilk kez Prof. Dr. Ömer Özkan tarafından gerçekleştirilen Derya Sert'e kadavradan rahim nakli sonrasında yaşananları, daha fazla kişiye anlatabilmek ve operasyonların önemini gösterebilmek için belgesel film yapmaya karar verdi. Prof. Dr. Ömer Özkan ve Prof. Dr. Özlenen Özkan'a ulaşan yönetmen, teklifinin kabul edilmesi üzerine uzun süren çekimlere başladı.
47 FİLM ARASINDA SEÇİLEREK GEÇTİ
Yüz ve çift kol nakillerinin yanı sıra rahim nakli sonrası doğum yapan Derya Sert'in ameliyat sürecini, yaşanan zorlukları, doğum sonrasında dünyaya gelen 'Ömer Özkan' bebek ile ilgili sürecin yer aldığı belgesel, bu sene Antalya Altın Portakal Film Festivali Ulusal Belgesel Film Yarışması kategorisine başvuran 47 film arasında ilk 8'e seçilerek yarışmaya hak kazandı. Tıp literatürüne 'Özkan Tekniği' olarak geçen rahim nakli ile dünyada onlarca bebeğin doğumuna yol açan Prof. Dr. Ömer Özkan ve Prof. Dr. Özlenen Özkan'ın ameliyat sırasında çekilen fotoğrafları da belgeselin afişinde yer aldı.
'GENÇLERE VİZYON AÇISINDAN FAYDALI OLABİLECEK'
Rahim nakliyle ilgili daha önce de benzer teklifler geldiğini söyleyen Prof. Dr. Ömer Özkan, "Bu konu yıllardır insanların ilgisini çekti, teklifler geldi ama uzak durduk. Belgeselin yönetmeninin getirdiği teklif, ilgimi çekti. Tamamen magazinden uzak, özellikle gençlere vizyon açısından faydalı olabilecek. Dünyada ilk defa yapılan operasyonlar var. Özellikle rahim nakli konusunda birçok insanın çocuk sahibi olmasına vesile olmuş bir konu. Belki gelecekte çok daha popüler olacak bir konuda onun başlangıç belgeselinin çekilmesi açısından ilginç geldi. Belgesel, olayın nasıl geliştiği, beraber çalıştığımız insanlar, arkadaşlarımızı ana konusuna koyuyor" dedi.
'TÜRKİYE'DE BU KONUNUN ÇOK ANLAŞILABİLDİĞİNİ DÜŞÜNMÜYORUM'
Projenin çok keyifli olduğunu belirten Prof. Dr. Ömer Özkan, "Yıllar oldu başladığımız. Emeğimiz var, hastanın kendi sabrı var. Çok şükür olumlu sonuçlandı ve gittikçe yaygınlaşıyor. Emekleme aşamasını biraz geçti ama Türkiye'de bu konunun çok anlaşılabildiğini düşünmüyorum. Belki ona da biraz faydası olur. Bu konuyla ilgilenecek insanlara, 'bazı şeylerde nasıl cesaretli olunması gerekir, nasıl durulmaması gerekir' konularında görüş kazandıracağını düşünüyorum. Bizim açımızdan da emek harcanmış çok güzel bir proje oldu" diye konuştu.
'BU 13-14 YILLIK BİR SÜREÇ'
Projeyi ilk duyduğunda onur duyduğunu söyleyen Rektör Özlenen Özkan ise "2010 yılında kol nakliyle başladık. 2011 yılında dünyanın ilk rahim naklini gerçekleştirdik. Anne olamayacak bir kadının anne olabilmesi için yaptık. Bu 13-14 yıllık bir süreç, o an aklımıza gelip yapmadık. Çok ciddi bir süreçti ve tecrübeler edindik. Bunları tekrar anlatmak, tekrar o günlere gitmek çok keyifli oldu. Gelen teklif, çok keyifli projeydi. Bir bilim nasıl üretiliyor, bunu anlatmak için bu projeye girdik. Belgeselde süreçte neler yaşandığını, verilen emeği, hastanın neler yaşadığını, neler hissettiğini göreceğiz. Umarım festivalde de iyi dereceler alır" dedi.
'NOBEL ALMAYI HAK EDEN BİR PROJE'
Bebek sahibi olamayacak insanların bu operasyonla bebek sahibi olabildiğini söyleyen Prof. Dr. Özlenen Özkan, "İsveç'te kongrede 'Özkan Tekniği' ile dünyaya gelen bebekleri gördük. Bebek sahibi olamayacak şekilde dünyaya gelen kadın, rahim nakliyle çocuk sahibi olabiliyor. 'Özkan Tekniği' ile dünyanın her yerinde doğan çocukları görmek bana çok büyük mutluluk verdi. Üreme tekniklerine yapılan yeni bir yöntem kazandırıldı. Karaciğer, böbrek nakilleri hep Nobel ödülü almış. Nobel almayı hak eden bir proje olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.
'İNSANLARA YENİ BİR HAYAT, UMUT VE GELECEK SUNULDU'
Rahim naklinin hikayesini insanlara ulaştırabilmek istediğini belirten belgeselin yönetmeni Sevgi Hirschhauser, "Altın Eller belgeseline başlama kararım, Prof. Dr. Ömer Özkan ve Prof. Dr. Özlenen Özkan'ın dünyada ilk kez kadavradan Derya Sert'e rahim nakli operasyonunun olağanüstü başarısından sonra oluştu. Sert'in hikayesi, literatüre de girip tıp dünyasında bir dönüm noktası oldu. Yapılan ilk rahim nakli, ilk yüz nakli, ilk çift kol nakilleri büyük başarılar. İnsanlara yeni bir hayat, umut ve gelecek sunuldu. Bu büyüleyici hikayeyi insanlara ulaştırmak, organ nakline dikkat çekebilmek için belgesel ortaya çıktı" dedi.
'ALTIN ELLER'DEN İLK NAKİLLER
Muğla'nın Milas ilçesinde geçirdiği trafik kazası sonucu beyin ölümü gerçekleşen Fatih Demirel'in (23) iki kolu, 25 Eylül 2010'da Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde 7 saat süren ameliyatla Cihan Topal'a nakledildi. 8 Ağustos 2011'de dünyanın başarılı ilk kadavradan rahim naklinin yapıldığı Derya Sert, bebek sahibi olması için birkaç kez denenen embriyo transferi sonucu gebe kaldı. 4 Haziran 2020 tarihinde erkek çocuk dünyaya getirerek anne olan Derya Sert, tıp tarihine geçti. Antalya'nın Manavgat ilçesi Gebece köyünde dünyaya gelen, henüz 1 aylıkken evde çıkan yangında yüzünün yüzde 90'ında kalıcı hasar oluşan Uğur Acar'ın hayatı, 21 Ocak 2012'de gerçekleştirilen Türkiye'nin ilk yüz nakli ameliyatıyla değişti.