Antalya’da kültürel mirasın önemli bir parçası olan höyükler, antik dönemlerin izlerini taşıyan arkeolojik alanlar olarak biliniyor. Arkeolojide önemli yere sahip höyükler ise bölgede yaşamış medeniyetler tarihi anlamak için kritik öneme sahiptir.

GÖK HÖYÜK

Gök Höyük, Antalya il merkezinin kuzeybatısında, Yeniköy’ün 1 km kuzeybatısında yer alıyor. 1984 yılında kanal çalışması sırasında büyük ölçüde tahrip edilen höyük, ilk olarak Karain Mağarası kazılarını yürüten Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nden Prof. Dr. Işın Yalçınkaya tarafından incelenmiştir. Ertesi yıl, 1985’te İstanbul Üniversitesi’nden Prof. Dr. Mehmet Özsait, kanal inşaatı sırasında açığa çıkan kesitte araştırmalar yapılmış. Neolatik, Kalkolitik ve Erken Tunç Çağı’na ait çanak çömlek buluntularını ortaya çıkmış. Kanal inşaatının açtığı yarmada, alt tabakalarda fazlasıyla yanmış kerpiç parçaları ve taşlar dikkat çekmiştir. Bu tabaka için çanak çömlek buluntularının niteliği konusunda ayrıntı bilgi verilmemiş.

Höyük (3)

BADEMAĞACI HÖYÜĞÜ

Bademağacı Höyüğü, Antalya’nın merkezine 2,5 kilometre uzaklıkta olan Çubuk Geçidi’nin 5 kilometre kuzeyinde yer alan önemli bir arkeolojik yerleşim yeridir. Eski adıyla Kızılkaya olan bu höyük, 210x120 metre genişliğinde ve 7 metre yüksekliğindedir. Dağlarla çevrili küçük bir ova üzerinde yer alan höyük, muhtemelen 10 bin yıl önce kurumuş bir göl ya da bataklık yatağında kurulmuştur. Yerleşim 9.100 yıl önce Erken Neolitik Çağ’da başlamış ve Neolitik izler 7.500 yıl öncesine kadar uzanıyor. M.Ö. yaklaşık 2.500’de ilk Tunç Çağı yerleşimi başlamış ve M.Ö. 2 bin 200’lere kadar devam etmiştir.

Höyük (2)

Daha sonra ise Orta Tunç Çağı yerleşimi görülmüş. Höyük, 1958’de James Mellaart tarafından yüzey araştırmasında saptanmış ve Kızılkaya olarak adlandırılmış. 1993 yılında İstanbul Üniversitesi tarafından Prof. Dr. Refik Duru ile Prof. Dr. Gülsün Umurtak yönetiminde kazı çalışmaları başlamış ve 2010 yılına kadar devam etmiştir. Bu süreçte höyüğün büyük kısmı kazılmış ve 9,30 metre derinlikteki ana toprağa ulaşılmıştır. En eski on yapı katı Erken Neolitik, son yapı katları ise İlk ve Orta Tunç Çağı’na aittir.

Höyük (1)-2

BAĞBAŞI HÖYÜĞÜ

Bağbaşı Höyüğü, Antalya il merkezinin güneybatısında, Elmalı ilçesinin 7 km doğu-kuzeydoğusunda Korkuteli-Elmalı karayolunun 1,5 km doğusunda konumlanmış bir höyüktür. Höyük, Elmalı Ovası’na bakan bir tepe kenarında bulunur ve ovanın güneyinde bugün tamamen kurumaya yakın olan Karagöl Sazlığı ile Avlan Gölü bulunuyor.

Kazılar, höyükteki kazılar, 1967-1969 yıllarında Machteld James Mellink başkanlığında gerçekleştirilmiş olup tepenin üst ve doğu kesimlerinde yaklaşık 1.035 metrekarelik bir alanda çalışmalar yapılmıştır. Yontma Taş çağında dilgiler baskın olup az sayıda da olsa yonga ve çekirdek bulunmuştur. Alet olarak bıçak, orak-bıçak ve kazıyıcı örnekleri dikkat çekiyor. Maden buluntuları arasında Geç Kalkolitik Çağ tabakalarından bir biz ve yassı kalem parçası bulunuyor.

Höyük (1)

ÇALTILAR HÖYÜĞÜ

Çaltılar Höyüğü, Antalya’nın Elma ilçesine 30 kilometre uzaklıkta, Çaltılar Köyü yakınında bulunuyor. Orta büyüklükte bir höyük olan Çaltılar Höyüğü, yaklaşık 3 hektarlık bir alanı kapsayan höyüktür. 1988 yılında Balbura Antik Kenti’nin doğusundaki yüzey araştırmaları sırasında J.J. Coulton tarafından keşfedilmiş. Yerleşim, David French tarafından M.Ö. 5. ve 4. Binyıllara tarihlendirilmiş. Erken Tunç ve Demir Çağlarına ait çanak çömlek parçaları da bulunmuş.

Höyük (1)-1

EFEOĞLU HÖYÜĞÜ

Efeoğlu Höyüğü, Antalya il merkezinin kuzeybatısında, Korkuteli ilçesine yaklaşık olarak 18 kilometre uzaklıkta yer alan Büyükköy Köyü’nün 1 kilometre güneybatısındaki Kürükini Mevkii’nin 250 metre doğrusunda yer alıyor. Adını ise yakınındaki kaynaktan alan höyük ovadan 40 metre yükseklikteki doğal bir tepe üzerinde olup çapı ise 150 metre olarak hesaplanmış. Höyüğün hemen doğusunda ise Duruhasan Deresi geçiyor.

Höyük ise 1993 yılında Mehmet Özsait tarafından keşfedilmiş. Yapılan yüzey araştırmalarında Neolitik Çağ, Erken ve Geç Kalkolitik Çağ, Demir Çağı ve Roma Dönemi eserlerine rastlanmış ancak höyüğün tam olarak Neolitik bir yerleşme olarak kabul edilmiyor. Höyükte bulunan çanak çömlekler ise tek renkli, monokrom seramikler olarak biliniyor.

HACIMUSALAR HÖYÜĞÜ

Hacımusalar Höyüğü, Antalya’nın Elmalı ilçesinin güneybatısında yer alan Hacımusalar ve Beyler köyleri arasında yer alan Beyler Höyük olarak da anılan bir yerleşimdir. Yaklaşık olarak 350x300 temre boyutlarında ve 13 metre yüksekliğinde olan höyük, 1970’lerde kurutulan bir gölün kenarında verimli ova üzerinde bulunuyordu. Kazılar sırasında Erken Tunç Çağı, Roma ve Bizans döneminden katmanlara rastlanmıştır.

Höyük (4)

SEMA HÖYÜK

Sema höyük, Antalya’nın Elmalı ilçesine 5 kilometre uzaklıkta yer alıyor. Karain ve Beldibi Mağaraları’ndan sonra bölgenin en eski yerleşim merkezi olarak biliniyor. 1961 yılından beri bilimsel kazılar devam ediyor. Kazılarda Neolitik Çağ’a ait çanak çömlek, alet ve çeşitli günlük yaşam eşyaları ele geçmiştir. Yerleşimin çok katmanlı yapısı, bölgenin tarih boyunca çeşitli uygarlıklara ev sahipliği yaptığını göstermektedir. Bu buluntular, yerleşimin tarım, hayvancılık ve yerleşik hayata geçiş sürecindeki önemini vurguluyor.

Muhabir: UĞUR FİDAN