Antalya’nın ilk nüfusu yapıldığında defter kayıtlarında Müslüman erkeklerin sayısı yazılmış. Antalya’ya ait 1830 yılındaki ilk nüfus defteri kayıtlarına göre Antalya’nın Kaleiçi’nde bulunan 13 mahallede nüfus sayımı yapılmış ve yalnızca İslam dinine inanan erkekler sayılmış. Toplam 13 mahallede ise Müslüman 841 kişi olduğu tespit edilmiş, buna ortalama kadın nüfusu da eklendiğinde ortaya 1700 kişi oluyor.
EN KALABALIK MAHALLE MAKBULAĞA MAHALLESİ
Antalya Kaleiçi mahallelerinde, sayımı yapılan erkek nüfusun en fazla olduğu yer, 168 kişi ile Makbulağa Mahallesi olurken onu 76 kişi ile Cami-i Cedid ve 75 kişi ile Baba Doğan mahalleleri geldiği görülürken, 29 kişinin bulunduğu Karadayı ile Çullah Kara mahalleleri ise erkek nüfusunun az olduğu kayıtlara geçmiş. Mahallelerdeki erkek nüfus sayısı açısından; Cami-i Cedid, Cami-i Atik, Makbulağa, Hatib Süleyman, Mecdeddin, Has Balaban, İskender Çelebi, Baba Doğan, Tuzcular mahalleleri olmak üzere, 9 mahalledeki erkek nüfusun 50 kişinin üzerinde olduğu kayıt defterlerine yazılmış. Karadayı, Çullah Kara, Ahi Yusuf ve Ahi Kızı mahalleleri olmak üzere 4 mahalledeki erkek nüfusun ise 50 kişinin altında olduğu yazılmış.
ORTA BOYLU SAYISI FAZLA
Antalya’da yapılan mevcut erkek nüfus sayısı halk tarafından o dönemde çekingenlikle karşılanmış. Nüfus kaydı yapılırken yalnızca sayı olarak değil aynı zamanda fiziksel özelliklerde ele alınmıştır. Kişilerin kısa boylu, orta ve uzun boylu oluşları da kayıt altına alınmış. Bunun temelinde ise askeri amaçlı yapıldığı biliniyor. Bu toplam içinde sırasıyla; orta boylu kişi sayısı 331, uzun boylu kişi sayısı 87 ve kısa boylu kişi sayısı 24 kişi olarak tespit edilmiş. Boy özellikleri verilen genel toplam içinde, orta boylu kişiler yüzde 75, uzun boylu kişiler yüzde 20 ve kısa boylu kişiler yüzde 5’lik bir paya sahiptir. Bu da, nüfusun genel olarak orta boylu bir yapı sergilediğini gösteriyor. Belirtildiği üzere kayıtlarda, boy değerlendirmesinin hangi kriterlere göre yapıldığına dair bir bilgi bulunmuyor.
DÖRT MAHALLEDE KISA YOK
Antalya’nın Kaleiçi mahallelerine bakıldığında; Hatib Süleyman, Karadayı, Çullah Kara ve Ahi Kızı mahallelerinde kısa boylu kişi olmadığı görülmüş. Mahalleler içinde kişi sayısı olarak, orta boylu ve uzun boylu kişi sayısının en yüksek olduğu yer (ortaboylu: 62 kişi ve uzun boylu: 19 kişi) Makbulağa Mahallesi, kısa boylu kişi sayısının en yüksek olduğu yer ise (5 kişi) Cami-i Atik mahallesidir. Orta boylu kişi sayısının en az olduğu yer (11 kişi) Çullah Kara Mahallesi, uzun boylu kişi sayısının en az olduğu yer (1 kişi) Ahi Yusuf Mahallesi olduğu tespit edilmiş. Kısa boylu Osmanlı İmparatorluğu’nda nüfus sayımı verilerine göre, Kaleiçi üzerine demografik bir inceleme ise 79 kişi sayısının en az olduğu yerlerin, (1 kişi) Cami-i Cedid ve İskender Çelebi mahalleleri olduğu görülmüş.
TUZCULAR MAHALLESİNDEKİLER EN UZUNLARI
Mahallelerdeki boy dağılımına, en yüksek ve en düşük yüzde değerler açısından bakıldığında ise; orta boylu kişiler yüzdesinin en yüksek olduğu yer yüzde 93’lük bir oranla Hatib Süleyman Mahallesi, uzun boylu kişiler yüzdesinin en yüksek olduğu yer yüzde 33’lük bir oranla Tuzcular Mahallesi ve kısa boylu kişiler yüzdesinin en yüksek olduğu yer yüzde 15’lik bir oranla Ahi Yusuf Mahallesi’dir. Orta boylu kişiler yüzdesinin en düşük olduğu yer ise yüzde 58’lik bir oranla Tuzcular Mahallesi, uzun boylu kişiler yüzdesinin en düşük olduğu yer yüzde 5’lik bir oranla Ahi Yusuf Mahallesi ve kısa boylu kişiler yüzdesinin en düşük olduğu yer yüzde 2,5’lik bir oranla Cami- Cedid Mahallesi’dir. Hatib Süleyman, Karadayı, Çullah Kara ve Ahi Kızı mahallelerinde ise kısa boylu kişinin olmadığı görülmüş.
YALNIZCA ÜÇ MAHALLEDE ENGELLİ BİREYE RASTLANMAMIŞ
Kaleiçi’ne gelenlerin bazılarının Antalya’ya farklı bölgelerden geldiği kayıtlara geçmiş. Sayımı yapılan mevcut erkek nüfus içinde tespit edilen 37 kişinin farklı yerlerden geldikleri kayıtlarda görülmüş. Farklı bir yerden gelenlerin sayısının en yüksek olduğu mahalleler ise; Makbulağa (9 kişi), Cami-i Atik (8 kişi) ve Ahi Yusuf (8 kişi) mahalleleridir. Mecdeddin, Has Balaban, Karadayı ve Baba Doğan mahallelerinde ise farklı bir yerden gelen kişilere rastlanmamış. Antalya’ya dışarıdan gelenlerin en çok Mısır’ın İskenderiye şehrinden geldiği görülmüş. Defter verileri doğrultusunda, Antalya Kaleiçi mahallelerindeki toplam erkek nüfus içinde, herhangi bir fiziksel engele sahip olanları da kayıt altına alındığı görülmüş. Toplam erkek nüfus içinde bir fiziksel engeli olan 14 kişi tespit edilmiş olup, engelli kişi sayısının, toplamı 841’i bulan erkek nüfus içindeki payı yüzde 1.66 olduğu belirlenmiş. Cami-i Cedid, Mecdeddin, İskender Çelebi, Tuzcular, Ahi Yusuf ve Ahi Kızı mahallelerinde engelli bir kişiye rastlanmazken, kalan diğer mahallelerde; tek gözü olmayan, kör, kör ve sakat, çolak, dilsiz, sağır gibi bir takım fiziksel bir engeli olan kişiler kayıtlara geçmiş.
ÇEKİRDEK AİLE MODELİ HAKİM
Bunların dışında ise erkek çocuk sayısı da kayıt defterlerine geçirilmiş. Erkek nüfusunun 841 kişinin olduğu Antalya’nın Kaleiçi’nde erkek çocuğu olan kişilerin sayısı 237 olduğu kayıtlarda yer edinmiş. Bu erkek çocuklarından 1 tane sahip olanların sayısı 86 kişi kayıtlarda yer edinmiş, 2 çocuğu olan 100 kişi, 3 çocuğu olan 35 kişi, 4 çocuğu olan 12 kişi, 5 çocuğu olan 2 kişi ve 6 çocuğu olan yine 2 kişi kayıt defterine geçmiş. Bu 237 kişi içinde sırasıyla; 2 erkek çocuğu olan, 1 erkek çocuğu olan ve 3 erkek çocuğu olan kişi sayısı daha fazla çıkmış. 1, 2 ve 3 erkek çocuğu olan kişilerin toplamı, mevcut toplamın yüzde 93’ünü, 4, 5 ve 6 erkek çocuğu olan kişilerin toplamı ise mevcut toplamın yüzde 7’sini oluşturuyor. Kız çocukları kayıtlara alınmamış, buna rağmen Osmanlı ailelerin temel aile tipi olan çekirdek aile yapısına uyum sağladığı görülebiliyor.
ARAP KÜLTÜRÜ BASKIN
Günümüzde de devam eden gelenek olan büyüklerin adlarının verilmesi, bu dönemde yaygın olarak görülüyor. Kayıt defterlerinde dedelerin, babaların isimleri verildiği yazılmış. Erkek nüfus için yaygın olarak kullanılan 13 ad belirlenmiş, günümüzde de sıklıkla kullanılan Türk-İslam unsurları yansıtan adlar olduğu görülmüş. Sıklıkla kullanıldığı tespit edilen bu isimler içinde yüzde 18’lik bir payla, kullanımı en yaygın olan Mehmet adıdır. Mehmet adını ise yüzde 9’luk bir payla Ahmet, Ali ve Mustafa adlarının geldiği görülmüş. Kullanımı yaygın olan isimler sıralamasında en düşük payı ise yüzde 3’lük payla Yusuf ve yüzde 2’lik payla Ömer adlarının çocuklara verildiği kayıtlara geçmiş. Görüldüğü üzere, kullanılan adlar genel olarak Peygamber ve Dört Halife adlarından oluşuyor. Buradan hareketle, ad koymada dinin inancın etkisi olduğu net bir biçimde görülüyor.
Tüm mahallelerdeki toplamları 20’nin altında kalan ve “Diğer Adlar” grubuna konulan adlara bakıldığında toplam sayısı 112 olup ortalama payları ise yüzde 13 olarak belirlenmiş. Kayıtlara geçen adlar ise şu şekilde; 2 Hamza, 1 Ataullah, 12 Bekir, 1 Memiş, 4 Mahmud, 5 Salih, 14 Abdullah, 1 Bestuni, 1 Halifi, 3 Abdülkadir, 14 Abdurrahman, 1Aliyyürrıza, 1 Kanber, 1 Kenan, 2 Abdi, 1 Numan Naim, 1 Cevad, 2 Emin, 2 Veli, 1 Yunus, 1 Rıza, 1 Mercan, 1 Cafer, 1 Abdülnasır, 1 Mekki, 1 Abdülhamid, 1 Abdülcevad, 1 Abdül, 2 İsa, 1 Civelek, 1 Nebi, 1 Hafız, 1 Abdülfettah, 1 Sadullah, 2 Ramazan, 1 Matar, 1 Kadri, 1 Sabbah, 1 Hamid, 2 Abdülbaki, 1 Himmet, 1 Feyzullah, 2 Murad, 1 Mümin, 2 Eyyub, 1 Abdülkerim, 1 Şakir, 2 Musa, 1 Menamin, 1 Selami, 1 Ziya, 1 Seyyid, 1 Hızır, 1 İmam, 1 Vahid, 1 Hanifi şeklinde sıralanıyor. Türk-İslam unsurlarından çok Arap Kültürü’nün etkisi görülüyor.
LAKAPLAR NEREDEN GELDİKLERİNİ BELİRTİYOR
Geçmişte Anadolu insanı lakapları ile anılırdı, bu durum defter kayıtlarına geçmiş durumda. Burada incelendiğinde, babanın soyuna dayanan kullanım örnekleri olarak; Tavil, Karaüzüm ve Zavallıoğlu lakapları tespit edildiği görülmüş. Memleket, meslek, fiziksel bir engel veya benzeri özellikler ile ilgili olan lakaplar olarak ise; Müezzin, Hafız, Hacı, Derviş, Dersiam, Türbedar, Seyyid, Molla, İmam, Şeyh, Zenci, Şişman, Çolak, Yekçeşm, Sağır, Duacı, Peştemalci, Pazarbaşı, Saatci, Mübaayacı, Hamal, Edirneli, Bağdadi, Tokadlı, Hamidli, İskenderani, Burdurlu, Anamurlu, Ünyeli, İstanköylü, Bursalı, Karadeniz Ereğlisinden, Alaiyyeli, Yesli, Tosyalı, Mısırlı, Trabzoni, Rodoslu, Çanakkalalı, Gazzeli, Giridli, Konyalı, İznikmidli, Mihaliçli, Marleli lakaplarına kayıtlarda rastlanmış. Lakaplara bakıldığında genellikle nereden geldiği ile ilgili olarak, fiziksel özellikler de ön plana çıkmış.
1830 yılında II. Mahmut’un yaptırdığı Antalya’da yapılan ilk modern genel nüfus sayımına göre, Antalya Kaleiçi’ndeki 13 mahalleye ait defter kayıtlarında, mevcut erkek nüfusun yaş bilgileri de kayıt altına alınmış. 15 yaş esas alınarak kayıtlar oluşturulmuş.
15 YAŞ ÜSTÜ YETİŞKİN SAYILIYORDU
Yetişkin ve genç erkek nüfus tasnifinde, 15 yaş esas alınarak bir tasnif yapılmıştır. 15 yaş üstü yetişkin, 15 yaş altı ise genç erkek nüfusu olarak değerlendirilip kaydedilmiş. “15 yaş üzerinde olanlar” içinde tasnif edilen yetişkin erkek nüfusun tüm mahallelerdeki toplamı 490; “0-15 yaş arasında olanlar” içinde tasnif edilen genç erkek nüfusun tüm mahallelerdeki toplamı ise 351’dir. Yüzde oran olarak değerlendirildiğinde ise, toplam erkek nüfusun yüzde 58’ini yetişkin nüfusun, yüzde 42’sini genç nüfusun oluşturduğu görülüyor.
60 YAŞ ÜSTÜ VATANDAŞLAR DA VARDI
Nüfus sayımı sırasında 60 yaş ve üzeri kişilerin varlığı da belirlenmiş. 60 yaş ve üzerinde olan kişilerin toplamı 59 olup, tüm erkek nüfus toplamının yüzde 7’sini oluşturmuş. 60 yaş ve üzerindeki kişi sayısının en fazla olduğu yer 9 kişinin bulunduğu Makbulağa Mahallesi; en az olduğu yerler ise 1’er kişinin bulunduğu Ahi Yusuf ve Ahi Kızı mahalleleridir. Yaş itibariyle ise tüm mahalleler toplamında sırasıyla; 60 yaşında olanların 21 kişi, 70 yaşında olanların 14 kişi, 65 yaşında olanların 13 kişi, 63, 75 ve 80 yaşında olanların her birinin 3’er kişi, 90 ve 110 yaşında olanların her birinin ise 1’er kişi olduğu belirlenmiş. 60 yaş ve 60 yaşın epeyce üzerindeki yaş dilimlerinde bulunanların varlığı, o dönemde koşulların uygun olması uzun yaşamın mümkün olduğunu gösteriyor.
71 ÇEŞİT MESLEK VARDI
1830 tarihli Antalya genel nüfus sayım defterine göre; Antalya Kaleiçi’nde tespit edilen 13 mahalleye ait kayıtlarda, nüfus sayımının askeri amaçla yapılması dolayısıyla, sayımı yapılan her kişinin mesleği belirtilmemiş olmakla birlikte, yine de mesleği belirtilenlere ait verilere ulaşmak mümkün. Antalya Kaleiçi’ndeki 13 mahallede, 841’i buluna toplam erkek nüfus içinde belli bir meslekle iştigal olanların sayısı 398 kişidir. Meslek bakımından 71 çeşit bulunuyor. Bunlar sıraladığında kendi kendine yeten bir yapı sergilediği görülebiliyor. Meslekler içinde özellikle çulah (91), asker (57) ve debbağ (40) sayısının diğer mesleklere oranla daha fazla olduğu kayıtlara geçmiş. Müstahfız, tabur askeri, sipahi süvarisi, sipahi tekaüdi, humbaracı tekaüdi, humbaracı sipahisi, topcı-i kala, bevvab-ı kala göreviyle kaydedilenlerin tamamı, asker gurubuna dahil edilmiş olup asker sayısının fazlalığı, Antalya Kalesi’nin varlığına dayanıyor. Yine, çulah ve debbağ sayısının fazlalığını da dokumacılık ve deri işlemeciliğinin Antalya’daki potansiyeline sahip olmasından dolayı anlamak mümkün.
NÜFUS SAYIMININ TEMEL AMACI ASKERLİK
Antalya’da yapılan ilk nüfus sayımında yalnızca Müslüman erkeklerin sayılması, Müslüman olmayan erkeklerin sayılmaması bu durumu askeri amaçla yapıldığını söylemek mümkün. İlk başlarda nüfus sayımından korkan halk bu sayımın amacını öğrendikten sonra rahatlamıştır. Antalya’nın Kaleiçi semti bir zamanlar kalabalık bir yaşama ev sahipliği yaparken günümüzde bu durum yalnızca eğlenmek ve gezmek için gelen insanlarla sağlanıyor.