Antalya’nın koylarında bulunan batıklar ve doğal yaşam alanları hem turistlerin hem de sualtı yaşamına ilgi duyanların sayısı artıyor. Her ay düzenli olarak dalışların yapıldığı Antalya’da sualtı turizmine ilgi her geçen gün artarak devam ediyor. Antalya’daki batıklar, arkeolojik alanlar ve dalış için uygun olan koyları merak edenler nasıl gideceğini araştırıyor. Her ay düzenli olarak yapılan tüplü dalışlarla bu batık alanlar ziyaret etme imkânı mümkün oluyor. Antalya’nın çeşitli bölgelerinde ise tüplü dalışlar yapılıyor. Antalya’nın tüplü dalış yapılan batıklar ise he bölgesel hem de denize yaşamını destekliyor. Antalya, Kaş’tan Side’ye kadar pek çok batığı ev sahipliği yapıyor. Konuyla ilgili konuşan AKDÜ Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, batıkların bölge turizmine ve deniz ekosistemine katısı olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Gökoğlu, Antalya’da açıklarında olduğu bilenen ancak bulunamayan Aleksandr’a batığına sadece karışık tüple dalış yapılacağını belirti.
"TURİZM VE DENİZ EKOSİSTEMİNE KATKISI VAR”
Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, batık dalgıçlığının çok hızlı büyüyen bir sektör olduğunu ifade ederek, “Dolayısıyla Her dalıcı bir batık görmek ister. Bu durumda turizme olumlu bir katkısı var. Aynı zamanda ülkeye döviz girdisi açısından batıklar önemli gelir kaynaklar arasında yer alıyor. Özellikle Side’de var batıklar batırılmış. Kaş'ta batırılan tank, uçak, tekneler ve gemiler var” şeklinde konuştu.
“DİKKAT EDİLMESİ GEREKİYOR”
Bazı batıkları bir tarafa götürüp bırakılırsa denizi bir yerde metal çöplüğü haline getirildiğine söyleyen Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, “Süreç içerisinde zaten batıklar süreç içerisinde batacaktır. Zamana bırakmamız gerekiyor. Her tarafa böyle bir yaklaşım da var resif olsun diye. Ancak bir yerde de metal kirliliği oluşturuyor” şeklinde konuştu.
BİYOÇEŞİTLİLİK ZENGİNLİĞİ
Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, batıkların da biyolojik çeşitlilik açısından zengin olduğunu belirti. Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Batıkların üzerine gidildiği zaman yapışmış canlıları görürsünüz. Ahtapotları, balıkları ve doğal resifleri destekleyen unsurlardır yapay resifler. Biyolojik çeşitliliğin artışına sebep oluyor. Ancak aşırı bir şekilde metal aksamlı batıkları oluşturulursa metal kirliliğine neden olur. Antalya'daki batıklar uygun yerinde olan batıklardır. Hem turizme açısından hem de biyolojik çeşitlilik açısından destekleyen unsurlar.”
“ALEKSANDR’A BATIĞI TURİZM DALIŞI İÇİN UYGUN DEĞİL”
Aleksandr’a batığı ilgili bir çalışma olmadığını ifade eden Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, “Mutlaka bir gün tespit edilecek. Akdeniz’in derinliklerde duruyor. Paris Batığı Kemer’in bir mil açığında duruyor. Aleksandr’a bulunursa da konumu çok derin bir yerde. Onun battığı yere ancak karışım gaz dalışı yapanlar dalış yapabilir. Turizm dalışı için uygun değil orası” diyerek sözlerine son verdi.