Dünya genelinde yaşanan iklim değişikliği, artan sıcaklık ve yetersiz yönetimi Antalya’da göllerin kurumasına neden oldu. Antalya özelinde Devlet Su İşleri 13. Bölge Müdürlüğü portalında, işletmedeki baraj ve gölet sayısı 25 olurken, sadece işletmede olan göletler ise 9 olarak geçiyor. Öte yandan Antalya’da Doyran Göleti hızla kurumaya başlarken, Antalya’nın diğer gölleri kurumaya yüz tuttu.  Antalya göllerinde Doyran Göletinin yanı sıra Ekşili Göl’ü, Çayboğazı Göl’ünde su sevisi alarm vermeye devam ederken, gözler diğer göllere yöneldi. Ancak Antalya’da su yönetimi yetersizliği nedeniyle pek çok su kaynağı azalmaya başladı. Konuyla ilgili konuşan Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Antalya Şube Başkanı Mustafa Karancı, başta Doyran Göletinin su sevisi yüzde 1’in altına düştüğünü ifade etti. Başkan Karancı, gölet tabanın gözle görüldüğünü vurguladı. Öte yandan Başkan Karancı, Antalya’nın diğer göllerinde, barajlarda su sevisinin düştüğünü belirtti.  Başkan Karancı, göller bölgesinde yüzde 60 oranında azalma meydana geldiğini aktardı.

Alakır Çayı

KURUYAN GÖLET KURUYAN GELECEK

Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Antalya Şubesi Başkanı Mustafa Karancı, bölgedeki su kaynaklarının yönetimde yetersizliği dile getirdi. Başkan Karancı, bölgede su seviyesinde yaşanan düşüşün hem tarımsal üretimde hem de ekosistemde dengesizliklere neden olacağını belirterek, “Bölgedeki su kaynaklarının yönetiminde yaşanan eksiklikler ve yağış rejimindeki düzensizlikler nedeniyle göletin su miktarının yeterince beslenemediği açıkça görülmektedir. Su seviyesinin bu denli düşmesi hem tarımsal sulama hem de ekosistem dengesi açısından ciddi riskler taşımaktadır” şeklinde belirtti.

Karancı 1

DOYRAN GÖLETİ KURUDU

Başkan Karancı, Doyran Göleti’nin yüzde birin altına indiğini belirterek, şu sözlere yer verdi:

“Doyuran Gölet’inin fiziki ve aktif doluluğu şu anda yüzde 1'in altına düşmüş durumda. Bu gölet, sulama amaçlı yapılmış olmasına rağmen, su kaynaklarını etkin bir şekilde kullanamıyoruz. Bu durum, özellikle sulama alanlarıyla doğrudan ilgili ve sezonun bitmesine çok az kala gölette neredeyse hiç su kalmamış durumda. İlerleyen yıllarda yağışların azalmasıyla birlikte bu göletlerin su seviyeleri daha da düşebilir. Özellikle temmuz ve ağustos aylarında bu kuraklıklar bölgedeki üretici ve çiftçileri ciddi şekilde etkileyebilir. Şu anda suyu yönetme ve kullanma konusunda sıkıntılarımız var ve bu sıkıntılar giderek artıyor.”

Baranda Gölü-1

ANTALYA'NIN SU KAYNAKLARI TEHLİKEDE

Başkan Karancı, göller bölgesinde yüzde 60 oranında suyun kaybedildiğini vurguladı. Korkuteli Barajı yüzde 15, Çayboğazı ‘ın yüzde 1’in, Ekşili Göletin yüzde 6 seviyesinin altına düştüğünü dile getirerek, “Antalya’nın mevcut su kaynaklarının bilinçli ve etkin bir şekilde kullanılması hem bölge halkı hem de tarımsal üretim için büyük önem taşıyor. Son dönemde Eğirdir Gölü ve Salda Gölü gibi önemli su kaynaklarını da yakından takip ediyoruz. Bu göllerimizdeki su seviyeleri de ciddi oranlarda düşmüş durumda. Tüm göllerimizde genel olarak yüzde 60’a varan su kayıpları ve geri çekilmeler yaşanıyor. Korkuteli Barajı yüzde 15 seviyelerinde, Kaş Gömbede yer alan ve Elmalı Ovasının sulamasında kullanılan Çayboğazı aynı şekilde yüzde 1 in altında, Ekşili göleti yüzde 6 ile Doyran göleti ile aynı kaderi yaşıyor” dedi.

Başkan Karancı, konuşmasını şu ifadelerle sürdürdü: “Evet, göllerimizin yüzde 60’a yakınını zaten kaybettik. Bu çok ciddi bir veri. Eğer acilen önlem almazsak hem tarım hem de çiftçilerimiz çok zor günler geçirecek. Vatandaşlarımız için de büyük sıkıntılar kapıda.”

Yeşil Göl-1

KAÇAK SONDAJLAR VE VAHŞİ SULAMA

Antalya’da yaşanan su yetersizliğinin ana kaynakları arasında kaçak sondajlar ve vahşi sulamanın neden olduğunu belirten Başkan Karancı, “Bu iki sorunun kaynağını şöyle özetleyebilirim: Birincisi, beslenme kaynakları yetersiz. Kaçak sondajlar ve vahşi sulama yöntemleri bu sorunu daha da büyütüyor. İkincisi, bu göletler ve barajlar doğru bir şekilde yönetilmiyor; gelen suyla harcanan su miktarı dengeli değil” şeklinde ifadeler kullandı.

Dipsiz Göl-1

YETKİLİLERE ÇAĞRI

Başkan Karancı, Antalya’da azalan su kaynaklarını korumak için yetkilere seslenerek, “Doğru ve sürdürülebilir su yönetimi sağlanmadığı takdirde, gelecekte karşılaşabileceğimiz su krizlerinin çok daha şiddetli olacağını unutmamalıyız. Hep birlikte su kaynaklarımızı korumak zorundayız. Biz Jeoloji Mühendisleri Odası olarak, bu uyarıları defalarca yaptık, yapmaya da devam ediyoruz. Artık daha fazla zaman kaybetmeden harekete geçilmeli, su kaynaklarımızın korunması için ortak bir bilinç ve kararlılıkla çalışmalıyız” sözlerine son verdi.

Muhabir: ERDEM KILIÇ