Güney Kariyer Fuarı (GÜNKAF), açılışının ilk gününde gerçekleşen söyleşi ve etkinliklerle öğrenciler ve kariyerine yön vermek isteyen gençler tarafından yoğun ilgi gördü. Açılışın ilk gününde Antalya'nın en köklü restoranlarından biri olan 7 Mehmet'in sahibi Şef Mehmet Akdağ, genç aşçı adayları ile bir araya geldi. Söyleşiyi Akdeniz Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayşe Gülbin Arıcı da takip etti. Şef Akdağ deneyimlerini ve tavsiyelerini genç aşçılarla paylaştı.
7 MEHMET’İN HİKAYESİ
Şef Mehmet Akdağ, restoranın isminin kaynağını ve ailenin bu sektöre adım atma hikâyesine değinerek "Dedem çok küçük yaşta babasını kaybediyor ve 7-8 yaşlarında çalışmak zorunda kalıyor. Annesi onu Atatürk'ün baş aşçısı Hacı Hasan'ın yanına çırak olarak veriyor. Bir gün dedem, eşekten düşüp alnından yara alıyor. Yıllar sonra, mutfakta hijyen konusunda sert kuralları olan Hacı Hasan, yemeğin içinde saç bulunması üzerine tüm çalışanların saçlarını kazıyor. O sırada dedemin alnındaki yara izi ortaya çıkıyor ve bu iz, eski Türkçe ve Arapça da '7' anlamına gelen 'V' harfine benziyor. 7 Mehmet ismi buradan geliyor." dedi.
TÜRKİYE VE ANTALYA MUTFAĞINI DÜNYAYA TANITIYOR
Mehmet Akdağ, Türkiye ve Antalya mutfağını yurt içinde ve dışında tanıtmak için yoğun bir çaba gösterdiğini belirterek, "İngiltere'de düzenlediğimiz bir etkinlikte, 3 gün boyunca özel Türkiye ve Antalya yemekleri yaptık. Yabancı basın ve gastronomi yazarları şoka uğradı. 'Biz bu yemeklerin böyle yapılacağını hiç düşünmemiştik' dediler. Bu tür etkinliklerle Türkiye gastronomisini dünyaya tanıtıyoruz." şeklinde konuştu.
KAYBOLAN ANTALYA LEZZETLERİ
Şef Akdağ, ileride restoran açacak ve mutfak yönetecek genç aşçılara tavsiyelerde bulundu. Akdağ, "Hiç yoktan 2-3 tane Antalya yemeğini de mutfaklarına koymalılar. Çünkü kaybolmuş lezzetlerimiz de var yani ama üreten yok. Adam ulaşamıyor. Bulunduğunuz lokasyondaki insanların zevkleri, renkleri bizleri yönlendiriyor. Onların talebi o yönde ise onu yaptığınıza inanın başarılı oluyorsunuz. Ama o lokasyondaki oradaki kitle ne seviyorsa onun en iyisini yaparsa inanın çok daha başarılı olur.” dedi.
MUTFAĞIN HER KÖŞESİNDEN GEÇMEK GEREKİYOR
Genç aşçı adaylarının mutfağın her köşesini görmeleri gerektiğini vurgulayan Şef Akdağ, "Genç arkadaşlar özellikle üniversiteden mezun oldukları anda diyorlar ki ben şefim, ben aşçı başı olacağım. Mutfağın her bölümünde çalışmak lazım. Özellikle de ben bulaşığa önem veriyorum. Ben de bulaşık bölümünde çalıştım. Hepiniz şef olmak istiyorsunuz, bir işletmenin sahibi olmak istiyorsunuz veya işte başka bir şey yapacaksınız, onu bilmeden yapamazsınız, yaptıramazsınız.” şeklinde konuştu.
ÖĞRENCİLERİ KIRMADI
Akdeniz Üniversitesi Göynük Mutfak Sanatları Meslek Yüksekokulu öğrencilerinin birlikte etkinlik düzenleme isteğine karşı çok sevindiğini belirten Mehmet Akdağ, “Bir talep olarak geldiğinde öğrencilerle ilgili her şeyi yaparım. Her zaman kapımız açık. Hiç merak etmeyin. Planlayalım. Ne zaman isterseniz yapalım bir arada olalım oturalım takılalım, beraber yapalım. Hemen plan yapalım, hatta sizi restoranımıza davet edelim, daha müsait ortamımız var” diye konuştu.
KENDİ FAVORİSİ ‘SU BÖREĞİ’
Restoranında kendi favorisinin su böreği olduğunun altınız çizen Şef Akdağ, “Babamın yaptığı bir su böreği var. Çok özel bir su böreğidir. Aslında babamın babaannesi yaparmış onu. Babam bunu her pazar yaparak hayata geçirdiği bir börek. Tekrar canlandırdık. Bu böreğin bir hamuru var. Ben çocukluğumdan beri onu çalardım. Hatta çaldığım için babam kızardı çünkü katları bozar. Hatta geldiğinizde o böreği yapalım. Çok özel ve lezzetlidir.” ifadelerini kullandı.
Akdeniz Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayşe Gülbin Arıcı, söyleşinin sonunda Şef Mehmet Akdağ’a plaket takdim etti.
