Antalya’nın Akseki ilçesinde Konya sınırlarına kadar uzanan Giden Gelmez Dağları esrarengiz hikayelere kaynaklık eder. Genellikle avlanmak için bölgede yaşayan insanlar tarafından gidilen bu dağlar ziyaretçilerine geçit vermemesi ile ünlüdür. Dik yamaçlar, sarp kayalıklar ve esrarengiz mağaralardan oluşan Giden Gelmez Dağları dikkatli olunmadığında bir ölüm tuzağına dönüşür.
KAYBOLANLARIN GERİ DÖNEMEDİĞİ DAĞLAR
Akseki’nin kuzeyinde Konya sınırlarına yakın bir yerde bulunan Giden Gelmez Dağları engebeli bir araziye sahiptir. Bir taş ormanı anımsatan dağlar her ne kadar dağ sporları severlerin ilgisini çekse de oldukça tehlikeli bir yapıya sahiptir.
Dağların sarp ve keskin olmasının yanı sıra kaybolmanın da çok kolay olması sebebiyle bu dağlar birçok kötü şöhretli hikayeye kaynaklık eder. Dağ keçilerinin yaşadığı dağlarda oldukça yüksek ve soğuk bir atmosfere sahiptir. Dağa çıkıp da kaybolan kişilerin donarak ölmesi de oldukça sık rastlanan bir durumdur.
TRT’nin belgesellerine konu olan Giden Gelmez Dağları, bilinen dağlardan daha farklı bir kaya yapısına sahiptir. Büyük ve sarp kayalardan oluşan kayalar adeta ilkel zamanları anımsatır. Farklı atmosferi sebebiyle dağ sporları severler ve avcılar tarafından tercih edilen bu dağlar çok dikkatli olunmadığında bir ölüm tuzağına dönüşür. Basılan yerlerin obruk olması ve oraya düşülmesi de ziyaretçileri bekleyen tehlikelerden bir diğeridir.
MAĞARA VE OBRUKLAR BİR ÖLÜM TUZAĞI
Dikkatli olmayanlara geçit vermeyen bu dağlar bölgede birçok efsane ve hikayeye kaynaklık eder. Sarp kayalıkların arasında vahşi bir yaşamın sürdüğü dağlarda bu coğrafyaya uyum sağlamış domuz, keçi gibi canlılar yaşar.
Keskin kayaların arasında bulunan boşluklar adeta bir ölüm tuzağıdır. Bölge halkına göre o bölgeyi iyi bilen biri olmadığı sürece gidip de geri dönmek oldukça zordur. Dağa çıkanlar üstüne bastıkları kayaların normal kayalara benzemediğini söyler. İlkel zamanları anımsatan bu sarp kayaların altında büyük mağaralar yer alır. Bu mağaralarda karanlık soğuk bir atmosferdedir. Kayalardan düşünce hayatta kalmanın çok zordur. Hayatta kalınsa bile donmadan ve kaybolmadan geri dönmek neredeyse imkansıza yakındır.
Hikayelere göre dağda kaybolan insanları aramaya gidenler ne onları bulabilmiş ne de geri dönebilmiş. Bu döngünün sürüp gittiği dağlar Giden Gelmez Dağları olarak anılmış.
ZİYARETÇİLERİNE GEÇİT VERMİYOR
Hikayeye göre bir zamanlar bir düzine insandan oluşan bir grup bu dağlarda dağ keçisi avlamak için yola çıkmıştır. Karlı bir günde yola çıkan grup mola verdikleri yerde ısınmak için ateş yakarlar. O sırada bilmedikleri şey ise ateş yaktıkları yerin altının bir mağara olduğudur. Sıcaklıkla birlikte buzların erimesiyle avcıların hepsi mağaraya düşer. Sadece yanlarında olan köpek hayatta kalır. Köpek durumdan haberdar etmek için köye gider ve ulumaya başlar. Durumdan şüphelenen köylüler kayıp avcıları aramak için yola çıkar. Ancak sadece biri hayatta kalmıştır. Diğerlerine ulaşmak mümkün değildir.
Bir başka hikayede de dağa geyik avlamak için çıkan dağcılarla ilgilidir. Avladıkları geyik, kayaların arasında kalan bir taşın arasına düşen avcılar bir türlü geyiği bulamazlar. Kayaların arasında atlayıp geyik arayanlar ise bir daha oradan çıkamaz. Uzun uğraşlar sonucu bir kişinin çıkarıldığı obruklarda birçok kişi can vermiştir.
Benzer birçok hikayeye kaynaklı eden Giden Gelmez Dağlar, ismi ile örtüşen tehlikeli hikayeler sahiptir. Uzun dik yamaçların, heybetli kayaların ve esrarengiz mağaraların yer aldığı Giden Gelmez Dağları günümüzde de gizemini korumaktadır.