ALEYNA BULUT / ANTALYA GÜNDEM ÖZEL HABER Yaklaşık bir yıldır koronavirüs ile en ön cephede savaşan birçok sağlık çalışanı hayatını kaybederken, sağlıkçıların yükü ise her geçen gün artıyor. Verilen sözler tutulmazken bir ayda 41 sağlık çalışanı hayatını kaybetti. Sağlık çalışanlarının maruz kaldığı adaletsizliklerin giderilmesi gerektiğini belirten Sağlık-Sen Antalya Şube Başkanı Sinan Kuluöztürk, artık üvey evlat muamelesi görmek istemediklerini dile getirdi

Yaklaşık bir yıldır koronavirüs ile en ön cephede savaşan birçok sağlık çalışanı hayatını kaybederken, sağlıkçıların yükü ise her geçen gün artıyor. Verilen sözler tutulmazken bir ayda 41 sağlık çalışanı hayatını kaybetti. Sağlık çalışanlarının maruz kaldığı adaletsizliklerin giderilmesi gerektiğini belirten Sağlık-Sen Antalya Şube Başkanı Sinan Kuluöztürk, artık üvey evlat muamelesi görmek istemediklerini dile getirdi. Sağlıkçılar üzerindeki yükün koronavirüs salgınıyla birlikte artış gösterdiğine değinen Başkan Kuluöztürk, artan iş yüküne karşılık çözüm bekleyen sorunlar konusunda yavaş kalınmasının kendilerini üzdüğünü ifade etti. Salgının başından bu tarafa, Sağlık-Sen ailesi olarak, sağlıkçıların yanında olduklarını aktaran Kuluöztürk, talepleri karşılık buluncaya kadar mücadeleye devam edeceklerini söyledi.

EŞİT YAKLAŞIM BEKLENTİSİ

Koronavirüsle mücadelede en ön saflarda yer almalarına rağmen sağlıkçıların hala hak ettikleri değeri görememesinden yakınan Kuluöztürk, “Salgınla mücadelesi vatan savunmasıyla eşdeğerdir. Başka nefeslere nefes vermek için kendi hayatlarını feda eden sağlıkçılarımızın haklarını şimdi değilse ne zaman ödeyeceğiz. Esnek mesai uygulamasıyla kamu çalışanları arasında adaletsizlik yaşandı. Diğer kamu çalışanları esnek mesai yaparken bizlerin iş yükü arttı, gelirlerimiz düştü. Kamu çalışanları arasındaki bir başka adaletsizlikse vergilendirmeler oldu. Diğer kamu çalışanlarının ek ödemelerinde sadece damga vergisi kesilirken sağlıkçılardan hem damga hem gelir vergisi kesiliyor. Alamadığımız fazla mesailerin vergisini veriyoruz. Sağlık çalışanlarına yapılan zammın erimesine sebep olan vergi uygulamaları revize edilmeli” dedi. 

“SEYYANEN ZAM İSTİYORLAR”

 “Kamunun üvey evlatları olduk” diyerek sözlerine devam eden Kuluöztürk şunları söyledi:

“Kamu çalışanları içinde pandemide en fazla yıpranan kesim sağlık çalışanları oldu. Sağlıkçıların beklentilerinin karşılığı hayal kırıklığından öteye geçmedi. Son toplu sözleşme görüşmelerinde uzlaşma çıkmadı ve enflasyon farkı ödemesi bir lütufmuş gibi önümüze getirildi. Bu uygulama nedeniyle her toplu sözleşmede sıfır zam alıyoruz dedik. Enflasyon farkının açıklanmasıyla haklılığımız bir kez daha ortaya çıktı. Kamu işvereni 6. dönem toplu sözleşmede enflasyon farkı uygulamasında vazgeçmeli. Ayrıca sağlıkçılarımıza gösterilen destek alkışlardan öteye geçmeli. Sağlıkçıların maaşlarında iyileştirilme yapılmalı. Kamudaki en düşük maaşı sağlıkçıların almasının kabul edilemez. Türkiye’de sağlıkçı olmanın karşılığı yoksulluk sınırının altında yaşamak olmamalı. Bu noktada sağlıkçı maaşlarına seyyanen bin TL zam istiyoruz.” Kuluöztürk, “Tüm bunlar yaşanırken bir de döner sermaye üzerinden çift maaş alıyoruz algısına maruz bırakıldık. Parça parça ödeme değil tek kalem maaş istiyoruz. Asgari ücretin biraz üzerindeki maaşların sağlıkçılara reva görülmemesini istiyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.