Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Mayıs ayı meclis toplantısı gerçekleştirildi. ATSO Mayıs ayı meclis toplantısında konuşan ATSO Başkanı Ali Bahar, Antalya’dan 28 Mayıs’ta seçilecek yeni Cumhurbaşkanı ve hükümete seslendi. Başkan Bahar, “Artık önümüzü görebilmeyi, doğru politikaların, süratle hayata geçirilmesini talep ediyoruz. Çünkü artık iş dünyamızın ve ülke ekonomisinin buna tahammül edecek ne bir dakikası, ne de kaybedecek bir kuruşu dahi kalmamıştır” diye konuştu

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Mayıs ayı meclis toplantısını dün gerçekleştirdi. Meclis toplantısında konuşan ATSO Başkanı Ali Bahar, Türkiye’de yaşanan liyakat, eğitim, adalet, hukukun üstünlüğü, eşitlik, şiddet ve tacize, 6 Şubat günü gerçekleşen deprem felaketi ile seçimler sebebiyle artan kamu harcamalarına ve özellikle Antalya’yı yakından ilgilendiren barına sorununa dikkat çekti. İş insanlarının bankalarda ihtiyaç duyduğu dövize de ulaşamadığını belirten Bahar, 10 çeyrek üst üste pozitif büyüme rakamlarına ulaşmayı başardıklarını fakat Türkiye’nin borçlanarak büyüdüğünü ifade etti.

TAHAMMÜL EDECEK 1 DAKİKAMIZ KALMADI

Piyasalarda güvenin sağlandığı, finansal istikrara yönelik adımların atıldığı bir ekonomi politikasına işaret eden Başkan Bahar, “Artık önümüzü görebilmeyi, doğru politikaların, süratle hayata geçirilmesini talep ediyoruz. Çünkü artık iş dünyamızın ve ülke ekonomisinin buna tahammül edecek ne bir dakikası, ne de kaybedecek bir kuruşu dahi kalmamıştır. Hepimizin malumu olduğu üzere, makroekonomik açıdan bakıldığında Türkiye ekonomisinin en öncelikli sorunları faiz, enflasyon, döviz kurlarındaki belirsizlik ve cari açıktır. Faizler ve finansmana erişim konusunda uzun süredir yaşadığımız belirsizliğin bir an önce istikrara kavuşması şarttır. Öyle ki şu an piyasada 2 farklı faiz oranı bulunmaktadır. Faiz oranlarındaki belirsizliğin bir an önce giderilmesi ve reel faiz oranlarını iyileştirici adımlar atılmalıdır.”

GÜÇLÜ VE ÜRETEN TÜRKİYE BEKLENTİSİ

14 Mayıs genel seçimleriyle seçilen 600 milletvekiline başarılar dileyen Başkan Bahar, ikinci tur seçimlerinden sonra güçlü ve daha çok üretim yapan bir Türkiye beklentisi olduğunu ifade ederek, “Daha çok üretim, daha çok iş birliği, daha çok istişare, daha yenilikçi kararlar, daha çok ihracat, daha çok istihdam ve daha istikrarlı bir ekonomik politika için başlangıç noktası sayıp, var gücümüzle çalışacağız. 28’inci Dönem Türkiye Büyük Millet Meclisine seçilen, başta Antalya milletvekillerimiz olmak üzere, 600 vekilimizin hepsini tek tek kutluyor, hayırlı olsun dileklerimi iletiyorum” diye konuştu. Meclis konuşmasının tamamında yeni seçilen hükümete ve 28 Mayıs’ta seçilecek yeni Cumhurbaşkanına seslenen Başkan Bahar, “Ulu önder Atatürk demiştir ki, ‘Hükümetin iki hedefi vardır. Biri milletin korunması, ikincisi milletin refahını temin etmek’, bizler de bu konuda ülkemiz ve milletimizin refahı için beklentilerimizi dile getirmek istiyoruz” diye konuştu.

“LİYAKAT ESAS ALINMALI KİŞİSEL TERCİHLER DEĞİL”

Türkiye’de özellikle yüksek düzeydeki kamu görevlerinde liyakatin esas alınmadığını kişisel tercihlerin etkin olduğunu vurgulayan Bahar, “Liyakatin artık ön plana çıkarıldığı bir bürokrasi ortamı oluşturmalıyız. Kişisel ilişkilerin liyakat prensibini etkilemesi, büyük bir sorundur. Özellikle yüksek düzeydeki kamu görevlerine yapılan atamalarda, liyakat yerine kişisel tercihlerin etkili olması yaşadığımız birçok sorunun temel sebebidir. Liyakat ilkesinin tam anlamıyla yerleşmesi ve uygulanması için özel bir çaba gerekmektedir. Kamu yönetiminde şeffaflığın artırılması, yetenek ve deneyimi teşvik eden bir çalışma ortamının oluşturulması gibi adımlar bu yönde atılması gereken ilk ve en önemli adımlardır” açıklamalarında bulundu.

FİNANSMANA ERİŞİM SORUNU

Bankalardan ihtiyaç duyulan dövize ulaşılamadığını belirten Başkan Bahar, “Bankalardan ihtiyacı olan dövizi toparlayamayan üyelerimiz serbest piyasanın yüksek maliyetli kurlara maalesef mecbur kalıyor. Tüm bu olumsuzluklar karşısında; artık ve hemen krediler üzerindeki baskı hafifletilmeli, finansmana erişiminde zorlaştırıcı unsurlar ortadan kaldırıldığı gibi, kolaylaştırıcı uygulamalar hızla hayata geçirilmelidir. Enflasyonun çözümü, güven veren ekonomi politikası ve beklentilerin etkin bir şekilde yönetilmesi ile mümkündür. Büyüyoruz… 10 çeyrek üst üste pozitif büyüme rakamlarına ulaşmayı başardık. Ancak borçlanarak büyüyoruz. O halde pozitif büyüme rakamlarına ulaşmak tek başına yeterli bir gösterge değildir.”

SEÇİM VE DEPREM KAMU HARCAMALARINI ARTTIRDI

6 Şubat günü gerçekleşen ve 11 ili etkileyen deprem felaketi ve seçimler sebebiyle kamu harcamalarının arttığına değinen Bahar, bu durumun ek vergi yükü getireceğini şu sözlerle ifade etti; “Bütçe üzerinde çok ağır bir yük oluşturmuş ve ciddi düzeyde bütçe açıkları verilmesine neden olmuştur. Seçim sürecinin geçmesi ile ek vergi yüklerinin gelmesi kaçınılmaz bir durumdur. Önümüzdeki dönemde yaşanacak bir vergi artışı, zaten zor durumda olan ve yüksek maliyetlere maruz kalan birçok işletmenin kapısına kilit vurmasına neden olacaktır. Bizler biliyoruz ki, vergi gelirini artırmanın tek yolu vergi oranlarını artırmak değil; üretimi teşvik edici politikalar izleyerek daha fazla üretim yapılmasına vesile olmak, yapısal reformları hayata geçirmek ve bu sayede vergi kapasitesini artırmaktan geçmektedir.”

GÜNAY SARI