Varlığında farkına varamadığımız belki de kabullenmediğimiz huzur ve mutluluğu küçük büyük kayıplarda karşılıyoruz. Beden ruh ilişkisini, evren ve biz olarak değerlendirmenin çok çeşidini gördüm. En son duyduğum örnek şöyle başlıyor: “Benim karma enerjim şu an senin yanında olmam konusunda seninle buluşturdu. Bunu yaşamak ve paylaşmak istiyorum.” Ne gariptir ki her bir konu hakkında oldukça bilgili ya da bilgimiz sadece bize özel yaradılış harikası gibi bir yaşam içinde olmak, işte en önemlisi bunu içinizde nasıl büyütebildiğinizmiş bunu bende yeni gözlemledim demek isterdim. Ama olmuyor…
Düşünmek her bir bireyin her zaman olmasa da sık sık yaptığı bir davranış biçimidir. Öğrendiklerimizi uygulamak adına çocukluktan bu yana çok yol kat ettik, fakat uygulamada halen hatalar var sanırım… Yaşama çok büyük anlamlar yüklememek gerek aslında, basit bakıldığında yaşamanın ne denli zor gibi görünen ama zorluğu sadece bizlerin kendimize başarmak dürtüsü ve hırsı ile zorlaştırdığı, üstünlük ve hakimiyet adına yok etmekten asla vazgeçmediği bu dünya haklısınız biraz zorlu gibi aslında…
Döngü basit, gece ile gündüz gibi güneş bir şekilde doğacak ve geceden ne yaşanmış ise yaşansın sabah olacak, kısaca yaşamın dengesi kendi kurallarını hayata geçirecek…
Büyük sarmalın içindeki yaşamlar yani bizler, bize dayatılmış yaşanmışlıkları mı tercih ederek kalan hayatımıza devam edelim, yoksa yaşamın döngüsünü durup bir kez daha değerlendirip kendi istek ve arzularımız ile mi mutlu olmayı tercih edelim…
Düşünceni ama gerçek içinde sakladığın düşünceni bu sarmaldan kurtar. Şımart kendini mutlu et. Hayat tren rayları gibi asla paralel ilerlemez ki o raylar bile bazen kesişir… Şu an görünüyor ki kimse bu hayatı çevrimdışı yaşamıyor… Hep bir bağlantı içerisinde, ama sarmaldan kurtulma çabası olmadan sadece söyleneni yapmayı ve buna da kader ile bağlantı yaparak mutlu oluyor… Bir kader bu kadar mı benzer her bir yaşam aynı kaderi mi paylaşıyor acaba…
Büyük bir sarma var ve bir noktada değişmesi gerek ama önce kendimizden başlayalım…
Bir düşüncenin özgürlüğünü elinden alamazsınız… Ama özgürlüğün düşüncesini değiştirdiğinizde yine sarmalın başına yeniden farklı bir döngü ile dönersiniz…