KKM hakkında resmî gazetede yayınlanan son kararlar çok kafa karıştırdı.

Ekonomi yönetiminin KKM’den kurtulmak için aldığı yeni önlemleri, kısaca açıklamaya çalışayım. 

Öncelikle istenen, başlangıçta dövizin yükselmesine önlem olarak şapkadan çıkarılan, KKM uygulamasının, hazineye ve TCMB’na getirdiği yükü azaltmak.

Yani tornistan yapılıyor.

En azından sert bir fren.

Yeni kararlara göre, bankalara, ellerindeki KKM leri belli bir süre içerisinde azaltmaları için hedefler veriliyor.

Döviz bazlı KKM lerin yüzde 5’ini

TL bazlı KKM lerin yüzde 50’sini

önümüzdeki 6 ay içerisinde normal TL mevduata çevirecekler. Aksi taktirde bu hedeflere ulaşamadıkları miktarlarda, düşük faizli menkul kıymet tesis etme yükümlülüğü getiriliyor bankalara. Yani ceza olarak zarar edecekleri bir ürünü zorla alacaklar. İşleri zor. Kararnamede yukarıda belirtilen oranları ve vadeyi duruma göre değiştirme hakkını da saklı tutuyor devlet.

Peki mudi için ne değişti?

KKM sahipleri ne yapacaklar?

Öncelikle, mudilerin sırtında küfe yok bu kararlarda. Herhangi bir zorlama veya kayıpları yok. Rahat olsunlar. Dert bankaların derdi. Sizi KKM vade bitiminde TL mevduatına ikna etmek, bunun için çeşitli kampanyalar yapmak, yüksek faiz teklif etmek onların sorunu. Sadece tekrar KKM ye bağlamak isterseniz paranızı, döviz koruması dışında, düşük faiz vereceklerdir. Onun dışında KKM sistemi olduğu gibi devam ediyor aslında. Tabi bir sonraki kararda ne olur bilemeyiz. Ama durum şimdilik böyle.

Bankacılar için sıkıntılı bir süreç başlıyor. Çünkü uzun vadeli hedef dışında, her ay KKM deki  toplam tutarlarını yüzde 2 azaltmaları da gerekiyor. Yani aylık hedef de var. Beceremezlerse yine düşük faizli menkul kıymet tesis cezası. 

Bundan sonra bankacılar ile KKM sahipleri arasında pazarlıklar yoğun olacak. Muhtemelen onlara özel faiz oranları veya başka avantajlar teklif edecekler TL’ye geçmeleri için.

Ama, KKM, dövize karşı korunma amaçlı girilen bir mevduat şekli olduğu için, bunların sahipleri, öyle borsa gibi, kripto paralar gibi riskli yatırımlara kaymazlar bence. Yani ya bankanın yüksek TL faizi teklifini kabul edecekler ya da doğrudan dövize geçecekler. Bu arada döviz talebini de alıştıra alıştıra söylemek lazım bankaya. O tarafta da mağdurlar. Çünkü TCMB döviz mevduatlarındaki zorunlu karşılıkları da artırdı. Ellerindeki dövizi kasalarında tutamıyorlar. Yüzde 29’u TCMB na rezerv olarak gidiyor artık.

Son olarak önümüzdeki günler için ilginç bir durum görebiliriz.

Normalde birbirlerine karşıt olmalarına rağmen, hem döviz kuru, hem de TL mevduat faizi aynı zamanda yükselebilir. Çünkü KKM’de duran 124,5 milyar dolarlık bir miktarı yarı yarıya azaltacaksınız. Rakam çok büyük. Dövizle TL mevduat arasında hangi oranda paylaşılırsa paylaşılsın kura mutlaka etkisi olur.

Kısacası bu kararların sonucunda,

Kur yükselir

TL mevduat faizi yükselir

Kredi faizleri daha fazla yükselir.

Ve ekonomi soğumaya başlar. Bu da çok sıkıntılı olur.

Ekonomi yönetimi soğumaya karşı yeni önlemler alacaktır yakında. 

Mecburlar.

Bu yeni önlemlerin sonuçları için de yepyeni önlemler alarak devam edecekler seçime kadar.

Peki ya seçimden sonra?

Orasını ne siz sorun ne ben söyleyeyim.