Antalya’da bulunan ve yerli yabancı turistin ziyaret ettiği Demirciler Çarşısı, son yıllarda ekonomik zorluklar yaşamaya devam ediyor. Antalya’nın orta göbeğinde yer alan çarşı, tesadüf eseri keşfedilmesinin yanı sıra meraklısının da uğrak noktaları arasında yer alıyor. Ancak devam eden sorunların yanında, çarşıda 1 buçuk yıldır faaliyet gösteren kukla sanat atölyesi, el işi deri ve bakır hediyelikler dikkat çekiyor. Atölye Sahibi Nazik Kütük, 26 yıl yoğun ve yorucu inşaat sektöründen sonra hobi olarak başladığı el işinin mesleği olduğunu anlattı. Kütük, kendi evinde hobi olarak başladığı mesleği demirciler çarşısına taşıdığını aktardı. Tamamen orijinal dana, kuzu, keçi derisi kullanana Kütük, ürettiği deriden oluşan ürünlerin fabrikasyon olmadığını dile getirdi. Ayrıca, Atölye Sahibi Nazik Kütük, derinin sağlıklı ve modası geçmeyen bir ürün olduğuna vurgu yaptı.
EL EMEĞİ ÜRÜNLER
Atölye Küçük Nazik kütük, 1 buçuk yıldır işlettiği atölyede ürettiği ürünlerin tasarımından, dikimine kadar her aşamasında elde yapıldığından vurgu yaparak, “Bakırcılar ya da Sobacılar Çarşısı olarak bilinen tarihi Demirciler Çarşısında Kukla Sanatı Atölyesi'nin başındayım. Burası küçük bir atölye ve el yapımı bakır ile deri hediyelikler üretiyorum. Derileri kendi elimle işliyorum, tasarımından dikimine kadar her aşamasını elde yapıyorum. Butik olarak çalışıyorum, fabrikasyon üretim yapmıyorum. Yaklaşık 9 yıldır bu işi yapıyorum ancak burada çalışmaya başlayalı 1 buçuk yıl oldu” şeklinde ifadelere yer verdi.
HOBİYDİ MESLEK OLDU
Hobi olarak başladığı mesleğinden önce uzun yıllar inşaat sektöründe bulunduğunu belirten Kütük, “Daha önce ben inşaat sektöründe teknik birim sorumlusu olarak çalışıyordum ve evde bu işi hobi olarak yapıyordum. Sipariş üzerine beğenenlere yapıyordum. Kendi ihtiyaçlarımı karşılıyordum. Şimdi meslek haline geldi. Atölye açmaya ihtiyaç duydum ve Demirciler Çarşısı otantik havasıyla beni etkiledi. Antalya'nın merkezinde yer alan bu çarşı aslında çok işlek olmalı, ama ne yazık ki durum öyle değil. Çarşının hemen üstünde kapalı bir yol var, bu da insan trafiğini etkiliyor. Old Bazaar gibi tarihi ve turistik yerlerin hemen yakınında olmamıza rağmen, bu bölgeye sadece yolu kaybedenler geliyor. İnsanlar burayı tanısalar, belki de merak edip ziyaret ederler” diye konuştu.
UZUN ÖMÜRLÜ KULLANIM
Kütük, atölyesinde ürettiği el emeği deri ürünlerde sahte malzeme kullanmadığını aktardı. Kütük, “Çarşıdaki her esnafın yaptığı iş gerçekten değerli. Kendi el emeğimle deri ürünler üretiyorum, ham deriyi alıp projelendiriyor, kalıbını hazırlayıp elde kesiyor ve dikiyorum. Deri, insanlığın varoluşundan bu yana kullanılan ve modası geçmeyen bir malzeme. Sağlık açısından da oldukça faydalı. Deri ürünler modası geçmediği için yıllarca kullanılabiliyor, bu da onları ekonomik hale getiriyor. Orijinal deri kullanıyorum, hiçbir şekilde imitasyon ya da plastik türevli ürünlere yer vermiyorum” dedi.
“DERİ KADAR ELVERİŞLİ MALZEME YOK”
Ayrıca derinin uzun ömürlü olduğundan bahseden Kütük, “Deri pahalı bir malzeme, çünkü işlenmesi oldukça zor. Derinin en küçük parçası bile çok değerli, bu nedenle atılacak gibi görünen parçalar bile dekoratif ürünlere dönüştürülebiliyor. Deri kadar kullanıma elverişli bir malzeme yok” diyerek ifade etti.
“ATÖLYE EĞİTİMİ VAR”
Son olarak kendi atölyesinde deri işlemeciliğini merak eden bireylere eğitim verdiğini vurgulayarak, “Atölyede merak edenlere usta öğretici olarak dersler veriyorum. Günlük üç saatlik eğitimlerle deri işlemeyi öğretiyorum. Deriden yapılabilecek çok sayıda ürün var; çanta, cüzdan, kemer, duvar süsü, ayakkabı ve daha birçok şey. Dokuz yıldır bu işi yapıyorum ve hala yeni şeyler üretmek için heyecan duyuyorum. İnsanların hayatında bir hobi edinmelerini tavsiye ederim. Ben 26 yıl inşaat sektöründe çalıştım ve yoğun, stresli bir çalışma hayatım vardı. Akşamları bir saatlik bile olsa hobi olarak deri işlemek bana büyük bir enerji kaynağı oldu. Şimdi emekli oldum ve en güzel şekilde hayatımı sürdürüyorum. Hayatın çarkı içinde kaybolmuş insanlara sesleniyorum: Kendinizi keşfedin. İster 50 yaşında olun, ister daha genç, her yaşta bir hobi edinebilirsiniz. Hayattaysanız, hala bir şeyler yapma şansınız var. Zihniniz çalışıyorsa, bir hobi edinmenin tam zamanı” dedi.