ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Hacısüleyman konuşmasına başlamadan önce Meclis üyesi Ali Yılmaz’ın geçirdiği talihsiz yangını ve disiplin kurulu üyesi Sedat Gümüş’ün de yaşadığı kalp rahatsızlığı nedeniyle geçmiş olsun dileklerini iletti. Ülke ve kent gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulunan ATSO Başkanı Yusuf Hacısüleyman, ilk olarak anayasa tartışmalarına değindi. Başkan Yusuf Hacısüleyman, Nobel Ekonomi Ödülü’nün Daron Acemoğlu olduğuna verilmesi hakkında da konuştu.
DARON ACEMOĞLU'NA TEŞEKKÜR
Başkan Yusuf Hacısüleyman, Nobel Ekonomi Ödülü’nün Dünya ekonomisinde artan eşitsizliğe ve büyüyen vefa farklılıklarına dikkat çeken 3 ekonomiste verildiğini ve bunlardan birinin Daron Acemoğlu olduğuna değinerek şu sözlere yer verdi;
“Acemoğlu, demokrasinin herkesin eşit vatandaşlık haklarına sahip olduğu, iletişimin ve mutabakat yollarının açık bulunduğu bir sistemde gelir eşitsizliğinin 40 hatta 50 kata ulaşmasını kabul edilemez olduğunu ve sistemin kurumlarının yozlaşması halinde demokrasinin tehlikeye girebileceğini söylüyor. Çalışmalarından dolayı Daran Acemoğlu'na Antalya adına teşekkür ediyor ve aldığı ödülden dolayı kendini canı gönülden kutluyoruz.”
“KİM BİLİR TÜRKİYE OLARAK NERELERE GELECEĞİZ?”
Daron Acemoğlu’nun bir toplantıdaki yaptığı açıklamalarının eleştiriye uğramasını yanlış bulan Başkan Yusuf Hacısüleyman, “Daron Hoca, sık sık Türkiye'de değil, çeşitli konferanslarda konuşmalar yapıyor. En son 3 hafta önce İstanbul'da bir toplantıya katıldı ve Türkiye'nin yapması gerekenler hakkında görüşlerini ve düşüncelerini paylaştı. Ancak onun önerilerini dinlemek yerine, uygulamak yerine, zaman zaman hakaret boyutunu alan eleştirileri de gördüm. Hoşumuza gitmeyeni duyduğumuz zaman hemen tepkimiz olumsuz oluyor. Halbuki önemli bir dinlesek, bir de o açıdan baksak, biraz daha o değerlendirmelere katılmaya çalışsak, kim bilir Türkiye olarak nerelere geleceğiz? Bu denli büyük bir başarıyı imza atmış bir bilim insanımız varken, bu başarıyı getiren çalışmalardan daha fazla yaranmamız gerektiğini, bu konuda biraz eksik kaldığımızı düşünüyorum” dedi.
“ÜLKEDE BU KADAR SORUN VARKEN BİZ NE KONUŞUYORUZ?”
Başkan Yusuf Hacısüleyman, Anayasanın 4. Maddesi değişmelidir teklifini eleştirerek,“Biliyorsunuz bir süredir siyasi partiler yeni bir anayasa üzerinde hazırlıklar bekliyor. Neden bu değişliklere ihtiyacımız olduğuna, nelerin değişmesi gerektiğine dair açıklamalar birbirini izliyor. Hepsi farklı görüşler. Ancak kimi zaman ayarın kaçtığını da üzülerek takip ediyoruz. Bunlardan birine de geçtiğimiz günlerde gördük. Ne denini hatırlayalım. Devletin ülkesi ve milleti olmaz. Anayasanın 4. Maddesi değişmelidir. Anayasanın bu maddesini değiştirmenin teklif dahil edilemeyeceğini bilinmesine rağmen bunu gündeme getirmenin amacı nedir? Ekonomimiz büyük sorunlar içinde. Etrafımız yangın yeri, ülkede milyonlarca mülteci var, hayat pahalılığı başını alıp gitmiş, liyakat dibe vurmuş ve biz ne konuşuyoruz?” ifadelerine yer verdi.
SAVUNMA SANAYİ FONU
Başkan Yusuf Hacısüleyman, savunma sanayi fonu için ek kaynak yaratma önerisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sunulmasının ardından kamuoyunun bilgilendirildiğini belirtti. Bu önerinin, vergi beyannameleri, noter işlemleri ve 100 bin TL üzeri kredi kartı harcamalarından kesinti yapılmasını öngördüğünü ifade ederek, “kredi kartı aslında nedir? Bir borçlanma özeti. Yani şu anda cebimde o para yok. Dolayısıyla kredi kartını ödediğim zaman, bunu bir ay sonra, son hesap kesim tarihinden sonra ödemek üzere aslında borçlanıyorum. Elimde olan bir parayla ödeme yapmıyorum. Burada amaçlar ne? Yani borçlanma üzerinden bir vergi alınması gerekiyor. Böyle mantıkların uzaklaşmaları neyse ki 2-3 gün sonra artık bu yanlıştan dönüldü.
SANAYİDE DARALMA
Başkan Yusuf Hacısüleyman, Ağustos ayı sanayi üretim endeksinin yüzde 5,3 oranında gerilediğini söyledi. Ancak, bu daralmanın sadece Ağustos ayına özgü değil, Nisan ayından bu yana sürekli bir üretim düşüşü yaşandığını vurguladı.
"Haziran’da yüzde 5, Temmuz’da yüzde 4 ve Ağustos’ta yüzde 5,3 oranında gerileme var. Bunun ne kadar tehlikeli bir durum olduğunu sanırım konuşmamıza gerek. Bizim gibi bir ekonomide üretimin kalbi imalat sanayi”diyen Hacısüleyman, imalat sanayisinin Türkiye ekonomisi için hayati bir öneme sahip olduğunu belirtti. “İmalat sanayi, tarım ve madencilikle birlikte katma değer üreten sektördür. Ancak sanayideki daralma devam ederken hizmet sektörünün ekonomiyi destekleyebileceğini düşünmek gerçekçi olmaz,” ifadelerini kullandı.
TÜKETİM MALI İTHALATINDA ARTIŞ DEVEM EDİYOR
Sanayi üretimi gerilerken tüketim mallarına olan talepteki artışın sürdüğüne dikkat çeken Hacısüleyman, toplam ithalatın gerilemesine rağmen tüketim malı ithalatında rekor artış görüldüğünü sözlerinde yer verdi. “Üretim azalırken perakende satışlarda ve ithal mallara talepte bir artış var. Bu dengesizlik, ekonomik yapımız için riskli bir tablo oluşturuyor," dedi.
Hacısüleyman, Eylül ayında aylık enflasyonun yüzde 2,97, yıllık enflasyonun ise yüzde 49,38 olduğunu belirtti. Eğitim harcamalarındaki yüzde 14’lük artışa dikkat çeken Hacısüleyman, "Son dört aydır yıllık enflasyonda bir gerileme yaşanıyor olsa da aylık enflasyon hâlâ yüksek seviyelerde. Merkez Bankası’nın hedeflerinden uzak kalması ve maliye politikalarının yetersiz kalması da ciddi bir sorun olarak karşımızda duruyor" diye konuştu.
HERKESE ADİL VERGİ ÇAĞRISI
Başkan Yusuf Hacısüleyman, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in fırıncılık sektörüyle ilgili yaptığı açıklamaları değerlendirdi. Vergi yükümlülükleri ve kayıtlı ekonomi konusunda sadece tek bir sektörü örnek vermenin doğru olmadığını söyleyen Başkan Yusuf Hacısüleyman, “Vergi yükümlülükleri konusunda her sektörün sorumluluk alması gerektiğini vurguladı. “Sadece tek bir sektörü örnek göstererek kayıt dışılıkla mücadele edilemez. Büyük ya da küçük fark etmeksizin tüm sektörler vergi düzenlemelerine uymalı ve kayıt dışılıkla mücadeleye katkı sunmalıdır. Adil bir vergi sisteminin toplumsal gelişimin temeli olduğuna inanıyoruz ve iş dünyası olarak daha duyarlı olmanın gerekliliğini her fırsatta dile getiriyoruz,” dedi.
GIDA İSRAFI KÜRESEL SORUN HALİNE GELİYOR
Birleşmiş Milletler’in gıda israfı raporuna değinen Hacısüleyman, 2022 yılında dünya genelinde üretilen gıdanın yüzde 19’unun israf edildiğini belirtti. Kişi başına yılda 132 kilogram gıda israf edildiğini vurgulayan Hacısüleyman, “Dünya üzerinde yaklaşık 783 milyon insan açlıkla mücadele ederken, her gün 1 milyardan fazla öğün israf edildi. Bu çarpıcı rakamlar, yalnızca açlık ve yetersiz beslenme sorununun değil, aynı zamanda gıda israfının çevre ve iklim üzerindeki umutsuz etkilerini gözlemlemesidir” şeklinde ifade etti.
Antalya gibi tarım ve turizmde güçlü bir şehirde bu konuda farkındalığın artırılmasının önemine değinen Hacısüleyman, bölgede israfın azaltılması, sürdürülebilir tarım uygulamalarının desteklenmesi ve yerel ekonominin çevre dostu olması için çalışmalarını devam ettireceğini belirtti.
ATSO ÜYELERİNE KONFORLU HİZMET
ATSO’nun üyelerine yönelik sunduğu hizmetlere değinen Başkan Yusuf Hacısüleyman, devlet destekleri hizmet ofisinin faaliyetlerinden memnun olduklarını dile getirdi. “Başkanımız Ali Bahar ile birlikte planladığımız projeler sayesinde ticaret ve sanayi odamızın hizmet kapasitesini artırdık. Devlet destekleri ofisimize başvuran üyelerimizin sayısı her geçen gün artıyor ve komitelerimizle birlikte bilgilendirme çalışmalarını sürdürüyoruz,” dedi.
Ayrıca Oda ve Ticaret Sicilinin yeni hizmet binalarının açıldığını belirten Hacısüleyman, “Yeni bürolarımız sayesinde üyelerimize daha hızlı ve kaliteli hizmet sunabiliyoruz. Yeni yapılacak restoran ve cafe sayesinde üyelerimiz artık öğle aralarında beklemek zorunda kalmayacak. Yağmurda, soğukta, sıcakta dışarıya çıkmak zorunda kalmayacaklar. Personelimiz öğle tatillerini dönüşümlü olarak kullanacak, böylece kesintisiz hizmet vereceğiz” ifadelerini kullandı.
KADIN VE ÇOCUKLARA KARŞI ŞİDDETE SERT DURUŞ
Kadın ve çocuklara yönelik şiddet haberlerinin her geçen gün arttığını ve toplumu derinden sarstığını belirten Başkan Yusuf Hacısüleyman, bu konuda toplumsal duyarlılık çağrısı yaptı. "9 Ekim’de düzenlediğimiz ödül törenimizde de dile getirmiştik, ama fazla bir vakit geçmeden o günden bu yana başka bir yaşam hakkı ihlali haberiyle daha sarsıldık. Suçluların ceza almadan ya da hafifletici sebeplerle dışarıya bırakılması, halkın adalet duygusunu zedeliyor ve vicdanlarımızda ağır bir yük oluşturuyor,” sözleriyle düşüncelerine yer verdi.
Başkan Yusuf Hacısüleyman, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası olarak, kadın ve çocukların yaşam hakkına yönelik tehditlere karşı her zaman mücadele edeceklerini ifade etti.