20 yıllık gazeteciyim. Bu sürenin yaklaşık bir çeyrek yıllık dilimi de ajanslarda asayiş muhabirliği olarak geçti.

O günlerde yaşamadığım bir durumu bugün yaşıyorum ve gerçekten ‘”Neler oluyor?” sorusunu sormadan geçemiyorum.

Orhan Çevik liderliğindeki Antalya Emniyeti uyuşturucuyla mücadele müthiş bir ivme kazanmış durumda.

Kendisiyle genel seçimler önünde gerçekleşen bir ziyarette makamında tanışmıştık.

Belki beni hatırlamayabilir ama ben iş yapacak adamı bir kez gördüm mü asla unutmam.

Söz konusu ziyarette sohbet ağırlıklı olarak, yüksek kira nedeniyle memurun Antalya’yı tercih etmemesi üzerinden devam etse de Orhan Çevik müdürün uyuşturucuyla mücadele konusundaki mesajları belliydi ve sonrasında da beklenen de oldu…

Operasyonlar art arda geldi ve gelmeye de devam ediyor.

Antalya Emniyet Müdürlüğü hemen hemen her gün yeni bir operasyona imza atıyor.

Gençlerimizi zehir batağına kurban etmemek, ailelerini gözyaşları içinde bırakmamak için sahada uyuşturucu tacirlerine göz açtırmamanın önemi çok büyük.

Bu nedenle başta polis olmak üzere, jandarmayı ve operasyonların altına imzalarını atan cesur savcıları da tebrik ediyorum.

Savcının, polisin, jandarmanın hayatları pahasına ele geçirdikleri uyuşturucu maddelerini adliye emanetinden satan görevlileri de lanetliyorum.

Özel harekat ekipleri, havada helikopterler, insansız hava araçları, deniz unsurları, narkotik köpekleri, binlerce polis, jandarma…

Hemen hemen her gün operasyon haberi geliyor ve son başlık çok hoştu.

“Antalya’nın doğusundan batısına, havada- karada- denizde uyuşturucuya geçit yok”

Sizce de güzel başlık değil mi?

Ama bir gazeteci olarak bunca yıldır bu kadar etkin bir mücadeleye girilmesi için neden beklediklerini de sormadan geçemiyorum!

Sahi onca yıl neden bu denli etkin bir mücadeleye girilmedi?

İşin bu kısmı da ayrı bir merak konusu olmayı sürdürüyor…

Merak konusu olan bu durumunda üzerine gidileceğini umut ediyorum.

Operasyonlar şöyle bir kenarda dursun…

Ayrı bir tebrik de Antalya İl Emniyet Müdürlüğünce yürütülmekte olan  ‘Gençlerle Beraberiz Projesi’ne gelsin.

Çünkü uyuşturucuyla sadece sahada mücadele etmek bugüne kadar bir başarı getirmedi.

Uyuşturucuyla mücadelede operasyonel faaliyet illaki olacak ama Gençlerle Beraberiz Projesi gibi onlarca projeye de ihtiyaç var.

Sadece kolluk kuvvetleri değil, çocuğunu tanıyan, kollayan ve takip eden ailelere de ihtiyaç var.

Bakın, Gençlerle Beraberiz Projesi kapsamında 3 günde, 7 binin üzerinde öğrenciyle bir araya gelen polis, gençleri uyuşturucu ve diğer olumsuzluklara karşı uyardı.

Hem öğrencilere güven verdi hem de onların gözünü açtı.

Hem ‘Burası Antalya, sizin geldiğiniz yere benzemez, bir içecekle uyuşturucuya başlarsın. Onun için şuna-buna dikkat et’ dedi.

Hem de ‘Polis abileriniz olarak bizler her zaman yanınızdayız’ dedi.

Özetle polisimizin bu çalışması, gençlere yönelik bilgilendirme çalışmalarının uyuşturucuyla mücadelede büyük öneme sahip olduğunu bizlere hatırlattı.

Bu noktada:

Sayıları artan operasyonlar kadar, bilgilendirme-sosyal sorumluluk çalışmalarının da çoğalması gerektiğini…

Sadece kolluk kuvvetlerin değil yerel yönetimlerin, STK’ların da bu işe destek vermeleri gerektiğini…

Ebeveynlerden, öğretmenlere, okul çevrelerindeki esnafa kadar herkesin bu büyük mücadelede yer alması gerektiğini belirterek bugünkü yazımıza noktayı koyuyoruz.

Uyuşturucu tuzağına düşmemek için hep birlikte mücadele diyoruz.

Kalın sağlıcakla…