Sanayi sicil sistemine bağlı sanayi envanteri güncellenerek veriye dayalı sanayi politikaları oluşturulacak, yatırım kararlarının daha sağlıklı alınması ile kaynakların etkin kullanılması sağlanacaktır.

Türkiye’nin en büyük sıkıntılarından bir tanesi planlama. Planlamanın olmamasının en büyük nedeni de elde sağlıklı envanterin bulunmaması. Envanter güncellemesi ile durum tespiti yapılarak, buna göre planlama yapılması sağlıklı olacaktır. 

Sanayide yapısal dönüşüme yönelik sektörel önceliklendirme yaklaşımıyla teknoloji odaklı yatırımlar desteklenecektir.

Hükümetin teşviklerinin daha çok tarım odaklı olduğunu ve bunun da önemli bir kısmının da istismar edildiğini düşünürsek teknolojik yatırımların desteklenmesi önemli.

Yeni sanayi bölgeleri ve lojistik hatları afet riskleri gözetilerek oluşturulacak, mevcut demiryolu altyapısı daha etkin kullanılarak, sanayi bölgeleri ve limanlarla (RORO dahil) bağlantıları güçlendirilecektir.

Bu da önemli bir adım. Öncelikle fay hatlarının hesaplanması değerli, ancak şimdiye kadar yapılan ulaşım yatırımlarında Hatay Havaalanında olduğu gibi bunun göz önüne alınmamış olması inanılmaz. Deniz yolunun mutlak demir yolu ile desteklenmesi gerekir. Aksi bir durum zaten ironik. Antalya’da liman var, deniz ticareti var ama demir yolu yok.

Lojistik merkezlerin ve iltisak hatlarının işletme ve yönetim modellerinin geliştirilmesine yönelik Lojistik Koordinasyon Kurulunun yönlendiriciliğinde mevzuat hazırlıkları tamamlanacaktır.

Aslında burada lojistik sistemi reorganizasyona giriyor. Bunun detaylarını bilmiyorum ancak sistemin tıkanan yönleri olduğu ortada.

Kamu alımlarında şartname aşamasından başlayarak yerliliği engelleyen teknik kriterler ve finansal yükler gözden geçirilecek, kamu alımlarında yeknesaklık sağlanacak ve öngörülebilirlik artırılacaktır.

Burada da kamunun kullandığı malzemelerin yerli olmasının önü açılacak.

Devlet yardımlarının etkileri ölçülecek, uygulama süreçleri iyileştirilecek ve farklı kurumlarca uygulanan yardımların mükerrerlikleri giderilerek kalkınma hedefleriyle uyumlu, sade ve etkin bir yapıya kavuşturulması sağlanacaktır.

Burada anladığım kadarıyla tasarrufa gidilecek. Hem rakamlar ekonomiye uyacak, hem de aynı konu ile farklı bakanlıkların yardımları sadeleştirilerek tekelleştirilecek.

Kalkınma Planı ve Milli Teknoloji Hamlesi hedefleriyle uyumlu olarak yerli üretimin ve teknolojik kabiliyetlerin geliştirilmesi sağlanacak, stratejik ürün ve teknolojiler için ürün bazlı yatırım yol haritaları hazırlanacaktır.

Yine ithalat azaltılarak yerli üretim arttırılacak.

Stratejik öneme sahip alanlarda, özel sektör, üniversite ve kamu ArGe merkezlerinin bir araya geldiği büyük ölçekli platform ve ağ destekleri ile teknoloji ve ürün geliştirme süreçleri teşvik edilecek, patentli teknolojilerin sanayiye aktarılması desteklenecektir.

Burada da amaç yine ithalatı azaltarak teknoloji alımını değil, teknoloji üretimini arttırmak amaçlanıyor. Bu çok doğru bir adım. Teknolojide dünya kadar parayı yurt dışına kaçırıyoruz.

Ar-Ge teşvikleri, stratejik teknoloji alanlarında ülkede birikim oluşumuna katkı sağlayacak şekilde güdümlü hale getirilecektir.

Yine teknoloji yatırımları arttırılacak. Ar-Ge çalışmalarında da teknoloji, öncelenecek   

Daha fazla girişimcinin ekosisteme dahil edilmesini teminen Teknoloji Geliştirme Bölgelerinin altyapıları ve kuluçka merkezleri desteklenerek yaygınlaştırılacak, Ar-Ge, tasarım ve yenilik kapasitesi güçlendirilecektir.

Yine bir teknoloji yatırımı.

Girişimcilik ekosisteminin desteklenmesi çerçevesinde nitelikli akredite danışman ve mentor havuzu oluşturularak aktif kullanımı sağlanacak, özellikle öncelikli sektörlerde danışmanlık merkezleri ve platformlar aracılığıyla birebir danışmanlık mekanizmaları geliştirilecektir.

Burada da girişimciliğin el yordamı ile değil, daha bilimsel yapılması gerektiğine vurgu yapılmış.

Fikri mülkiyet varlıklarının yüksek teknolojili ve katma değerli üretime katkısının artırılması amacıyla patent, marka ve tasarımlara ilişkin değerleme, finansmana erişim ve ticarileştirme mekanizmaları güçlendirilecektir.

Burada da yeni bulunan ve patent altına alınan teknolojinin ticarete geçmesi hedefleniyor.

Sürdürülebilirlik potansiyeli taşıyan, rekabetçi kümelenme teşebbüsleri daha etkili ve paydaş katılımcılığını özendirecek şekilde desteklenecektir.

Burada sürdürülebilir şekilde yapılan ticarette kurulacak olan ortaklıkların, konsorsiyumların desteklenmesine vurgu yapılıyor.

Ana sanayi üreticileri ve büyük işletmelerin tedarik zincirlerine KOBİ’lerin eklemlenebilmeleri için eşleşmeleri kolaylaştırılacak ve gerekli kalite, verim, kapasite artışları ile Ür-Ge faaliyetleri tedarikçi geliştirme süreçleri kapsamında desteklenecektir.

Burada da büyük sanayici ile küçük işletmelerin bir araya getirilmesi hedefleniyor. Böylece yıllardır eleştirilere neden olan KOBİ’lerin desteklenmemesi konusu da çözüme kavuşacak.

Girişim ekosisteminin ve KOBİ’lerin krediye ulaşım şartları kolaylaştırılacak, alternatif finansman kaynaklarının kullanımı geliştirilerek yaygınlaştırılacaktır.

Yine burada girişimcilerin ve KOBİ’lerin önü açılacak.

Kaynakların verimsizce kullanılmasına neden olan, özellikle faaliyet kârına sahip olmayan firma yapılarının dönüşümüne yönelik kapsamlı çalışma yapılacaktır.

Bu bir nevi kar etmesi gerekirken başarılı olmayan ve bu nedenle de kaynak tüketimine neden olan şirketlere yapılarının değişmesine yönelik çalışmalar yapılacak.

Yapay zeka, otonom sistemler, bulut bilişim ve büyük veri analitiği gibi dijital teknolojilerin yanı sıra yeşil teknolojilerin kullanımı yaygınlaştırılacaktır.

Dijital teknolojiye önem verilecek.

Turcorn adayı ve küresel ölçekte rekabet potansiyeli yüksek teknoloji girişimleri desteklenecektir.

Teknolojik çalışmalara destek verilecek.

Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı kapsamında açılacak yeni çağrılar ile kritik ürün ve teknolojilerin yerli imkânlarla geliştirilmesi ve üretilmesi desteklenecektir.

Bazı ürünlerin ve bağlı teknolojilerinin millileşmesi hedefleniyor.

Stratejik alanlarda özel sektörden, üniversitelerden ve kamudan tüm paydaşların güçlerini birleştireceği TOGG ve TURKOVAC modeli benzeri ulusal girişimler oluşturulacak ve tasarım, üretim ve ticarileşme faaliyetleri teşvik edilecektir.

Aynı TOGG’da ve TURKOVAC’da olduğu gibi yerel sanayi desteklenecek.

İlaç ve tıbbi cihaz sektöründe üretim, Ar-Ge ve ihracat altyapısı desteklenecek ve arz güvenliği güçlendirilecektir.

Yerli ilaç için gerekli olan ARGE çalışmaları arttırılacak.

Yarı iletken, elektrikli araç, batarya ve bunların değer zincirindeki kritik teknoloji ürünlerine yönelik yatırımlar teşvik edilecek, elektronik, havacılık, savunma ve biyomedikal gibi stratejik sektörlerde ihtiyaç duyulan kritik malzeme ve bileşenlere yönelik çalışmalar desteklenecektir.

Katma değeri artan elektrikli araçların bazı parçalarının ülkemizde üretilmesi sağlanacak.

Yerli ve millî savunma sanayinden elde edilen kazanımların sivil alanlara teknoloji transferini sağlayacak mekanizmalar kurularak, sağlanan katma değer daha da artırılacaktır.

Savunma sanayinin teknolojik edinimleri sivil alanlara da taşınacak.

Sanayide özellikle Ar-Ge alanında ihtiyaç duyulan doktora derecesine sahip nitelikli insan kaynağı üniversite-sanayi işbirliği ile yetiştirilerek istihdamı teşvik edilmeye devam edilecektir.

Ar-ge için insan kaynağına önem verilecek.

Tarım arazilerinin korunması, amacı dışında kullanımının önüne geçilmesi ve etkin kullanımı için zorlayıcı ve özendirici düzenlemeler hayata geçirilerek ekilebilir ve sulanabilir alanlar artırılacaktır.

Tarıma yeniden önem verilecek.

Ürün ve tarım parseli bazında asgari ve azami üretim alanları belirlenecek, çiftçi başvurularının, üretim izinlerinin ve ekim kontrolünün çerçevesi ortaya konulacaktır.

Tarımın daha bilinçli olarak yapılması sağlanacak.

Gıda fiyatlarında istikrarı ve gıda arz güvenliğini sağlamayı teminen arazinin verim kabiliyeti ile birlikte yağış ve sulama imkânları da gözetilerek stratejik tarım ürünlerinde hedef yeterlilik oranları belirlenecek ve üretim planlaması yapılacaktır.

Daha verimli tarım yapılacak.

Yaş meyve sebze ürünlerinin arz sürekliliğinin sağlanması amacıyla jeotermal enerji kaynaklarının bulunduğu uygun alanlarda Sera Organize Tarım Bölgesi (OTB) kurulmasına yönelik yatırımlar hızlandırılacak, yeni sera kurulumu ile sera yenileme yatırımları desteklenecektir.

Son yıllarda hayli popüler olan ve Hollanda’nın bile gelerek Türkiye’nin jeotermal enerjisinden yararlandığı bir ortamda, Türkiye’de bu konunun üzerine eğilecek.

Lojistik maliyetlerinin azaltılarak tüketicilerin tarım ürünlerine uygun fiyatla ulaşabilmelerini temin etmek üzere önemli tüketim merkezi olan kentlerin çeperlerinde kent tarımı desteklenerek tarım sektöründe genç nüfusun istihdam edilmesi sağlanacaktır.

Tarıma gençler enjekte edilecek. Ancak bu tarım alanlarının lojistiği de baz alınacak. Böylece ulaşım maliyeti düşürülecek.

İnşaat sektörü, afet etkilerinin azaltılması ve sosyal konut ihtiyacının karşılanmasını teminen ülke genelinde dar ve orta gelirlilere yönelik konut, işyeri ve arsa projelerini hayata geçirecek şekilde yönlendirilerek, fiyat istikrarı da gözetilerek sektörün büyümeye seçici ve hedef odaklı katkı vermesi sağlanacaktır.

TOKİ tarzı konutlar arttırılacak.

Evet yukarıda sayılan konuların tamamı çok önemli ve değerli. Burada alınan kararlar ileriye yönelik ülkenin üretime ağırlık vereceği, teknolojiyi kullanılacağı, sanayi üretimini artırırken, diğer yandan da tarıma ağırlık verileceği şeklinde yorumlanabilir. Bunların tamamı süslü cümleler. Ancak uygulanabilir mi, bekleyip göreceğiz.