CHP kuruluş ayarlarına dönmeli, diye bir söz dolaşıyor ortada. Cumhuriyet 100. yılını geride bırakmış, dünya değişmiş, hayat yepyeni bir form kazanmış ama CHP yüz yıl önceki ilkelerle yoluna devam etsin isteniyor.
Bunun mantığını bulmak için çok uğraştım ama bulamadım. Bu sırada bir gerçeği fark ettim: Değişmeyen her şey yok olur. Devamlılık için değişen koşulları kavrayabilmek ve bu koşullara uyum sağlayabilmek, bu koşulların gerektirdiği dönüşümü sağlayabilmek gerekir.
Doğanın kanunu şudur: Varlığını devam ettirmek isteyen her canlı ortaya çıkan yeni koşullara uyum için evrimleşir. Bu, bugün artık kurumlar, kuruluşlar ve devletler için de geçerlidir.
CHP kurulduğunda çağın koşullarına uygun, çağın sorularına cevap verebilecek ve çağın sorunlarına çözüm üretecek ilkeler üzerine bina edilmiştir. CHP kurucuları çağa uygun, önderleri Atatürk devrimci bir tutum sergilemişlerdir. Bu, tam da yukarıda bahsettiğim Evrim Yasası’na uygun bir tutumdur.
Bugünkü CHP’lilerin bir kısmı ise devrimci düşünceye ters biçimde CHP hiç değişmesin, hatta ilk gününe geri dönsün istiyorlar.
İyi de dünya yerinde durmuyor ki. İnsanların soruları, sorunları ve bekledikleri cevaplar değişti.
Değişen hayatın yönetimine talip olanlar değişmeden bu nasıl olacak?
Kuruluş ilkelerine geri dönelim, diyenler Evrim Yasalarına ve değişime inanmıyorlar mı?
İlkokul bile okumamış babam hep “Zaman sana uymaz, sen zamana uyacaksın.” der. Zamana uymayan zamanın dışında kalır.
CHP iktidar olmak istiyorsa önce “zamanın dışına” düşmekten, yani “Kuruluş İlkelerine” dönme tuzağından kurtulmalı. Zaman CHP’ye uymaz, CHP zamana uymalı.