H1N1 grip virüsünün neden olduğu domuz gribi 1919 salgınında ortaya çıktı. Bulaşıcı bir solunum yolu hastalığı olan domuz gribi yüksek ateşle kendisini belli ediyor. İlk olarak domuzla doğrudan temas edilerek ortaya çıkan hastalık, domuzla temas eden kişiden diğer insanlara bulaşarak salgına neden oluyor. Hastalığın öksürük, hapşırık, havadaki ve yüzeydeki damlacıklarla bulaştığını belirten uzmanlar, hastalığı taşıyan kişinin temas ettiği yüzeylere temas edilmesiyle de hastalığın kapıldığını vurguluyor. Normal grip virüsüne göre daha dirençli olduğunu ifade eden uzmanlar, kişisel hijyene dikkat edilmesini gerektiğine dikkat çekiyor. Çocukların, yaşlıların, bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerin ve kronik hastalığı bulunanların risk altında olduğunu dile getiren uzmanlar, bu kişilerin özellikle kişisel hijyene daha fazla dikkat etmeleri gerektiğini açıklıyor.

BELİRTİLERİ NELERDİR?

Genel vücut ağrılarının ilk belirtileri olduğunu belirten uzmanlar, bu belirtileri yüksek ateşin takip ettiğini söylüyor. Hastalığın çok fazla belirtisi olduğunu vurgulayan uzmanlar, mevsimsel griple karıştırılmaması gerektiğinin altını çiziyor. Uzmanlar, domuz gribinin belirtilerini şu şekilde sıralıyor. Yüksek ateş, kuru öksürük, boğaz ağrısı, kas ve eklem ağrıları, yüksek baş ağrısı, üşüme ve titreme, yorgunluk, halsizlik, burun akıntısı veya burun tıkanıklığı, gözlerde kızarıklık ve akıntı, nefes darlığı, iştah kaybı, ishal, mide bulantısı ve kusma, bilinç bulanıklığı, baş dönmesi.

TANI VE TEDAVİ SÜRECİ

Şikayetlerin ardından uzman doktorlar virüsten şüphelendikleri takdir de burundan veya boğazdan pamuklu çubuklar yardımıyla örnekler isteyebilir. Bu testin yanı sıra nükleik asit amplifikasyon testleri, hızlı antijen testleri, kültür – virüs izolasyonu, serolojik tanı ve elisa gibi testler yapılarak çıkan sonuçlara göre hastalığın teşhisi koyuluyor.

İSTİRAHAT ÖNEMLİ

Hastalığın en büyük tedavi yönteminin istirahat olduğunu dile getiren uzmanlar, tedavi sürecinde antiviral ilaçların da kullanılabileceğini söylüyor. Hastalık süresince hastanın olabildiğince dinlenerek, istirahat etmesi gerektiğinin altını çizen uzmanlar, bol bol su içilmesi gerektiğini aktarıyor. Hastanın sağlıklı ve dengeli beslenerek düşen vücut direncinin dengelenmesi gerektiğini ifade eden uzmanlar, bitki çaylarının da oldukça faydası olduğunu açıklıyor. 

Muhabir: ŞEYDA TÜTGÜN