Bugün, insanlık tarihinin en acı olaylarının başladığı günün yıl dönümü. 2. Dünya Savaşı döneminde kurulmuş en büyük toplama, zorunlu çalışma, sistematik katliam ve imha kampı olarak bilinen Auschwitz-Birkenau. 23 eylül 1942 tarihinde kurulan ölüm kampı, Monowice köyünde inşa edilmiştir. Auschwitz-Birkenau’ya tüm Avrupa’dan 1,3 milyon insan yerleştirilmiştir.1 Bunların, 1 milyonu Yahudi olmak üzere 1,1 milyon insanın öldürüldüğü tahmin edilmektedir. Yaklaşık 900 bin kişi kampa geldikleri anda doğrudan gaz odalarına gönderilmiş ya da vurularak öldürülmüştür. Kalan 200 bin  kişi hastalık, eksik beslenme, kötü muamele, tıbbi deneyler nedeniyle ve daha sonra gönderildikleri gaz odalarında ölmüştür. Ortalama 6 ay içinde ölen tutsaklar, en ağır şartlarda günde en az 10 saat çalıştırıldılar. Gaz odalarına gönderilirken, saç kesme, ceset toplama, yakma gibi işlemleri de yine kendileri yapıyorlardı.2

İkinci Dünya Savaşı’ndan önce Auschwitz, eski adıyla Oscwinchim, yarısı Yahudi olan 14 bin kişinin yaşadığı sakin bir kasabaydı. Auschwitz ismi, Holokost sürecinde kurban olanların ve dolayısıyla II. Dünya Savaşı’ndaki Nazi dehşetinin sembolü olmuştur. Bu kamplarda, Yahudiler, Çingeneler, gibi Nazilerin düşman ilan ettikleri gruplar başta olmak üzere 6 milyon kişi ölmüştür. Kampta 6 gaz odası ile 4 ölü yakma tesisi bulunmaktadır.

KURULMA EMRİ

26 Eylül 1941’de Rudolf Höß, 100 bin Sovyet savaş esiri için bir çalışma kampı kurulması yönünde emir alır. Bu kamp Brzezinka ‘da (Birkenau) KZ Auschwitz I ‘in yaklaşık 3 kilometre uzağında kurulur. Naziler yöre halkını evlerini terk etmeye zorlar, inşaat malzemesi elde etmek üzere evleri yıkarlar.

Kurbanlar kampa genellikle, hayvan taşımakta kullanılan vagonlardan oluşan trenlerle getiriliyor, Auschwitz Garı’na gelince doğrudan kampa götürülüyorlardı. 1944 yılında peronlar kampın içine kadar uzatılır. Bazen tamamı doğrudan gaz odalarına gönderiliyor, bazen de hasta, zayıf, yaşlı ve çalışamayacak durumda olanların ayıklanması süreci yaşanıyordu. Bu ayıklama işlemini genellikle, caniliği ile tanınan kamp doktoru Josef Mengele yönetmiştir.

Ayırma işlemi sonucunda hayatta kalanlar, kampın yakınındaki endüstri işletmelerinde çalışmak zorundaydılar. Bunlardan biri I.G. Farben firması için sentetik benzin ve sentetik kauçuk üreten bir tesisti. Diğer bir büyük Alman firması Krupp’un da Auschwitz’in hemen yakınında fabrikaları vardı. Bu firmalar Nazi yöneticilere her işçi için kira ödüyor, dolayısıyla SS mensupları esirler üzerinden gelir elde ediyorlardı. Kampın özel bir alanı kadınlar bölümüydü. Kanada isminde bir başka alanda, Alman hükümetine iletilmek üzere, öldürülen tutukluların eşyaları toplanırdı.

Almanya ile savaşan Müttefikler, 31 Mayıs 1944’ten itibaren detaylı olarak tüm kampların havadan görüntülerini elde ederler. 2003 yılında Royal Air Force, Auschwitz üzerindeki casus uçuşlarından elde edilen, yanan ceset yığınlarının da görüldüğü ilk fotoğrafları yayımlamıştır.

KÜLTÜR MİRASI

UNESCO, 1979 yılında Dünya Kültür Mirası listesine Auschwitz-Birkenau kampını ekledi.3 2011 yılında, Auschwitz müzesi 1,4 milyon ziyaretçi çekmiştir. Papa II. John Paul 7 Haziran 1979 tarihinde kampa giden tren rayları üzerinde bir ziyaret gerçekleştirdi.