Sadakat: İçten ve samimi olarak bağlılıktır. Bir ülkeye bir insana, ondan beklentisi olsun olmasın ona baştan sevgi duymadır.
Sevgi sadakatin başlangıcı, bağlantısıdır. Karının kocasına sadakati sevgisinden, arkadaşlığından, aşkından, çocuklarından kaynaklı, bağlı ve tutku işidir. Mevcut sevgi, aşk, tutku ile bağlılık, çocuklar sadakatin bekçileridir.
Sadakat, sadece erkek kadına ait durum değildir.
İnsanın ülkesine sevgisi, ona canını vermesine bağlı durumdur. Türk Milleti ateş topu gibi coğrafyada yer almaktadır. Her zaman Bizans ruhunu yaşatan ülkelerin sürekli olarak çabalamalarına karşı, biz “Ölürsek şehit, kalırsak gazi oluruz.” Söylememizle biz sadakat ve sevgimizi gösteririz.
Bir partinin seçmenleri tarafından seçildikten sonra, başka bir partiye geçmesi akla ziyan olan durumdur. Bir politikayı, bir siyasi görüşü bırakıp, çark etmesi, hangi duyguyla anlatacak varsa çıksın da konuşsun. Bu partinin görüşünde değildiniz de sahtekârlık mı ettiniz? Sizin velinimet dediğiniz seçmeneler asla size oy vermedi. Onun için merak buyurmayınız mı demeliyiz! Tescilli pamuk, tescilli çarık, ya da lastik mi oluyorsunuz? Siyasetçiymiş. Söz bu mu yani. Bence siyaset, ciddi herhangi bir konuda kariyerini düşüncelerini uygulama, uygulatma yeridir.
Bir zamanlar “Büyük Türkiye” diyenler, acaba nüfusun fazlalaşmasını mı, sanayide, ilim ve fende ileri büyüklüğü mü söylemişler? Büyük Türkiye kavramında beni düşündüren, şapkamızı önümüze koyarak düşündüren kısım:
1-Milli gelirimizin 50-60 bin dolar payımızın olması.
2-İki anahtar vaadinde bulunanlara nipet iki anahtarımızın olması.
3-Rahat ülkede rahat yaşanır. Herkesin parası ile de olsa sağlık hizmeti alabilmesi.
4-Eğitimin tüm cefaları ile Milli hale gelmesi,
5-Milli Savunma gereksinimlerimizi zaman geçirmeden yapmak. (Jandarma, kara, hava, deniz.)
Bu beş maddedir büyük Türkiye…