Kitap fuarı nedir? Kitap fuarlarının amacı, Türkiye’de, gerekliliğine göre de dünyada yayımlanan kitapların tanıtılması, satılmasıdır. Bilmem hangi ülkede çocuk doğar doğmaz, aldığı eğitim doğrultusunda bir kitap yayımlamak zorundaymış. Galiba Finlandiya.
Kitap fuarlarının başka bir formatı da düşünür veya yazarın okuyucuyla buluşarak, yazdığı kitaplar üzerine konuşması. Yazma nedenini konuşmasıdır. Birazda magazin ağırlıklı da olabilir. Yakışıklı gençlerin fuara getirilerek, poster sattırması. Hiçbir anlamı olmayan, gerektiği kadar yaşam deneyimi kazanmamış gençlerim erkenden ünlü olabilir. Birkaç gün, yıllar sonra bakıyorsunuz sönüyor.
Ha diyebilirsiniz ki; Neden bu gençler ortaya çıkıyor, getirim için denebilir. Çünkü destekleyici olan ağa babalarıdır. Kısaca söylüyorum.
Ülkemizde kitap yayımlatmak, yayımlamak oldukça maliyetlidir. Yayınevleri kitaplarını ya da yazar kitaplarını fotokopi ve dijital baskı ile o günkü ihtiyaca ve taahhüde uygun çok az bası yapıyor. Adamı olan Belediye, Kamu Kurum ve kuruluşları destekleyici olup, “ADAMI OLAN” kapsamında eserin iyi veya geliştirmeye yönelik değil. İşin tuhaf tarafı kimseye bir yararı olmayan kitap basılıyor. Yani belediye hudutlarındaki kişilere yararı olmayan kitaplar…. Amaç ne birinin partizanlığını satın almadır. O kişiyi yüceltmedir.
Bazı yayınevleri de basit kâğıtlara basarak günü kotarmaya yönelik çalışmalar içine giriyor. Bakınız fuarlarda boyama, çizgi kahramanlı kitaplara. Ahlaki ne değeri var? Ama reklam gücü fazla. Reklamını yapan satar. Çocukların gelişim düzeyine uygun olmayan kitaplar satılıyor.
ŞU anda her kötülük ve beyin yıkama, okuduğunu anlamama, yurdumuzun yapısını da bozmaktadır. Öğrenciler üzerinden geleceğimiz olan çocuklar üzerine oyunlar oynandığını biliyoruz. Türkiye Genelinde son zamanlarda fuar kurma yaygınlaştı. Karlı bir iş. Nasıl olsa para yine öğrenciler verecek.
Üzgünüm ama Türkiye okumuyor. Öğrenciler kötü de olsa para vererek kitap alıp okuyor. Yetişkinler kısmen doğrusu %2 kişi okuyor. Öğrencilerimizin özgün okumasını başta veliler engelliyor. ”Oğlum, kızım çalış.” Diyorlar dört-beş seçenekli testlere yönlendiriliyor. Biz şunu söylüyoruz:
1-Benim söylediklerimin içinde birisi doğu, diğer üçü yanlıştır.
Bu seçeneklerden birini işaretle.
2-Benim gibi düşün. Benim düşüncem doğrudur. İtaat et.
Fuarlar, belediyelerle birlikte yapılıyorsa ve hele mevcut iktidar belediyesinde ise o zaman yayınevleri, Yüklenici şirket, belediye de kazanıyor.
Fuarı muhalif belediye düzenliyorsa; Valilik ve Milli Eğitim öğrencilere gidiş izni vermiyor ve fuar başarılamıyor.
Yayın evleri bu durumda nasıl kitap basacak? Nasıl fuarlara katılsın? Sonra neden ada yerleri Büyük Yayın evlerine veriliyor? Büyük yayınevleri tekellerini oluşturmuş durumdadır. Onlar kurumsal kimlikle işlerini kolaylaştırıyorlar. Yani yayınevi ile fuar düzenleyen şirket ile pazarlık yapılarak uygu bedellerle fuar adası kiralanıyor. Şimdi en küçük yayınevi 10 m2 yer almışsa:
1-Fuarda yer temini, yani stant bedeli, (Boşluk alanlarda dâhil edilerek) en az fiyat uygulayan firma. 10x 1500+KDV=18.000 TL sadece fuar şirketine verilip, fuara katılacak ayrıca 18.000 TL’ni damga vergisi ilgili vergi dairesine verilir.
2-Bir elaman çalıştırırsa ve fuar süresi 10 gün ise, asgari satış görevlisi yevmiyesi 1750 olduğundan=1750x10=17.500 TL.
3-Bir kişi için öğlen yemeği 200x10)=2000 TL
4-Yatak ücreti =1400x8 gece11.000 TL
Diğerlerini saymıyorum. Yaklaşık bir küçücük yayın evinin gideri Yayınevlerine konaklama veriyorlardı.0-50 bin lira harcaması gerekiyor. Belediyeler tarafından. Mesele Tuzla belediyesi tüm yayınevlerine ve çalışanlara öğlen yemeği verildi..
Vav Fuarı: Ordu’da, konaklama verdi.
Türkiye’mizde hemen hemen hepsi belediye katkısı olmazsa çok zor benliğini sürdüremiyor. Şu anda Antalya Kitap Fuarı çok daha iyi, belediye okullardan öğrencileri taşıyor.
Burdur belediyesinin şirket marifeti ile düzenlediği Kitap Fuarına sadece bir başka katkı sağlamamış. Yer tahsisini de aracı şirkete kıyak geçmiş gibi.