Türkiye ne garip bir ülke. Üç tarafı sularla kaplı, dört mevsimin bir arada yaşandığı, her türlü ürünün yetiştiği, gelişmekte olan ve yer altı kaynakları ile bütün ülkeleri kıskandıran bir ülkeydi eskiden. Şimdilerde ise dört tarafı düşmanlarla kaplı, mevsimlerin yer değiştiği, her türlü ürünün dışarıdan alındığı ve yer altı kaynaklarının başka ülkelerinin elinde olduğu bir ülke haline geldi. Ben bunun sebebini bir tek şeye bağlıyorum. Ne mi? Eğitimsizlik. Eskiden eğitimi ile sayılı ülkeler arasında yer alan Türkiye, şu anda ise her tarafı İmam Hatip Liseleri ile kaplı bir ülke oldu.
Geçtiğimiz günlerde açıklanan üniversite sınav sonuçlarını, hepiniz uzaktan yakından takip etmişsinizdir. Sınav denildiğinde bütün öğrenciler, aileler tedirgin olur. Çünkü, öğrenciler ne kadar başarılı olursa olsun, ne kadar çalışırsa çalışsın istediği yeri değil, başkalarının istediği okula gitmek zorunda kalıyor. Bir ülke düşünün, sürekli sınavlarında sıkıntı çıkan, her sınav sonrası skandal haberleri ile anılan bir ülke. Amacım hükümeti, öğrencileri, aileleri yargılamak değil. Ancak şunu demek istiyorum. Dikkat etmediğimiz ve göz arda ettiğimiz eğitimin nerelere mal olduğunun farkına varmalıyız. Çünkü, 15 yıl içinde 7 Milli Eğitim Bakanı ile 14 kez sistem değişikliği yaşanan bir ülkede, okuyan çocukların yüzde 50’sinin işsiz kalması tesadüf değil. Eğitim sistemi çöktü. Bunu ben değil, öğrencilerden tutunda, ailelere kadar herkes aynı şeyi söylüyor. Ancak hükümet buna kulağını tıkamış durumda.
TEKNOLOJİ OKULLARI AÇILSA
Peki, ülkemizde İmam Hatip Liseleri yerine teknoloji, bilim, tarım, sanat okulları açılsa, gençlerimiz daha mutlu olmaz mıydı? Öğrencilerimiz intihar etmez, başarıdan başarıya koşmaz mıydı? Yeni gelen Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’tan başta öğrenciler olmak üzere herkes çok umutluydu. Ancak son açıklanan üniversite sınavından sonra herkes umudunu yitirdi. Neden mi? Belki çoğunuz görmüşsünüzdür. Bir öğrenci üniversite tercihinde, hiç yazmadığı bir okulu kazanıyorsa, yeni bakan anlaşılan bu işle başa çıkamayacaktır. Ve bu eğitimin ne kadar kötü olduğunu anlatmaya yeter. Uzun lafın kısası vay öğrencilerin haline, vay Türkiye’nin haline.