Bu yılın ilk 9 ayında gerçekleştirilen canlı sığır ve et ithalatı 830 milyon dolar.

Bu rakam geçtiğimiz yıl 165 milyon dolar olurken 2021 yılında 303 milyon, 2020’deyse 400 milyon dolar olarak kayıtlara geçti.

Son 3 yılda gerçekleşen kırmızı et ve hayvan ithalatı, bu yılın Eylül ayı sonu itibariyle yapıldı ve ithalat hala devam ediyor.

2023’ün sonunda ithalatın 1 milyon 200 bin dolar seviyelerinde noktalanacağı öngörülüyor.

Yem satışları incelendiğindeyse ülkemizdeki hayvan sayısının azaldığı ortaya çıkmakta.

Bu yılın 9’uncu ayı itibariyle üretilen yem miktarında, geçtiğimiz yılın aynı dönemine oranla yüzde 16’lara varan bir düşüş söz konusu.

Bu tablo özellikle büyükbaş hayvan varlığının azaldığını net bir şekilde ortaya koymakta.

Yazımın başında belirttiğim, yılın ilk 9 ayında gerçekleştirilen 830 milyon dolarlık ithalatın 700 milyonluk kısmı canlı sığır, geriye kalanıysa dondurulmuş-taze sığır eti ithalatından oluşuyor.

İthalattaki bu ayrıntı da hayvan sayımızdaki düşüşün açık bir işareti durumunda.

Peki, kırmızı et sektörünü yerli üretim mi ayakta tutar yoksa ithalat mı?

Gözlemlediğim kadarıyla tüketiciyi korumak amacıyla son yıllarda ortaya konulan ithalat politikaları, üreticiyi bilinmez bir sona götürüyor.

Peki, bu tabloyu nasıl kendi lehimize çevireceğiz?

Bu noktada samimi bir şekilde harekete geçilmesi gereken 2 önemli noktaya dikkat çekmek istiyorum.

İlki, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın mutlaka STK’lar ile birlikte hareket etmesi gerekmekte.

Yem, hayvan sayısını arttırma, desteklemeler konusunda küçük üretici, kooperatif, dernek, birlik, federasyon demeden herkesin fikri alınmalı diye düşünüyorum.

‘Alınıyor’ diyenleri duyuyorum ama yeterli değil.

Eğer sektörün sesine tam manada kulak verilseydi bugün bu noktaya gelmezdik!

İkinci ve son olarak dikkat çekmek istediğim noktaysa alım gücü başlığı…

Alım gücünün tekrar eski seviyelere getirilmesi, kırmızı et sektörünün geleceğine ciddi şekilde etkiler.

Eğer alım gücü arttırılmazsa ithalat devam edecek, mevcut tabloya göre bir öngörü yapılırsa da hayvancılık bitme noktasına gelecek.

Bu durumun sonucu olarak tamamen ithalata bağlı kalacağız.

Topraklarımız, meralarımız, iklim çeşitliliğimiz…  Müthiş bir potansiyelimiz var. Dünyaya et ve et ürünleri ihraç edecek kapasitedeyken, biz ithal ediyoruz.
Bu durumu düzeltmek için henüz geç kalınmadı. Bu durumu düzeltmek için birlikte hareket etmek şart.

Kalın sağlıcakla…