Başlığı görünce hemen “Yine mi aynısı?” diyeceksiniz biliyorum.
Ama başka çare yok ki.
Kesinlikle bunları yazmazsak hiçbir zaman düzeleceklerine inanmıyorum.
Dersimiz: Halk Otobüsleri.
Konumuz: Sürat
Kim haklı kim değil bilemiyorum.
Ama tek bildiğim bir şey, bu halk otobüs şoförleri bir türlü ne kurallara uyacak, ne de uygulayacaklar.
Halk otobüsü ne işe yarar bilmeyeniniz yoktur.
Görevleri, halkı bir yerden başka bir yere taşımak.
Sanıyor musunuz ki zamanında yetişsin halkımız?
Hayır kesinlikle ben inanmıyorum.
Neden mi?
Bakın anlatayım.
Sabah mesai başlayacağı sırada çıkın durağa, aynı güzergaha giden bir çok otobüs.
Yani 01-36-72-08-09….
Saymakla da bitmez bunlar.
Hem de birbirleriyle yarışırcasına giderler ama bomboş…
Ya mesai başladıktan sonra durum nasıl.
Gidin köyden dedemin kullandığı kağnıyı bulup getirin aynen öyle.
Ha bir de tavırları var ki sormayın gitsin.
Kapı açıldığında şoföre soru sordunuz mu yandınız.
Cevabınınız hazır.
“Bana yol soranı almam” diyor ve gaza basıp gidiyor.
Birde otobüslerin alınlarında yazan güzergah isimleri var.
Bunları uzaktan okumak mümkün değil.
Neden mi?
Çok basit. Kayan yazı olduğundan okunmuyor.
Tabi ki durakta hareket görmeyen şoför de, yolcu yok diye gaza basıp gidiyor.
Bunların neresi halk otobüsü.
Halk otobüsü dediğin halka hizmet eden otobüs demektir.
Taşıdığı kadar para almıyorlar ama yaptıkları kilometre sabitlenip de buna göre para aldıkları için kafalarına göre gidip gelip duruyorlar.
Bekleyip göreceğiz. Kim dur diyecek bu lakayıtlığa