Merhaba,
Antalya’da havaların en güzelini yaşadığımız EKİM ayı sanatseverler için inanılmaz yoğun geçen bir dönem. Altın Portakal, Old Town Festivali, tiyatrolar, opera ve baleler, konserler, sergiler derken iş çıkışı oradan oraya koşturarak sanatın her dalıyla buluşabilirsiniz.
Her şeyin değiştiği dünya düzeninde 60. Yılında Altın Portakal Film Festivalimizi yaşanan bir sürü şeyden dolayı yapamadık. 2023 yılı bitmeden mutlaka yapılacağı söylenen Altın Portakal Film Festivalimizin duyurusunu pür dikkat bekliyoruz. Çünkü 100 yılda daha aydın ve özgür bir sanat anlayışıyla karşılaşmak en doğal hakkımız diye düşünüyorum.
Derken Muratpaşa Belediyemizin bu yıl 8.sini düzenleyeceği KALEİÇİ / OLD TOWN Festivali’nde sokaklar, yollar sorun oldu. Belediyeler arası anlaşmazlıklar yüzünden festivalimizin ertelenmesinden korktuk. Biz sanatçılar nerede ne oluyor derken, savaş patlak verdi burnumuzun dibinde. Ve birileri konserler, sergiler ve hatta her şey iptal olabilir çığlıkları atmaya başladı. Gerçekten neler oluyor.
Biz dünyayı rengarenk boyamak isterken birileri neden herkesin hayatına müdahale edip hayatlarımızı yaşanmaz duruma sokuyor. Mutlu olmak için günde yüz bahane bulmaya çalışan bizlere bu yapılır mı? Bırakın festivallerimizi, CUMHURİYETİMİZİN 100. YILINI gururla kutlayalım. Belki savaşan insanların sesleri bizim mutluluğumuzla son bulur. Belki anlamsız savaşlarına bir son verirler, çocuklar ölmez…
Uzun zamandır haber izlemiyorum, televizyonu ve o bir türlü bitemeyen güzel haberler bültenleriyle, dizileri bıraktığımdan beri kendimi daha huzurlu hissediyorum aslında. Ama bazen sokakta, bazen arkadaşlarım ve sosyal medya huzur vermiyor ve ne kadar kötülük varsa beynimin içine sokuyorlar sanki. SAVAŞA HAYIR dedikçe savaş bitmiyor bu coğrafyada, çünkü BARIŞA EVET demek gerekiyor.
Barışa Evet! Evrenin dili olumlu kelimeler söylememizi istiyorsa neden içi kanlı, ölüm ve korkuyu barındıran kelimeleri hayatımızdan atmıyoruz. Savaştan beslenen ülkelere karşı neden bir duruş sergileyemiyoruz. Binlerce soru sorabilirim bu savaş çığırtkanlarına. Ben yaşadığım süreyi ATAMIN bize hediye ettiği bu cennet vatanda huzurla geçirmek istiyorum. Çok mu şey istiyorum. Ülkemin 100. Yılında içi sevgi dolu şarkılar söylemek istiyorum.! İşte bu yüzden BARIŞA EVET…
Antalya’da yaşanacak en güzel zamanda, sonbaharın keyfindeyiz. 29 Ekim 1923’den bugüne uzanan 100 yıllık özgürlüğümüzü kutlamamıza çok az kaldı. Bu yıl 8. KALEİÇİ / OLD TOWN Festivali bünyesinde daha bir coşkuyla kutlayacak olduğumuz CUMHURİYET BAYRAMIMIZ şimdiden hepimize kutlu olsun. Balkonlarınızı göklerin ay ve yıldızıyla şenlendirin. Atamın dediği gibi İlelebet yaşasın Cumhuriyetin aydın yüzlü insanları…

Barışın ayak seslerinin tüm dünyaya yayıldığı, ülke insanlarının silkelenip kendine geldiği zamanlarda, huzurla yaşamak dileğiyle…
Her değişime ayak uyduran doğanın bilgeliği ve sanatın ışığında yeniden görüşene dek sağlıkla ve sevgiyle…