'Lisede dehşet! Okuldan atılan öğrenci müdürü silahla vurdu, 16 yaşındaki çocuk akranını silahla vurdu, polislerin gözü önünde silahla vurdu’ gibi sayısız haber başlığı var ülkemizde.
Türkiye'de nedense herkes sakız alır gibi silah alabiliyor.
Kanunlar sayısız sorunun önüne geçemediği gibi bunun da önüne geçemiyor. Yolda yürürken bile yanımızdan geçen kaç kişinin belinde silah var acaba? Ve daha da önemlisi bu silahların kaçı ruhsatlı?
Kanunda silah bulundurm ak ile ilgili "Silah ruhsatı almasına engel hali bulunmayan, yirmi bir yaşını doldurmuş her Türk vatandaşı bulundurmak amacıyla silah satın alabilir. Bulundurmak amacıyla silah ruhsatı almak isteyenler, ikamet ettikleri il valiliğine müracaat ederler." açıklaması yer alıyor.
Ancak bugün 13,14 yaşlarındaki çocukların bile elinde silah, tüfek ne ararsan var. Bu ülkede bu işlerin bu kadar kontrolsüzce olması beraberinde de bitmek bilmeyen sorunları getiriyor. Nasıl alındığı belli olmayan bu ruhsatsız silahlar aslında sadece zarar gören kişiyi değil bütün ülkeyi de etkiliyor.
Elindeki ruhsatsız silahıyla bir yaralamaya sebep olan kişi polisler tarafından yakalansa da mahkeme tarafından hapis cezasına çarptırılsa da nasılsa ya cezada indirime gidiliyor ya af çıkıyor bir şekilde sebep olduğu şeyin bedelini ödemeden hayatına devam ediyor. Kanunlar bu kadar etkisiz ve işlevsiz olunca yani adam işlediği bir suçun bedelini ödemeyince silahı yasal yollardan almış almamış onun için önemli olmuyor.
Bir canlıya verdiği zarar karşılığında hiçbir yaptırımla karşı karşıya kalmayan biri ruhsatsız silah taşımaktan çekinir mi? Hiçbir suç hafifletilemez ancak bir parça ekmek çalan insanla elindeki ruhsatsız silahıyla bir cana zarar veren insanın ceza oranının birbirine bu kadar yakın olması gerçekten çok garip. Aslında bu anlamsız düzen sadece Türkiye'de değil sayısız ülkede var.
İşlenen bir suça hakkettiği oranda ceza verilmiyor. Ya daha az zarar veren bir suça fazla yaptırım uygulanıyor ya çok zarar veren bir suça az yaptırım uygulanıyor. Sonuç olarak dünyada sağlanmayan denge, düzen insanın da dengesiz ve tehlikeli bir varlığa dönüşmesinin yolunu açıyor. Yani aslında dünyayı bu hale getiren şey insanlar değil, uygulanmayan ve caydırıcı olmayan cezalar oluyor.