Yeni yıla az bir süre kaldı. Peki eski yıl bize ne verdi ve yeni yıl bizden neler alacak?

Sosyal medyada bir video gördüm. Eski İstanbul sokaklarını insanların neşesini gösteriyordu. Bu söylediğim yıl Suriyelilerin ülkemize gelmeden önceki yıllar. Videoyu bitirdikten sonra derin düşüncelere daldım.

Biz sokaklarda insanların gülmelerini nasıl bir şey olduğunu unutmuşuz. Sokakları boş verin biz kendi evlerimizde de gülmeyi unutmuşuz. Mutsuz insanlar, mutsuz çocukları, mutsuz çocuklar mutsuz toplulukları oluşturdu. Huzur ve mutluluğu bulmak adına herkes bir yere sığınır hale geldi. Ancak şunu unutuyoruz. Mutsuzluk maalesef mutluluk gibi değildir. Mutluluğu her yere götüremezsiniz fakat mutsuzluğu yer yere götürebilirsiniz. İçinizdeki sızı kafa doluluğu peşinizi bırakmaz.

Peki neden mutsuzuz? Çok şükretmediğimiz için mi yoksa bize şükredilecek bir şey bırakmadıkları için mi? Şükür edilecek şeyler var elbette ancak maalesef yaşatılanlar, söylenenler sadece gülmemizi, mutluluğumuzu değil, şükür etme isteğimizi bile aldılar.

Yıllar içerisinde şunu gördük; gelen yeni yıllar değil, bize yaşatılanlar bizden çok şey alıyor. Dilekler güzellikler yeni yıl dileklerin yılla değil insanla alakalı olduğunu anladığımızda büyüdük. Ve şunu anladık ki büyümek güzeldi eğer bizi güzel büyütebilselerdi.