Yörükler, Antalya’nın dağlarına ve ovalarına ruhunu işlemiş, Anadolu’nun özünü yansıtan halklardan biri.
Onların yaşam tarzı, gelenekleri ve doğayla kurdukları o güçlü bağ, şehirde yaşayan pek çok kişiye nostaljik bir tat bırakır.
Her yaz, keçi sürülerini alıp Toroslar’ın serin yaylalarına çıkan Yörüklerin peşine takılmak bir nevi geçmişe yolculuk gibidir. Çadırları kurulur, ateşler yakılır, taze yoğurtlar mayalanır ve o mis kokulu gözlemeler hazırlanır. İşte o an, zamanın durduğunu hissedersiniz. Günümüz teknolojisinden uzak, doğayla iç içe bir hayat. Bu yaşam tarzı, sadece bir geçim kaynağı değil; aynı zamanda bir özgürlük arayışı, göçebe ruhunun bir yansıması.
Antalya’nın merkezine indiğinizde bile Yörük kültürünün izlerini görürsünüz. Sokak aralarındaki küçük kahvehanelerde, yaşlıların anlattığı hikayelerde hep bir parça Yörük vardır. Yüzyıllardır bu topraklarda kök salmış, fakat bir o kadar da hareketli bir hayatın izlerini taşır Antalya.
Yörükler sadece dağların değil, bu şehrin ruhunun bir parçasıdır. Göç eden, dağlarda özgürlüğü bulan, doğanın ritmine kulak veren bu halk, Antalya'nın kalbinde yaşamaya devam ediyor.