Antalya, güneşiyle, deniziyle, tarihiyle huzur kokan bir şehir. Ancak son yıllarda bu huzuru bozan, şehirde dolaşırken tedirgin eden bir sorun var: hız tutkunu sürücüler.

Her gün şehirde, sokaklarda, kavşaklarda adeta bir yarış pistindeymiş gibi hareket eden bu sürücüler yüzünden yollarımız tehlike saçıyor. Ve bu tehlike artık herkesin canını sıkıyor. Neden bu kadar acele ediyoruz? Antalya gibi bir şehirde yaşarken hayatın tadını çıkarmak varken, neden bu hız tutkusu? Bir markete gitmek, işe yetişmek ya da bir toplantıya gitmek için mi bu kadar hızlıyız? Oysa biraz sakinlik, biraz dikkat hayat kurtarır. Her an yola fırlayan bir çocuk olabilir, bisikletiyle evine dönen bir genç ya da yaşlı bir çift yürüyüş yapıyor olabilir. Ama hız yapan sürücüler bunları ne zaman düşünür?

Daha dün, bir kavşakta durup kırmızı ışığı beklerken, yanımdan vızır vızır geçen araçları izledim. Sadece hızla gitmekle kalmıyorlar, aynı zamanda birbirleriyle yarışır gibi araçların arasından kıvrılıyorlar. Bu nasıl bir cesaret, bu nasıl bir vurdumduymazlık? Yollar hepimizin, ama bazılarımız bunu unutuyor.

Bu hız merakı sadece trafik kurallarını çiğnemekle kalmıyor, can güvenliğimizi de riske atıyor. Her gün haberlerde "Antalya’da hız nedeniyle kaza" başlıklarını okumak artık rutin hale geldi. Çarpışan arabalar, savrulan motosikletler, yaralanan ya da hayatını kaybeden insanlar... Bu olaylar sadece birkaç saniyelik hız sevdasının sonucunda yaşanıyor.

Yollarımızda sadece sürücüler yok. Bisikletçiler, yayalar, çocuklar, yaşlılar… Hepimiz aynı yolları paylaşıyoruz. Ama hız yapanlar bunu unutarak, kendi küçük dünyalarında yaşıyorlar. Diğer insanların hayatını tehlikeye atmanın bir bedeli olmalı, değil mi?

Antalya gibi güzellikleriyle ünlü bir şehirde hız yapmak neyin göstergesi? Sabahları sahilde yürüyüş yapan insanların arasından hızla geçen araçlar, yayaların geçişine saygı göstermeyenler, hız sınırını hiçe sayanlar… Bunlar Antalya’nın güzelliğine yakışmayan görüntüler.

Biraz yavaşlasak ne kaybederiz? Birkaç dakikayla hayat kurtarabiliriz. Belki bir çocuğun gülümsemesi, belki yaşlı bir teyzenin güvenli geçişi… Hızla kazanılan hiçbir şey yok, ama kaybedilen çok şey var.

Sevgili sürücüler, Antalya’yı yaşanmaz hale getirmeyelim. Hız, adrenalin ve heyecan başka yerlerde yaşanabilir, ama şehir içinde hız yapmak hepimizin huzurunu kaçırıyor. Lütfen, biraz daha dikkat, biraz daha saygı. Yollar hepimizin.