1923 yılında kaleme alınan Beyaz Zambaklar Ülkesinde kitabını Rus yazar Grigory Petrov tarafından yazılmıştır.
O dönemin en bilinen yazarları arasında da yerini almayı başarmış bir yazar olarak tanınır. Elbette birçok esere sahiptir ama onu önemli kılan ise Beyaz Zambaklar Ülkesinde kitabı olmuştur. Çeşitli bazı kaynaklarda bu kitabın bizim ülkemizde önemli olmasını sağlayan kişinin Mustafa Kemal Atatürk olduğu yazılır. Basıldığı yıl kitabın kapağında “Atatürk’ün okulların müfredatına konulmasını istediği kitap” yazması büyük yankı uyandırmıştır. Basıldığı dönemin en çok okunan kitabı olmuştur. Peki bu kitap neden bu kadar önemli?
Kitap birçok zorlu koşullara rağmen, Finlandiya’nın aydınları tarafından ülkeyi kalkındırma çalışmalarını konu alır. Birçok din adamı, öğretmen, doktor ve farklı başka mesleklerde insanın tam bir mücadele savaşının insanlık için ne derece önemli olduğu ile de bilinir. Kitap Finlandiya’nın Rusya’dan bağımsızlık aldıktan sonraki ayağa kalkış ve yeniden doğuşunun evrelerinden bahseder. İlk olarak ülkenin aydınları papazlarla birlikte yerel halkı ülke, eğitim, tarım ve birçok konuda eğitmeye çalışır. Öncelik ebeveynler olmuştur. Çünkü ebeveynler gerekli ölçüde bilgili olduğunda zaten kendi çocuklarını yetiştirecek düzeyde olduğuna inanılmıştır. Ve halk gerekli ölçüde bilgilendirildikten sonra müthiş bir hikaye ortaya çıkmıştır. Fin halkı bataklık olan toprakları kurutup tarım yapacak düzeyde geliştirmiştir. Üretimden tutun, eğitime kadar birçok alanda kendilerini geliştirmiştir.
Bence bu kitap 7’den 70’e herkesin okuması gereken bir kitaptır. Muhteşem bir Fin halkının doğuşundan bahseder. Aslında eğitimli çocuklar yetiştirmenin yolunun ebeveynleri yetiştirmekle olacağına inanılmıştır. Sonuç ise inandıklarının gerçeğe dönüşmesidir. Fin halkı bağımsızlık mücadelesi verirken ulusal kimliklerini inşa etme sürecini de en iyi şekilde vermiştir. Fakir ve geri kalmış bir halktan, modern bir topluma evrilir. Bu evrim süreci, toplumun dayanışması ve eğitim süreciyle gerçekleşir.
Beyaz Zambaklar Ülkesinde kitabı tüm dünyada evrensel bir anlam taşımalıdır. Çünkü kitap, eğitimin, toplumsal dayanışmanın ve kültürel reformların bir toplumun gelişiminde ne derece önemli olduğunu açıkça anlatmıştır. Bu kitap bir toplumun kalkınabilmesi için, toplumsal olarak bilinçlenmemizi, eğitim sisteminin güçlü olması gerektiğini ve ortak kararlar alınıp bu amaç için mücadele edilmesi gerektiğini anlatır. Fin halkı, birlik ve beraberlik içinde bir ülkeyi ayağa kaldırıp kalkındırmış bir halktır. İşte bu sebepten önemlidir. Ve önemini korumaya devam etmelidir.