Kendine bakım yapmak, aslında kendine küçük mutluluklar hediye etmek ile eş değerdir. Günlük koşuşturmanın arasında bazen fark etmeden kendimizi unutuyoruz. Belki sıradan görünen ama bizi çok daha iyi hissettiren şeyleri atlayıp duruyoruz. Biraz nefes almak, biraz kendine vakit ayırmak en çok hakkımız olan şeylerden biri ve bunun kıymetini bir türlü bilmiyoruz.
Sabah uyandığında yüzüne serin su çarpmak, birkaç dakikalık kısa bir esneme yapmak bile güne güzel bir başlangıç için o kadar uygun oluyor ki size anlatamam. Aynaya baktığında kendi gözlerinin içine bir “Günaydın!” demek ya da “Bugün sana iyi bakacağım” diye söz vermek kendimiz için kolay bir hareket gibi görünse de ruhsal olarak çok iyi geliyor. Bir fincan kahve alıp içerken, ruhunu dinlendirmek, ardından sıcak suda yıkanarak kendini duymak…
Ve elbette bedenimize iyi bakmak da bunun önemli bir parçası olmak ise bize güç vermeli. Düzenli olarak spor yapmak, temiz hava almak, sağlıklı yemekler tercih etmek kendimize olan saygımızın bir ifadesi olarak değerlendirmeliyiz. Hele ki bir gün spor sonrası gelen o tatlı yorgunluk hissi var ya, insanı kendiyle gururlandırıyor.
Cildine küçük bir bakım yapmak, güzel bir kitap okumak, sevdiğin bir müziği açıp dans etmek de ruhumuza enerji veren şeylerden yalnızca birkaç tanesinden... Bazen kendine bakım, sadece biraz iç sesini dinlemek ve neye ihtiyacın olduğunu anlamak kadar basit olabiliyor…