Boğazkale Hattuşaş antik kentinin bulunduğu tepelerin eteğinde ve ovanın başlangıcında kurulmuş Çorum’a bağlı bir ilçe. Arkasını Hattuşaş harabelerine dayadığı için ilçenin gelişimi ovadan tarafadır.  İlçenin merkezinden geçen bulvar üzerindeki Boğazkale Müzesi, Hattuşaş kazılarında elde edilen buluntuların sergilendiği bir müze. Gerçi buluntuların çoğu Çorum Müzesine götürülmüş olsa da burada kalanlar da az değil.

Müzede eserlerin sergilendiği salonun girişinde Boğazköy Sfenksi ile karşılaşınca şaşırdım ve müze görevlisine “Bunlar kopya mı” diye sordum; “Hayır orijinal” dedi.

“Ama ben bunların orijinalini Berlin’deki Bergama Müzesinde gördüm” dedim; “Oradan getirttik, artık orijinali kendi yurduna döndü” dedi.

Boğazkale Müzesinde eserler Taş Devrinin sonlarından başlayarak maden devrine doğru bir sıralanış izlemektedir. En başta MÖ. 6000-3000 yılları arasında yaşanan Anadolu’nun kalkolitik devrine ait eserle başlayan müzenin sonlarında Selçuklular Dönemine dek Anadolu tarihi, kültür varlıklarıyla sergilenmektedir. Aslında bu dizilişi resimleri ile birlikte verebilsem anlatım daha canlı olacaktır. Ama köşe yazılarında resim olmuyor. Resimleri Facebook paylaşımımdan izleyebilirsiniz.

Bu tarihsel sıraya göre Yontma Taş Devri (Mezolitik Dönem) ile Cilalı taş Devri (Neolitik Dönem) arasına yerleştirilen Kalkolitik Dönem taş aletlerin yanında işlenmesi kolay (Bakır gibi) bazı madenlerin de kullanıldığı dönem olup Taş Maden Çağı da denilmektedir. Yani Kalkolitik Dönem Anadolu’da tarım ve hayvancılığın yanında maden işlemeye de başlayarak kentleşmeye doğru ilerleyen bir dönem olarak düşünülebilir.İşte Boğazkale Müzesinde eserler de bu tarihsel sıraya göre sıralanmış olup Kalkolitik Dönemi, Eski Tunç Çağı (MÖ. 3000-2000) izlemektedir. Eski Tunç Çağında Anadolu’da tarım ve hayvancılığın yanında Mezopotamya ile ticaret te gelişmiş olup maden işleme ve metal eşya yapımı ileri bir düzeydedir. Eşyalar genellikle bakırla kalayın karıştırılmasıyla elde edilen tunçtan yapıldığı için döneme Eski Tunç Çağı denilmiştir.

Bugün Boğazkale olarak Çorum’un bir ilçesi olan Boğazköy, Anadolu tarihinin 3. Bin yılına ışık tutan en önemli merkezidir. Anadolu Tarihinin Hatti kültür dönemi dediğimiz dönemine ait bilgiler çok azdır. Çünkü yazı yoktur. Anadolu Tarihi 3. Bin yılı sonları ve 2. Bin yılın başlarında Asur Ticaret kolonilerinde yazının kullanılmasıyla başlamıştır denilebilir. Fakat çoğunlukla Anadolu’nun yazılı tarihinin gerçek anlamda Hititlerle başladığı kabul edilmektedir.

İşte Boğazköy bu her iki dönemi de yaşamış olup Asur Ticaret kolonileri döneminde bu kolonilerin merkezi bir yerinde olduğu gibi Hitit Döneminde de Hititlerin başkentidir. Maden Devri ise Firikler Döneminde ilerlemiştir. Onu Roma be Bizans izlemiştir.

Eserleri facebook paylaşımından izlerseniz kil kapların görünüşündeki estetik insanı büyülemektedir diyebilirim. Yine bu döneme ait (MÖ.1945-1730) çaydanlık biçimindeki törensel kabın içindeki boru sistemi insanı hayrete düşürmektedir. Çünkü başlık 180 derece döndürülürse içindeki su akabilmektedir. Müze gezim bitince dışarıda beklemekte olan Taksici ile ilçenin arkasını dayadığı tepede bulunan Hattuşaş antik kentine çıktık.

Dünyada uygarlığın en eski yurdu

Mezopotamya’ya paralel bir

Gelişim gösteren Anadolu.

Anadolu kültür ve sanat

Akla, bilime ve sanata

Yazık ki düşman Arap.

Milenyumda orta çağ özlemleriyle

Yanıp tutuşanlara

Akıl fikir ver ya Rab.