Son dönemlerde yaşananlar Türkiye ihracatına üst üste darbe oldu. Birçok ülke Türkiye’den gönderilen meyvelerde zirai ilaç kalıntısı çıkıyor.

Hal böyle olunca ihracat yapılan ülkelerde ürünleri almaktan vazgeçiyor. Bu sorun son yıllarda resmen kriz haline geldi. Konun uzmanı değilim ancak uzmanlar konu ile ilgili şu acıkmada bulunuyor:

“Uluslararası kabul edilen maksimum kalıntı limitleri (MRL) var. Türkiye'de ruhsatlandırma süreçleri oldukça maliyetli ve karmaşık. Firmalar, bazı ürünler için ruhsat başvurusunda bulunmuyor çünkü ruhsat maliyetleri, satış gelirlerini karşılamıyor. Örneğin, ülkemizde son yıllarda üretimi artan ejder meyvesinin neredeyse tamamında ruhsat bulunmuyor. Üreticiler, ruhsatsız kullanmak zorunda kalıyor. Bu da hem ürün kalitesini hem de ihracatı olumsuz etkiliyor. Rusya'ya gönderilen bir biberde kabul edilen MRL değeri 0,1 iken, Türkiye'de bu oran binde 1. Bu durum, ürünlerimizin ihracatta geri çevrilmesine neden oluyor" dedi. Üretici kayıt sisteminin uygulanmasının önemine vurgu yapan Başkan Top, “Üretici kayıt defteri sistemi tam anlamıyla hayata geçirilmiş değil. Denetimsizlik, fazla veya ruhsatsız ilaç kullanımını beraberinde getiriyor. Bu durum, diğer üreticileri de zan altında bırakıyor. TIR'larla ihraç edilen bir ürünün geri dönmesi, yalnızca o ürünle ilgili değil, genel anlamda sektörün güvenilirliğine zarar veriyor. TIR'ın geri dönmesinde tüm ürünler etkili olmuyor fakat o ürünlerin tamamı geri dönmüş oluyor. Bu da bizi ihracatta zor duruma sokuyor. Tarım Bakanlığı'nın, üreticilere teknik destek sağlaması, ruhsatlandırma süreçlerini kolaylaştırması ve denetimleri sıkılaştırması şart. Üretici, ihracatçı, danışman ve devlet kurumlarının birlikte çalışması gerekiyor. Eğer bu adımlar atılmazsa, hem iç piyasa hem de ihracat ciddi şekilde zarar görecek.” Bu sorun bir an önce çözülmeli. Yoksa ileriki süreçte bizleri çok günler bekliyor.