Hepimiz her an Medya ve Yeni Medya kanalları aracılığıyla haber bombardımanı altında yaşıyoruz. Gündemimiz bu haberlerle şekilleniyor. Yerel gündem ile dünya gündemini karşılaştırıyor ve kıyaslıyoruz. Bilinç düzeyinde olmasa da bilinçaltımızda sürekli bunları harmanlıyoruz. Sadece yerel gündem ile yaşayanlar için bir sorun görünmüyor. Ama hem yereli hem de dünyayı izleyenler, aradaki uçurumu görerek travma yaşıyorlar. Ne demek istediğimi anlatabilmek için dünyanın farklı ülkelerinden bir dizi haberi sizinle paylaşacağım.
“Uzay yarışı hız kesmeden sürüyor. Ay'ın Güney Kutbu'na inen ilk ülke olmayı başaran Hindistan, şimdi de Güneş misyonu için yola çıktı. Görevin amacı, Güneş'teki hareketleri izlemek ve uzaydaki etkilerini incelemek için bir gözlemevi kurmak. Daha önce NASA ve Avrupa Uzay Ajansı da Güneş'i incelemek için uzaya uydular yerleştirmişti.
ABD merkezli uzay taşımacılığı şirketi spacex, son olarak 54 Starlink uydusunu daha yörüngeye gönderdi. Yörüngede artık 5 binin üzerinde Starlink var.
2 litre hidrojen yanmalı motor su beslemeyle 410 beygir üretiyor.
Dünyanın en küçük LED’i sayesinde telefonunuz süper mikroskoba dönüşecek.
Örümcek geniyle, ipek böcekleri kevlardan 6 kat daha dayanıklı iplik üretti.
Cam kaplı DNA malzemesi çelikten 4 kat güçlü özellikler sergiliyor.
Yeniden diş çıkartabilecek ilacın klinik denemeleri başlıyor.
Japon otomobil üreticisi Toyota, uçan otomobiller üzerinde çalışan Cartivator grubuna şimdiden 322 bin euroluk bir yatırım yapıyor.
NASA'nın Perseverance aracı Mars'ta oksijen üretiyor.
Avrupa Uzay Ajansı (ESA), James Webb Uzay Teleskobu tarafından çekilen 23 milyon ışık yılı uzaklıktaki Messier 51 (M51) adlı girdap galaksinin yeni görüntülerini paylaştı.
Ay'da yaşam için enerji geliştirildi.
Güney Kore, katı yakıtlı uzay roketinin üçüncü test uçuşunun başarıyla gerçekleştirildiğini bildirdi.
Japonya, Ay'a iniş aracını uzaya fırlattı.
NASA'nın göktaşından aldığı örnekleri taşıyan uzay kapsülü Dünya'ya döndü.”
Bazı güncel teknoloji trendleri; Yapay Zeka (Artificial Intelligence), 5G ve Gelişmiş Bağlantı, Edge Bilişim, Davranışların İnterneti (IOB - Internet of Behaviors), Quantum Hesaplama, Blockchain, Siber Güvenlik, İnsan Geliştirme, Dağıtılmış Bulut, Arttırılmış Gerçeklik ve Sanal Gerçeklik…
Dünya bunlarla uğraşıyor.
Bir de yerele bakalım.
“Büyük bir spor kulübü başkanı Faruk Koca, Süper Lig'in 15. haftasında 1-1 berabere kaldıkları Çaykur Rizespor maçından sonra saha içinde hakem Halil Umut Meler'e yumruk attı. Birkaç kişi de yere düşen Dünya çapında üne ve saygınlığa sahip hakemimize tekmelerle saldırıya devam ettiler.
Mersin'de kadın cinayeti: Erkek arkadaşı silahla vurdu, İrem hayatını kaybetti.
Canlı yayında eşi Mine Kocadağ'ı boğarak öldürdüğünü itiraf etmişti! Korkunç detaylar ortaya çıktı.
Konya'da dehşet: Öğretmen, eşini başına piknik tüpüyle vurarak öldürdü.
Yasemin Sarıyıldız eşi tarafından 11 kurşunla öldürülmüştü! Sanığa haksız tahrik indirimi uygulandı. Acılı baba isyan etti.
Bodrum'da vahşet! Anne ve 15 yaşındaki kızının cansız bedeni çarşafa sarılı bulundu.”
Halkımızın en fazla beslendiği ve etkilendiği kitle iletişim aracı açık ara televizyondur. Peki, televizyon halkımıza ne veriyor?
Sabah kuşağı programlarının travmatik dozajı her geçen gün artıyor. Sabah, öğle, akşam, gece demeden Tarihsel kişiliklere mafyatik davranışlar yakıştırarak onları küçük düşüren bir dizi furyası hiç eksik olmuyor. Akşamları ise topluma karşı hiçbir sorumluluk taşımadıkları anlaşılan kişilerin yaptığı travmatik dizilerde en hafif tabiriyle “olmayacak” konular “olmayacak” biçimde işleniyor. Her yerde şiddet, her yerde ahlaksızlık, her yerde ilkesizlik, güvensizlik…
Dünya nelerle uğraşıyor? Bir de bize bakın. Bir şeyler yanlış gidiyor. Çok geç olmadan bir şeyler yapmak gerekiyor. Sağlıcakla…