Memduh Ün, 14 Mart 1920’da İstanbul Kasımpaşa’da Makbule Hanım ve Mustafa Bey’in oğlu olarak dünyaya geldiğinde ailesi ona Arif Memduh Ün adını verdi. Babası polis annesi ise, bir deniz yüzbaşısının kızıydı. Memduh, özellikle top oynamaya fazlasıyla düşkün bir çocuktu. Ortaokulda futbolla daha ciddi bir şekilde tanıştı. Sokakta arkadaşlarıyla top koştura koştura sevdiği futbol, daha çocuk yaşta hayatının merkezine konuvermişti. Langa Genç Takımı’nda oynuyordu ve bu konuda geleceği parlaktı. Memduh, 1937’de Vefa Lisesi’nden mezun oldu. Maddi durumlar sebebiyle üniversiteye devam edemeyecekti ki, devlet yurdunda kalmaya hak kazandı ve 1938’ İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde başladı. Ancak aklı hala futboldaydı. Eğitimini üçüncü sınıfta bıraktı. Memduh, ortaokul zamanlarında top koşturmaya başlamıştı. 1940 – 1942 yılları arasında “BJK”deydi. 1941 yazında ise “Ankara Demirspor”da oynadı. 1942 – 1943 sezonunda takımı Ankara Ligi’nde şampiyon oldu. 1946’da askerlik görevini de Ankara’da tamamladı. Döndüğünde ise, İstanbulspor’un antrenman çalışmalarına katıldı ve “İETT Futbol”a geçti. Sahalarda top koşturmayı hep sevdi ve devam ederken bir yandan da Devlet Demir Yolları’nda, Eskişehir Şeker Fabrikası’nda memurluk yaptı. Memduh, 1949’da Cahide Şen ile hayatını birleştirdi. Bu evlilikten bir oğlu bir de kızları oldu. Hiçbir zaman boşanmadılar, ancak bir süre sonra ayrı yaşamaya başladılar. Memduh, ömrünün sonuna kadar Fatma Girik ile beraber oldu. Bir yapım şirketi kurduktan sonra da Memduh, başka şirketlerle de oyunculuk yapmaya devam etti. Yıl 1954’e vardığında yerinin yönetmen koltuğu olduğunu düşündü. Ancak ilk filmi “Düşman Aşıklar” ile hayal kırıklığı yaşadı. Çünkü ticari anlamda bir başarısızlık örneğiydi. Bu başarısızlık onu çok hırslandırmıştı. Ertesi yıl “Yetim Yavrular” filmi için yönetmen koltuğuna oturduğunda istediği başarıyı yakaladı. Filmi melodram kalıbına uygun temalar kullanarak çekmişti. Başarının geldiği kaynağı fark edince bundan sonraki filmleri de, en azından 1959’a kadar, bu kalıpta çekmeye devam etti. Melodram kalıplı filmlerimin başrol oyuncusu da “Muhterem Nur” idi. Bu kalıbın dışına çıkma cesaretini ilk kez 1959’da çektiği “Üç Arkadaş” filmi ile gösterdi. Film sektöründe yeni bir dil, yeni bir soluk kazanmıştı. Film, Türk sinemasının en iyi filmlerinden biri olarak gösterildi. Memduh Ün, yönetmen kimliğiyle “Film Dostları Derneği”ne davet edildi. Artık o Türk sineması için önemli isimlerden biriydi. Yeşilçam’dan günümüze taşınmış çok aşk var işte bunlardan sadece bir tanesiydi onlarınki. Memduh yönetmen koltuğunda, Fatma kameranın önünde. İşte oracıkta, bir bakışla, bir gülüşle, göz süzüşle başlayan aşk, bir gün Memduh ölene dek devam etti. Kim bilir, belki de sonsuzdu. Fatma bizim sete geldiğinde 13-14 yaşlarındaydı, ama biraz erken gelişmişti. O sıralar Muhterem Nur’la aramızda yakınlaşma vardı. Sonra ‘Murada Ereceğiz’in setinde Fatma ile ilk kesişmeler başladı. 1959’da birlikte olmaya başladığımızda Fatma 16, ben 38 yaşındaydım. Hem işimde, hem özel hayatımda kadın starım hep Fatma Girik’ti. Memduh ve Fatma hiç evlenmedi. 1960’ta Edmond Morris’in “Tahta Çanaklar” adlı oyunundan uyarladığı ve “Kırık Çanaklar” adını verdiği filmi çekti. Bu film, Memduh Ün’e “2. Türk Film Festivali”nde “En İyi Film” ve “En İyi Yönetmen” ödüllerini getirdi. Kemal Tahir’in senaryosunu yazdığı “Namusum İçin” filmini 1966’da çekti. Bu film ise, “3. Antalya Altın Portakal Film Festivali”nde “En İyi Yönetmen” ödülünü kazandırdı. Sadece yönetmen olarak değil, yapımcı olarak bulunduğu filmeler de vardı ve bunlar da ödüllendirildi. 70’lerde özellikle yapımcı kimliğine bürünmüştü. 1975’te yapımcılığını üstlendiği “Ağrı Dağı Efsanesi” filmi ile, “13. Antalya Altın Portakal Film Festivali”nde “En İyi Yapımcı” ödülüne layık görüldü. 1980’ler ise, “Kemal Sunal” filmlerinin yapımcılığı ile geçti. Memduh, ciddi bir şekilde ilk kez 2005’te rahatsızlandı. O dönem çektiği son filmi “Sinema Bşr Mucizedir”i tamamlayamadı ve “Tunç Başaran”a devretti. Fatma Girik ile mutlu mesut yaşadığı bir hayatı vardı. 2014’te akciğerlerinde sıvı birikmesi, yüksek tansiyon gibi sağlık sorunları nedeniyle yoğun bakımda tutuluyordu. Artık yaşlanmışyı da. Bir sabah Fatma Girik’e doktordan bir telefon geldi Memduh Ün’ün zamanı dolmuştu. 16 Ekim 2015’te, Bodrum’da, tedavi gördüğü hastanede hayata gözlerini kapadı.